ADLİ TIP'TA SKANDAL

ALİ EYCE (HABER MERKEZİ)
Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı'nda görevli uzman doktor L.E'nin kızlık zarı muayenesini parmaklarını kullanarak yaptığı iddiası ortalığı karıştırdı. Savcılık yapılan şikayetler üzerine L.E hakkında soruşturma başlattı. Dr. L.E'yi bu tür mağdurları muayene etme görevinden uzaklaştıran Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı da L.E'ye kınama cezası verdi. L.E'nin itirazı üzerine, İdare Mahkemesi bu cezayı asıldan değil usul olarak iptal etti.

Hemşire şikayet etti
Hemşire D.S'nin Adli Tıp Uzmanı L.E'nin 'Cinsel istismar ve cinsel saldırı' mağduru olma ihtimaliyle muayeneye getirilen genç kızların muayenesini parmaklarıyla yaptığını ileri sürmesi kurumda şok etkisi yarattı. Bunun üzerine Grup Başkanlığı Dr. L.E'yi bu tür vakaları muayene etme görevinden uzaklaştırdı. Grup Başkanı Dr. Cafer Uysal, yıllardır adli kurumu içinde görev yapan uzman doktor Fatih Şen'i konuyla ilgili soruşturması yapması, rapor hazırlaması için görevlendirdi.

Soruşturma başlatıldı
Şen, kendisi gibi Dr. L.E'nin çalışmasıyla ilgili soruşturmaya onun muayenesine katılan doktorlar ve hemşerilerin ifadelerini alarak başladı. Şikayetçi hemşire D.S, "L.E. ile birlikte cinsel saldırı mağdurlarının muayenelerine katıldım. Bu muayenelerde uzmanımız mağdurların cinsel organlarına iki parmağını sokarak muayene yaptı. Buna bir çok kez tanık oldum. Kendisine ne yaptığın sorduğunda bana cevap vermeyip, susturdu. Bu olayların devam etmesi üzerine araştırma yaptım ve yapılan muayene şeklinin yanlış olduğunu anlayınca durumu kurum yöneticilerine ilettim" dedi. Diğer tanık kurum çalışanı Dr. N.İ. ve F.Ö. de, L.E'nin kızlık zarı muayenesini parmaklarıyla yaptığına şahit olduklarını söyledi.

Madurlar bulundu
Bu arada L.E. tarafından muayene edilen mağdurlar da bulunmaya çalışıldı. Bu mağdurlardan 14 yaşındaki S.N.K, Adli Tıp Kurumu'na ilk muayeneye geldiğinde kendisini doktor abla ve hemşire ablasının muayene ettiğini, ikinci kez 2010 yılında bir daha geldiğinde ise doktor L.E'nin muayene ettiği söyledi. S.N.K, Dr. L.E'nin, önce çubukla sonra parmağıyla kendisini muayene ettiğini belirterek, "Yapılan muayeneyi normal sanıyordum sonradan normal olmadığını öğrendim. Orada yaşadığı sıkıntıları başka kızların yaşamaması istemiyorum. Utanç verici bir durum. Bu nedenle yetkililerin gereken işlemi yapmasını rica ediyorum" dedi. S.N.K'nin annesi B.Y. de, "Bir anne olarak bunları duyunca şok oldum. Biz kendimizi doktorlara emanet edemeyecek miyiz? Kızım bana anlattıklarını kimsenin etkisi altında kalmadan yazmasını ve anlatmasına da bu yüzden izin verdim. Gerçekler ortaya çıksın ve bu doktor cezalandırılsın" dedi.

Rapor tamamlandı
Soruşturmayı tamamlayan Fatih Şen, raporu Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı'na sundu. Doktor Şen, L.E'nin parmakla muayene yaptığını kabul ettiğini belirterek, L.E'nin kızlık zarının kontrolü sırasında parmağını soktuğunu bu nedenle doktorun davranışının kusurlu olduğu ve hakkında disiplin cezası verilmesi gerektiği belirtti. Bu rapor üzerine L.E'ye ilk ceza Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı'ndan 'kınama' cezası olarak geldi. Ancak L.E. hakkında verilen kınama cezasına itiraz ederek dava açtı ve açtığı dava sonunda İzmir İdare Mahkemesi verilence cezanın veriliş nedenini gösteren yönetmelik bulunmadığından, cezayı içerik değil usul yönünden kaldırdı.
Suçlamaları kabul etmeyip kendini savundu
Soruşturmayı yürüten meslektaşı tarafından sorgulanan L.E, kızlık zarı muayenesinde parmaklarını kullandığını, bunun bir muayene şekli olduğunu belirtip suçlamaları kabul etmedi. Halen kızlık zarı muayenelerinin kendisine verilmediğini ve bu görevden uzaklaştırıldığını belirten L.E. savunmasında, "Hakkında şikayetçi olan D.S. hemşiredir, hekim değildir. Meslek icabı adli tabipliğin gereklerini, hassas olduğu konuları bilmesi, değerlendirmesi hatta bunları tam olarak anlayabilmesi mümkün değildir. Kızlık muayenelerine gelince bir kısmında kızlık zarı bozulmamış olduğundan bunlara parmakla muayene yapılamaz. Ama bazılarında şüpheye yer bırakmayacak şekilde yırtılmış olabilir. Bazı muayenelerde ise yırtık ve çentiğin ayırt edilmesi gerekebilir. Bu durumlarda muayene zorlaşır. Kızlık zarı dahil tüm müdahalelerde asıl olan doğru tespiti yapmaktır. Çünkü yargılama bizim yapacağımız tespitler üzerine şekillenecektir. Sorunlu kızlık muayenelerinde tüm hekimler gibi ben de tek parmağımı özellikle işaret parmağımı kullanmak durumunda kalabilirim. Yapılan muayenenin doğasında da bu vardır" dedi.
Soruşturmalar devam ediyor
Öte yandan Türk Tabipler Birliği Yüksek Onur Kurulu'nda ve İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nda da ayrı ayrı devam eden araştırmalarla kurum idarecileri tarafından sunulan raporlar ve mağdurların şahsi şikayetleri üzerine L.E. hakkında soruşturma başlatıldı. Öte yandan L.E, soruşturmalar sürerken kendisinden şikayetçi olarak olayın ortaya çıkmasına neden hemşire D.S'ye karşı tazminat davası açtı.

Jinekologlar: Zorunlu olmadıkça doğru değil
Konuyla ilgili görüştüğümüz jinekologlar, kızlık zarı muayenesinin zorunlu olmadıkça elle yapılmasının doğru olmadığını belirtti. Öte yandan, Adli Tıp Uzmanları Derneği'nin bu tür muayeneler için daha önceden ortaya koyduğu görüşte, "Cinsel saldırı mağdurlarının tıbbi değerlendirmesi, mağdurların içinde bulunduğu duygu ve durum dikkate alınarak, önce zarar vermeme prensibine titizlikle uyularak gerçekleştirilmelidir" denildiği belirtildi. Dünya Sağlık Örgütü'nün de 2006'da konuyla ilgili ortaya koyduğu bilimsel metinde "Spekulum, anaskop ve bimanuel muayene yani iki elin kullanıldığı parmak muayenelerinin, tibbi bir endiksayno (tıbbi bir zorunluluk) gerekmedikçe cinsel istismara maruz kalmış çocukların muayenelerinde kullanılmasına gerek yoktur" ifadesi kullanıldığı kaydedildi.