‘Ayrılmak için hasta mı olmamız lazım!’

KADİR KEMALOĞLU

33 yıllık Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanlığı'nı kendi isteğiyle bırakan Cahit Çetin, hakkında çıkan 'kanser oldu' ve 'birlik batıyor' söylentilerine sonunda isyan etti. Çetin, "Bir kişinin bir makamı bırakması için bunlara gerek yok. Bugün ne ben çok şükür kanserim; ne de Tariş Zeytinyağı Birliği batıyor. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği; bugün kasası dolu, kooperatifleri saat gibi çalışan, karlı bir kurum olarak yoluna devam ediyor. Bunu ben ve ekibim başardık. Şimdi zirvedeyiz ve ben Tariş'in bensiz nasıl hareket edeceğini görmek üzere çekildim. Her zaman ben olmayacağım. Bensiz de zeytinyağı birliğinin var olacağı bir sistemi kurduk" dedi.
Kurumların ve insanların yaşamlarında; ideallerin, hedeflerin olduğu kadar tesadüflerin de önemli yeri olduğunu kaydeden "Efsane Başkan" Cahit Çetin, "1983 genel seçimlerini takip eden günlerde geçiş döneminin zorunluluğu olan bir atama ile Tariş Zeytinyağı Birliği yöneticiliğine atandım. O dönem 8-10 ay kadar sürdü. İşte beni Güre köyündeki zeytin bahçemden İzmir'e taşıyan tesadüf bu. Sonra demokrasiye dönüş ve Birlik yönetim seçimleri... Kendimi Zeytinyağı Birliği başkanı buldum. 1984'ten bu yana 33 yıl geçti" diye konuştu.
'TARİH YAZDIK'
Cahit Çetin, 33 yılı özetlerken, "O kadar dolu ki nasıl anlatayım. Bunu tarihimiz kaydedecek. Üreticinin sonsuz desteğini, güvenini gördüm ve sektörün "duayen" tanımlaması şerefine layık görüldüm. Görevde fazla kalmayı ilke olarak doğru bulmayan bir insanım. Ancak çiftçimiz beni bırakmadı. Ben de bu sevgiyi karşılıksız bırakmadım. Zeytinyağı birliğini sıfırdan bugün çok farklı noktalara getirdik. 32 kooperatif, 27 bin üreticiye ulaştık. Kredibilitesi yüksek karlı bir kurum ortaya çıkardık. Bu konuda bir tarih yazdığmızı düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
BEN SAĞLIKLIYIM KASAMIZ DA DOLU!
Genel kurula 2,5 yıl kala ayrılık kararı aldığını belirten Çetin "67 yıllık birlik ömrünün yarısında görev yapan bir başkanın, plansız ayrılığının belirsizlik yaratmasından kaygılanırım. Bir geçiş süreci lazım. Arkadaşlarımın ve kooperatiflerimizin kalan süreyi değerlendirme şansı olsun istedim. Bir kişinin bir kurumun başkanlığını bırakması için hasta olması kurumun bakması ya da ölmesi mi gerekir. Ben bu tabuları yıktım. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği'ni zirvede, kasası dolu, kooperatifleri saat gibi çalışan bir durumda ve ben de sağlıklı bir şekilde bıraktım" dedi.
'GÜVEN VERMEYEN ETİKETE PAZARDA YER YOK'
Üretici ve üretimin, sektörün ve milli ekonominin temelini teşkil ettiğini kaydeden Cahit Çetin "Öncelikle üretimi riske sokacak, üreticiyi üretimden uzaklaştıracak olumsuzluklardan sektörü süratle temizlemek, tağşiş ve haksız rekabeti ortadan kaldırmak, Türkiye'nin zeytincilikte koyduğu hedeflere de uygun düşecektir. Markalaşmak bu işin temelini teşkil eder. Etiket bir ürünün nüfus kağıdıdır denilebilir. Zeytinyağı gibi meyve suyu özelliğini taşıyan ürünlerde bu bilgiler hayati önem taşır. Yaşadığı yer, ürün cinsi gibi faktörlerin ayırt edici özelliklerin bir parçası olarak markanın tanınırlığının öyküsünü tüketiciye sunar. Tüketiciye güven vermeyen etiketin uluslararası pazarda asla yeri yoktur. Sektör önce kendine sonra bu ülkenin dünya pazarındaki itibarına saygı duymak zorundadır.