Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısı sonrası İbrahim Kalın'dan önemli açıklamalar

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Başkan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Toplantı sonrası Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kabine toplantısı, saat 17.20'de başladı. Toplantı sonrası Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın açıklamalarda bulundu.

İbrahim Kalın, "Deprem sonrası çalışmalarda ciddi mesafeler alındı. Yaşanan hadiseler hepimizi üzmüştür. Yaraların sarılması için atılan adımlar memnuniyet verici." dedi.

İbrahim Kalın'ın açıklamalarından satır başları ise şöyle:

Sayın Cumhurbaşkanımızın da toplantıda takdim konuşmasında bu hadiselerle ilgili gerekli dersler, etüdler çalışmalar yapılmakta ve bunlarla ilgili tedbirler de bundan sonra alınmaya devam edecektir. Bu çerçevede İçişleri ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın yaptığı sunuma atıfta bulunmak istiyorum. İki bakanımız da Malatya ve Elazığ'da bizzat sahadaydılar. Onlara Hazine ve Maliye Bakanımız, Spor Bakanımız, Aile Bakanımız da katıldılar. Deprem sonrası yapılan çalışmalar anlamında çok ciddi mesafeler alındı.

"SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ BİZZAT TEMELİNİ ATACAK"

Deprem bölgesinde şu anda günde 65 bin kişiye yemek servisi yapılıyor. Yaraların sarılmasında atılan adımlar tabii ki memnuniyet verici. Zemin çalışmaları da tamamlanır tamamlanmaz sayın Cumhurbaşkanımız burada temel atma törenlerine bizzat katılacaklar. Böylece yapılan çalışmaların sürekliliğini de bir defa daha göstermiş olacaklar. Devlet ve millet olarak bu süreç içerisinde kurumlarımız, STK'larımız, vatandaşlarımız, yardım kuruluşlarımız gerçekten özveri ve herkese örnek olacak bir çalışmayı ortaya koydular. Elbette gidenleri geri getirmek mümkün değil ama kalanların acısını hafifletmek için çalışmalar sürdürülecek.

"GÖZLEM NOKTALARIMIZIN KAYDIRILMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR"

İdlib süreciyle 2 yıldır çalışmalarımızı yürütüyoruz. Türkiye aynı zamanda Berlin süreci ve BM çatısı altında sürdürülen çalışmalara destek vermektedir. Yeni dönemin parametrelerini sayın Cumhurbaşkanımız açık ve net bir şekilde ortaya koydular. Bu çerçevede Rusya ve İran'la temaslarımız devam ediyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın sayın Putin'le yaptığı telefon görüşmesinde mutabık kalındığı üzere Rusya'dan gelen askeri heyetle görüşülecek. Ana parametreler öncelikle orada askerlerimizin korunması için gerekli ne varsa her şey bilatereddüt yapılacak. Askeri gözlem noktalarımız yerinde durmaya devam edecektir. Başka noktaya kaydırılması söz konusu değildir.

ATILACAK YANLIŞ ADIMLARIN MUTLAKA BEDELİ OLACAKTIR

Yeni bir mülteci akımına mahal vermemek için de çalışmalarımız yine AFAD, Kızılay ve diğer STK'larımız tarafından devam edecektir. Rejimin girdiği yerlerden çekilerek çatışmasızlık sınırına geri çekilmesi öncelikli konularımızdan bir tanesidir. Rejim bugüne kadar yüzlerce defa İdlib Mutabakatı'nı ihlal etmiştir. Terörle mücadele bahanesiyle bundan sonra yapacağı yanlış adımların bedeli mutlaka ağır olacaktır. Uluslararası topluma burada önemli sorumluluklar düşüyor. İdlib konusunda güvenliğin sağlamnması, sivillerin korunması, göç dalgasının önlenmesi, insani yardım gibi konularda sadece Türkiye'nin sorumluluğunun ifade etmek uluslararası toplumun sorumluluğunu ortadan kaldırmıyor.

MART AYINDA YENİ BİR ASTANA TOPLANTISI YAPILABİLİR

Orada kısa sürede yapılacak briket evler var. Bununla ilgili çalışmalar devam ediyor. Almanya'nın katkısı var. Suriye konusuyla ilgili diğer başlıklar da önümüzdeki günlerde ilgili aktörlerle görüşülmeye devam edilecek. Mart ayında bir Astana toplantısı yapılabilecek. Şu anda Rusya'dan gelecek askeri heyeti burada bekliyoruz. Bu görüşmeden sonra yeni bir haritanın belirlenmesini öngörüyoruz.

TÜRKİYE'NİN SÜRECE KATILMASI SÜRECE BİR DENGE GETİRDİ

Hafter tarafı günlerce ayak diredikten sonra nihayet komiteye asker göndermeyi kabul etti. Bu toplantılar yapıldı. Oradaki değerlendirmeleri, sonuçları aldıktan sonra değerlendirmelerimizi yapacağız. Burada Türkiye'nin sürece katılması Libya'daki krize bir denge getirmiştir. Her ne kadar uluslararası toplum Hafter'e baskı yapıyormuş gibi görünse de Hafter'in Trablus'u ele geçirmek için planlar yaptığını biliyoruz. 10 bine yakın silahlı askerin getirildiğini biliyoruz. Bunlar da siyasi sürecin ilerletilmesinde ciddi engel. Petrol yataklarının bloke edilmesi Berlin Konferansı'nda da gündeme gelmişti. Hala bir adım atılmaması uluslararası toplumun, Hafter'e destek verenlerin ne kadar gaflet içerisinde olduğunu gösteriyor. Meşru Sarrac hükümetine desteğimiz bundan sonra da devam edecek.

KUDÜS'ÜN KİMLİĞİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ MÜMKÜN DEĞİLDİR

Barış Planı olarak ortaya atılan planın barış ve çözüm planı olmadığı açık şekilde görülmekte. İki devletli çözüm formülünü tamamen ortadan kaldırmaktadır. Bölük bölük parça parça birtakım toprak parçalarından bahsediliyor. Bu bir devlet değildir. Filistin devletinin güvenlik gücünün olmamasının öngörülmemesi, hava ve denizin İsrail tarafından kontrol edilmesi söylenmiştir. Netanyahu'nun her dönem iki devletli çözümü ortadan kaldırmak için adımlar attığını biliyoruz. Biz bu planı iki devletli çözüme katkı sunmasını mümkün görmüyoruz. Kudüs'ün el değiştirilmesi, tarihi ve dini kimliğinin dönüştürülmesi elbette mümkün değildir.

BU PLAN BARIŞ PLANI DEĞİL YOK ETME PLANIDIR!

7 milyona yakın Filistinli mültecinin tarihi topraklarına, ecdadının yaşadığı topraklara dönüş hakkının elinden alınması barış planı değil mahrumiyet ve yok etme planıdır. Bu plan yeni değildir. Ariel Şaron planıdır. Agresif bir plandır. Barış ve istikrarı getirecek, çözümü sağlayacak bir plan değildir. Bu plan ve destekleyenler insansız, topraksız, tarihsiz, devletsiz bir Filistin hayal etmektedirler. Bunu aklı ve vicdanı olan hiç kimsenin kabul etmesi mümkün değildir. Bazı Arap ülkelerinin bu plana destek vermesi, tarihi gerçeklerle, siyasi hakikatlerle taban tabana zıt bir tabloyu ortaya koymaktadır. Bunun hesabını kendi kamuoyuna nasıl vereceklerini kendileri hesaplamak durumundalar. Türkiye Filistin davasına her zaman katkı verecektir.

AVRUPA PARLAMENTOSU BU TOPLANTIYLA SUÇ İŞLEMİŞTİR

Avrupa Parlamentosu'nda bir toplantı yapıldı. AP'de Kürtlerin geleceğini ele almak bahanesiyle yapılan toplantı teröristlerin açıkça propoganda yaptığı bir platforma dönüşmüştür. Bu toplantıya katılanlar terörizme açıkça destek vermişlerdir. Bu toplantı Avrupa Parlamentosu'nun teröre destek verdiği ve açıkça suç işlediği gözükmektedir. Kürtleri kullanarak kendi siyasi plan ve programlarını hayata geçirmek isteyenler eninde sonunda sükutu hayale uğrayacaklardır. Bunlara en güçlü cevabı Türkiye, Irak ve Suriye'deki Kürtler verecektir. Amerika'nın lejyonerliğini yaparak solculuk yaptığını zannedeler başka bir hayal dünyasında yaşamaktadırlar. Bu arada kabine toplantısında yapılan güvenlik sunumu oldu.

SORULAR VE CEVAPLAR

İnfazla ilgili çalışma Adalet Bakanlığımız tarafından devam ettiriliyor. Özellikle Meclis'te belli bir oydaşma sağlamak üzere çalışma devam ediyor. Meclis'te tartışmasını öngörüyoruz. Çalışmanın ciddi bir noktaya geldiğini ifad edebilirim. Amerika'yla istihbarat çalışmalarımız devam ediyor. Şu anda Irak, Suriye sahasında ve diğer alanlarda istihbarat paylaşımı devam ediyor. Ancak yeterli mi derseniz, buna evet demem mümkün değil. ABD başta olmak üzere diğer müttefiklerimizden askeri, siyasi destek görmediğimizi ifade etmek istiyorum. Birileri işbirliği yapsa da yapmasa da Türkiye çalışmalarına devam edecektir.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.