“Bir isme çok yaklaşıldı”

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ankara'da bombalı saldırı gerçekleştiren teröristten bir tanesinin ismine çok yaklaşıldığını belirterek "İki canlı bombanın nasıl o meydana gelmiş olabilecekleriyle veya bombayı nasıl taşımış olabilecekleriyle ilgili bir tespite de ulaşıldı. Bir isme ise çok yaklaşıldı" dedi. İsmini açıklamadığı teröristin bir örgüte işaret ettiğini de belirten Davutoğlu şunları söyledi:
TEHDİT OLARAK GÖRÜLDÜK: Saldırı Türkiye'ye bir saldırıdır çünkü Türkiye etrafındaki bütün ateş çemberi içinde istikrarını, itibarını koruyan bir ülke. Türkiye yükselen bir ülke imajını sürdürüyor. Önümüzdeki ay G20'ye dönem başkanlığı yapacağız. Böyle bir kritik coğrafyada bu yükselen itibarımız birileri için tehdit unsuru gibi görülmüş olabilir.
SİYASİ HESAP KAYBEDER: Küçük siyasi hesaplar bugünlerde yapılmamalı, yapanlar kaybederler. Bugünlerde kısa dönemli, salt seçime dönük ifadeler, söylemler kullanılmamalı, kullananlar kaybederler.
SALDIRI BİZİ SURİYE YAPMAZ: Hani dün bazı kesimlerin 'Ortadoğu bataklığı, Türkiye buradan etkilendi' ifadeleri için söylüyorum. Yani Fransa'da karikatüristlere yapılan saldırı, Fransa Ortadoğu'nun içinde olduğu için yapılmış değil. Bütün gelişmiş toplumlarda şu anda terör tehdidi var ve herkes teyakkuz halinde. Bu saldırı Türkiye'yi Suriye yapmaz, bu saldırı işte aynen 11 Eylül'de New York'ta olduğu gibi ya da daha sonra Londra'da, Madrid'de, Paris'te olduğu gibi gelişmiş bir ülkeye, demokratik bir ülkeye yapılan bir saldırı mahiyetindedir.

ALANA BİREYSEL OLARAK GİDİLMELİ: Sıhhiye'nin etrafından tedbir alınıyor. Fakat Sıhhiye'ye gelecek gruplar ayrıca Gar'ın önünde toplanıyor. Orada 7-8 bin kişi toplandı, orada da bir miting alanı tedbiri alınması gerekiyor. Ya orayı miting alanı ilan etmek lazım, mitingin parçası olarak görmek lazım ya da grupların orada toplanmaması lazım. Herkesin bireysel olarak gelip miting meydanında toplanması gerekir.

ORTAK BİLİNÇLE KARŞILAMALIYIZ: Bunlar hangi düşüncede olursa olsun, bir gün önce en ağır eleştiriyi yapmış olsalar bile bizim canımız. Ben onun babasının annesinin yerine kendimi koyarım, bizim evlatlarımızdan onların farkı yok ya da büyükse bizim büyüklerimizden farkı yok. Olayı hepimiz ortak bir bilinçle karşılamalıyız. O zaman terörü yenebiliriz. O zaman teröre darbe vurabiliriz. Ama her birimiz olayı kendi açımızdan yorumlamaya kalkarsak, hele hele son derece fırsatçı şekilde 'bundan nasıl istifade edebilirim, seçim yaklaşıyor nasıl istismar edebilirim' diye yaklaşırsak, işte terör o anda en büyük kazancını yapar.

İSTANBUL VE ANKARA'DA YAKALADIK: Bize her an saldıracakmış gibi üç örgütü de takip ediyoruz. O günden bugüne. Tabii dün bir saldırı olduğu için bunun acısıyla dünkü saldırıyı biliyoruz. Ama ondan 3 gün önce, 4 gün önce İstanbul'da bir canlı bomba hazırlığı içinde olan birinin yakalandığını kimse bilmiyor. Çünkü o sırada o yakalanmış, engellenmiş ve takibi yapılmış oluyor. Yine birkaç gün önce Ankara'da böyle bir canlı bombacının yakalanarak durdurulduğunu kimse bilmiyor. Çünkü kimseyi telaşlandırmamak için detaylarını vermiyoruz.
BOMBACININ PROFİLİ BELİRLENDİ: İlk andan itibaren olayın yöntemine baktığımızda DEAŞ'ı birinci öncelik olarak aldık ve araştırılıyor. Detayını veremeyeceğim şekilde, iki canlı bombanın profilinin yani nasıl o meydana gelmiş olabilecekleriyle veya bombayı nasıl taşımış olabilecekleriyle ilgili bir tespite de ulaşıldı. Bir isme çok yaklaşıldı. O isim bir örgüte işaret ediyor.
LİSTE BİLE VAR: Türkiye'de intihar eylemi yapabilecek kişilerin bir listesi dahi var. DHKP-C bağlamında birçok isim biliyorsunuz, daha önceki bazı eylemciler önceden de biliniyordu. Çok dikkatli, titiz yürütülmesi gereken bir mücadele, demokratik hak ve özgürlüklerden feragat etmeden yürütülmesi gereken bir mücadele.
DEMİRTAŞ OY HESABI YAPIYOR: TBMM'de grubu bulunan bir partinin eş başkanı çıkıp, 'Bu insanları devlet katletmiştir'. Bu devlet kim? Devlet hepimiziz. Böyle bir anonim suçlu üzerinden bir devlet fobisi oluşturmak siyasetçiye yakışır mı? Sıhhiye'ye gidene kadar tebessümle, şakalaşarak gidiyorlar, o acıyı paylaştığı iddiasında olan kişiler. Sıhhiye'ye geldikten sonra oy istiyor, 1 Kasım hesabı yapıyor.