Gerçekçi bir program

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Ekonomi Araştırmaları Direktörü Nurullah Gür: Bütçe performansı açısından G20 ülkelerinden pozitif ayrışıyoruz. Koronavirüs sonrası yeni dönemin, yeni normallerine alışan, kendini bu yeni sürece adapte eden Türkiye'nin daha hızlı bir büyüme performansıyla hedeflerine ulaşması hedefleniyor. Koronavirüs salgınından kaynaklı oluşan şok nedeniyle revize gerekliydi. Normal şartlarda yüzde 5'lik güçlü büyüme hedefi vardı. Bu revizenin gerçekçi olduğunu söyleyebilirim. Enflasyon ve cari açıkta da artış olmaması hedeflenmiş.
Akademisyen Prof. Dr. Kerem Alkin: 2020'de pandeminin etkilerinin azaltılması için çaba harcandı. 2021'de salgının azalacağı beklentisiyle yeni disiplin, yeni dengelenme ve yeni değişim anlayışıyla daha etkili bir aşamaya geçilecek. Türkiye sürdürebilir büyümeyi, kabul edilebilir bir enflasyon seviyesiyle yürüttüğü bir döneme doğru hızlı adımlarla yürümesini sürdürecek. Gerek normal gerekse de kötümser senaryonun son derece gerçekçi olduğunu, Türkiye ekonomisini ayakta tutacak adımlarla birlikte bu sürecin yürütüleceğini söyleyebiliriz.
Yeni Asır Yazarı Faruk Erdem: Yeni Ekonomi Programı üç önemli konuya odaklanmış. Sürdürülebilir büyüme, enflasyonla büyüme ve istihdam. Programın içindeki bütün tedbirler özellikle istihdamı arttırıcı olarak kurgulanmış. Önümüzdeki 3 yılda, 4 milyon yeni istihdam hedefi de programın içerisinde yer almış durumda. Özellikle yeni normal dönemde pandemi sonrası yeni çalışma modellerinin oluşturulmasıyla iş gücü piyasasında bir çok yeniliği de 3 yıl içerisinde göreceğiz.

MERT ALPDÜNDAR