21 senedir sönmeyen yangın SİVAS

Sivas, 2 Temmuz 1993'te tarihinin en acı günlerinden birini yaşadı. O gün yaşananlar yıllarca Sivas şehrinin üzerinde kara bir bulut gibi kaldı. Madımak Oteli'nde meydana gelen ve 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylara tanıklık eden 6N1K İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni, Anadolu Ajansı İzmir eski Temsilcisi Muammer Başkan yıllar sonra yaşadıklarını Yeni Asır'a anlattı. Başkan, Sivas olaylarında ilk olarak kültür merkezinin önüne konulan Pir Sultan Abdal Heykeli'nin gerginliği başlattığını söyledi. Başkan, "2 Temmuz sabahı kentte heykel tartışma konusu oldu, kimilerine göre heykelin görsel olarak Pir Sultan Abdal ile ilgisi yoktu, kimilerine göre de heykel bazı kesimleri tahrik etmek için gece yarısı konulmuştu" dedi.

Polisler yetersiz kaldı
O güne gazeteci olarak tanıklık eden Başkan, "İnsanlar toplandı ve hem Aziz Nesin'i hem de valiyi protesto etmeye başladı. Protestocuların sayısı saatler geçtikçe artıyordu. Valilik önünde toplanan grup, Vali Ahmet Karabilgin'in istifasını istiyordu. Kalabalıktaki bir grup ise taş atmaya başladı. Polislerin zaman zaman olaylarda yetersiz kaldığına şahit oldum. Akşam saatlerine doğru işten çıkan vatandaşlar da kalabalığa eklenince sayı iyice arttı. Atatürk ve İstasyon caddeleri trafiğe kapandı. İnsanlar, Madımak Oteli'nin önüne gelmeye başladı. Otelde olduğu söylenen Aziz Nesin'in kenti terk etmesi yönünde sloganlar atılıyordu. Akşama doğru göstericilerin sayısı da yaklaşık 3-4 bine ulaşmıştı" dedi.
Başkan polis telsizinden duyduğu bir anonsu da şöyle anlattı: "Emniyet Müdürü Doğukan Öner'in megafondan kalabalığa dağılmaları yönünde yaptığı anonslar hala kulaklarımda. Vali Ahmet Karabilgin'den polis telsizi aracılığı ile yardım istiyordu. Şahit olduğum bir telsiz konuşmasında şu diyalog yaşandı: '3310- merkez- sayın 3210- otel önünde kalabalık çok arttı, zor durumdayız, destek istiyoruz' Vali beyin cevabı ise 'Dayan müdür bey dayan, tugaydan asker gelecek' oldu."
Olayların tırmandığı anı anlatırken o günü tekrar yaşayan Başkan, "Bu sırada bir grup, kültür merkezi önündeki Pir Sultan Abdal heykelini söküp otelin önüne getirdi. Daha sonra yerdeki heykeli yakmaya başladılar. Heykel bakalit malzemeden yapıldığı için kısa sürede yanmaya başladı. Duman ve alev arttı. Grupların arasında itfaiye bekliyordu ancak göstericiler itfaiye aracının ilerlemesine izin vermiyordu. Kalabalık otel önünde bulunan araçlara da zarar vermeye başlamıştı. Araçları ters çeviren göstericiler bir polis aracını da tamamen tahrip etti. Otel önünde ters çevrilen araçlardan yakıt sızıntısı olduğu söylendi. Bu sırada kalabalıktan birinin Madımak Oteli'nin ön kısmında çerçevelere tutunarak üst kata çıktığını gördüm. Otel önündeki araçlardan birisi yanmaya başladı. Otelin camlarının kırılması nedeniyle dışarı doğru sarkan perdeler alev adı. Alevler büyüdü, büyüdü ve tüm otelin önünü sardı" diye konuştu. Başkan, çıkan olaylardan sonra Sivas'ta sokağa çıkma yasağının uygulandığını ve Sivas'ın yasak şehir haline geldiğini sözlerine ekledi.
DUYGU ERGÜDEN

31 kişiyi Yazıcıoğlu kurtardı
Başkan, BBP İl Teşkilatı'nın binasına balkondan geçen 31 kişinin kurtuluş öykülerine de tanıklık etti. Başkan, "Madımak Oteli'nin ön tarafında bunlar yaşanırken arka kısmında ise o zaman milletvekili olan Arif Sağ ile birlikte 31 kişi, bulundukları katın arka penceresinden BBP İl Teşkilatı görevlileri tarafından balkonlar arası konulan tahtalarla BBP İl binasına geçtiler. Otelin balkonu ile BBP İl Teşkilatı'nın bulunduğu bina yan yanaydı. Niye 'Muhsin Yazıcıoğlu kurtardı' diyorum. Arif Sağ, telefonla Yazıcıoğlu'nu arıyor ve olayı anlatıyor. Muhsin Yazıcıoğlu ise il teşkilatına talimat vererek gerekenin yapılmasını istiyor. Bunun üzerine Arif Sağ ile arkadaşları yan yana olan balkonlardan tahliye edildi. 31 kişi kurtarıldı böyle. Sağlık kontrolleri yapıldıktan sona emniyet müdürlüğüne götürüldü" dedi.