Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, "Çalışanlarımızın asgari ücretine yıl başında yaptığımız yüzde 50'nin üzerinde yüzde 30 zam yapmıştık, kümülatif olarak yüzde 90'ın üzerinde olan bu zammın enflasyon karşısındaki dayanıksızlığını bilerek konuşuyoruz. Yıl sonunda da bunu dikkate alarak yeni bir düzenleme yapacağız. Emekçilerimizi ne enflasyona ne de sermayenin baskısına karşı ezdireceğiz" dedi. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) tarafından düzenlenen "TÜRKİŞ 70'inci Yıl Belgeseli" programında konuşan Bakan Bilgin, Türkiye'nin emekçileriyle kalkındıkça, artan büyüme ve refahtan çalışan kesimleri pay aldıkça önünün açılacağını vurguladı.
SOSYAL DEVLETİN GÖREVİ
Bakan Bilgin şunları söyledi: "Çalışanlarımızın asgari ücretine yıl başında yaptığımız yüzde 50'nin üzerinde yüzde 30 zam yapmıştık. Kümülatif olarak yüzde 90'ın üzerinde olan bu zammın enflasyon karşısındaki dayanıksızlığını bilerek konuşuyoruz. Yıl sonunda da bunu dikkate alarak yeni bir düzenleme yapacağız. Emekçilerimizi ne enflasyona ne de sermayenin baskısına karşı ezdireceğiz. Elbette ki Türkiye'nin büyümeye, kalkınmaya, yatırıma ihtiyacı var. Sermayeye ihtiyacı var. Burada sermaye düşmanlığı yapmıyoruz ama sermayenin emek düşmanlığı yapmasının karşısında olacağız. Bu, sosyal devletin görevidir."
DEMOKRASININ KURUMLARI
TÜRK-İŞ'in 1952 yılında kurulduğunu hatırlatan Bilgin, şöyle devam etti: "Türkiye 1946 yılında çok partili hayata geçti. Ama ilk defa demokratik mekanizmaların uygulandığı seçim 1950 seçimidir ve arkasından TÜRK-İŞ kuruldu. İlk kurulduğunda sendikalara karşı patronların negatif bakış açısı vardı. Sadece patronların mı; herkesin bir takım önyargıları vardı. Mesela sendikaların sosyalist ya da komünist olduğu iddiası vardı. Böyle bir iddia ile karşı karşıyaydı sendikacılar. Oysa sendikalar demokratik toplumların ürünüdür. Demokrasinin kurumlarıdır. Sosyalist otoriter rejimlerin hangisinde sendika vardı; hiç birinde." ■ HAKAN TEKİN