ABD'nin sözde barış planına dünyadan tepki yağdı

ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı sözde Ortadoğu barış planı, tek taraflı yaklaşımıyla dikkati çekerken, Kudüs'ün statüsü, Filistinli mültecilerin durumu ve yasa dışı Yahudi yerleşim yerleri gibi konularda İsrail'i önceleyen perspektifiyle Filistin davasını ortadan kaldırmayı hedefliyor. Kaosu tırmandırmasına kesin gözüyle bakılan plan, açıklandığı ilk andan itibaren Filistinliler tarafından reddedildi.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, sözde planı akamete uğratmak için var güçleriyle çalışacaklarına dikkat çekerek, "Kudüs'süz Filistin Devleti kabul edilemez. Kudüs satılık değildir. Bu sözde plana bin kere hayır diyoruz. Diz çökmeyecek ve teslim olmayacağız. Komplolar ve sözde barış planı başarısızlığa ve yok olmaya mahkumdur" dedi. PLANIN duyurulmasının ardından Filistin Kurtuluş Örgütü Yürütme Komitesi Üyesi Azzam el-Ahmed, Filistinli grupların Gazze'de bir toplantı düzenlemeyi planladığını açıkladı. İsrail merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan "Barış Şimdi" ise, ABD'nin sözde barış planının "sürdürülebilir olmadığını ve bölgede istikrar sağlamayacağını" belirtti. Amerikan medyasında da geniş yer bulan tek taraflı planın Ortadoğu barışına katkıda bulunacağı konusu şüpheyle karşılandı.
'BU BÜYÜK İSRAİL PROJESİ ADIMIDIR'
Uzmanlar ABD Başkanı Donald Trump'ın kaos planının arka planını Yeni Asır'a değerlendirdi.
GÜVENLİK VE TERÖR UZMANI EMEKLİ İSTİHBARAT ALBAY ÇOŞKUN BAŞBUĞ: Trump'ın açıklamaları Ortadoğu'da çatışmanın artmasına neden olur. Bu hamle bölgede yanan ateşe benzin dökmek anlamına geliyor. Bu işin iki nedeni var. ABD'de yaklaşan seçimlerde Trump ciddi sıkıntı yaşıyor. İç kamuoyunu sağlama almak istiyor. Netanyahu için de aynı durum geçerli. Mart'ta İsrail'de seçim olacak ve Netanyahu bu durumu kullanarak taban bulmaya çalışıyor. Kudüs'ün başkent kabul edilmesi Büyük İsrail Projesi'nin en önemli hamlesi. Başkan Erdoğan, BM toplantısında gösterdiği harita ile dünya kamuoyuna 'İsrail nasıl oldu da bu hale geldi?' diye sormuştu. Şimdi o haritanın hesabını sormak için sahaya çıktılar.
ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI DOÇ. DR. MESUT ŞÖHRET: Trump'ın 'Yüzyılın Barış Planı' barış getirmekten uzak bir plan. Bir devletin kurulabilmesi için 3 temel faktör gerekiyor. 1. Nüfus, 2. Toprak, 3. ise egemenlik. Kendilerine göre bir plan yapmışlar ve bunun tüm dünya tarafından kabul edilmesini bekliyorlar. Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istiyorlar. Bu noktada İslam ve Arap dünyasından gelecek reaksiyonlar önemli. Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan ve Mısır'ın bu planı desteklemelerine anlam veremiyorum. EMEKLİ SUBAY, GÜVENLİK VE
STRATEJİ UZMANI ERHAN ÇALIŞKAN: Hiç kimse Kudün'ün İsrail'in tek başına başkenti olmasını kabul etmez. Baktığın zaman ABD'de seçim geliyor. Trump hakkında soruşturmalar var ve köşeye sıkıştı. Yahudi lobisinin desteğine ihtiyacı var. Bu nedenle bu hamleleri gerçekleştiriyor. Ama bu iş barışı desteklemez. Savaşı daha da körükler.

BU ANLAŞMA ÖLÜ DOĞMUŞTUR'
Dr. RAMAZAN KURTOĞLU: Trump'ın söz ettiği barış planı ölü doğmuş bir anlaşmadır. Trump'ın kendini kurtarmaya yönelik politikalarını Netanyahu sonuna kadar istismar edecektir. Trump yargılama süreci için elini güçlendirmek istiyor. Çünkü ABD'deki Musevi lobisi çok etkin. Trump, Kasım'daki seçimi kazanmak istiyor bu yüzden Yahudi lobisine göz kırpıyor.
KAOS PLANINA İSYAN
Trump ve Netanyahu'nun kaos planını açıklamasının ardından Filistinliler sokaklara döküldü. İşgal altındaki Batı Şeria'nın Ürdün Vadisi (Ağvar) bölgesinde toplanan Filistinliler, ABD Başkanı Donald Trump'ın açıkladığı sözde barış planını protesto etti. Gazze'nin Han Yunus kentinde toplanan Filistinliler de, sözde plana sokaklarda tepki gösterdi. Sendikalar ve resmi kurumların çağrısıyla birçok bölgede sözde barış planı aleyhinde gösteriler düzenlenirken, bazı resmi daireler ve özel kurumlar çalışmalarına ara verdi. Sözde planla ilgili başta Türkiye olmak üzere birçok ülkede de protestolar düzenlendi. Ankara ve İstanbul'da ABD Büyükelçiliklerinin önünde toplanan vatandaşlar, Filistinlilerin haklarını hiçe sayılmasına tepki gösterdi,
Filistinlilere destek verdi
KUDÜS SATILIK DEĞİLDİR
Yeni Balfour Deklarasyonu olarak nitelendirilen planla ilgili pek çok kesimden sert açıklamalar geldi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada kabul edilemez olarak değerlendirilen planın ölü doğduğuna vurgu yapıldı. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın "Kudüs satılık değildir" sözleriyle karşı çıktığı planla ilgili BM Genel Sekreteri Guterres de, "İki devletli çözümden yanayız" ifadesini kullandı. Avrupa ülkeleri ve AP'den gelen açıklamalarda da 'iki devletli çözüm' ifadeleri dikkat çekti.

Trump ve Netanyahu'nun koas planını devreye alacak harita ile birlikte açıkladığı planda Kudüs'ün bölünmemiş bir şekilde İsrail'in başkenti olması öngörülüyor. Filistin'e 'koşullu' bir bağımsız devlet öngörülüyor, koşulların yerine getirilmesi için 4 yıllık bir süre ile para teklif ediliyor.
SUUDİ'LER SÖZDE PLANA DESTEK ÇIKTI
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Kudüs'ün İsrail'in başkenti olması konusunda ABD'den onay aldıklarını açıklamasının ardından Suudi Arabistan'dan yapılan açıklamada, "Trump'ın Filistin- İsrail barış planına ilişkin çabalarını takdir ettiğini" duyurdu. Ürdün'den, "Doğu Kudüs Filistin'in başkenti olmalı" açıklaması yapılırken, Katar'dan ise "Filistin'de adil barışı sağlayacak çabaları destekliyoruz" ifadelerinin kullanıldığı bir açıklama geldi.

MERT ALPDÜNDAR