Türkiye’yi durdurmanın yollarını arıyorlar

Ülkemizin gelişen savunma sanayisi karşısında Yunanistan’ın çaresizliği Yunan gazetelerinin manşetlerinden bile itiraf edilir hale geldi. Hala Akdeniz ve Ege’de Türkiye ile üstünlük yarışını sürdürmeye çalışan Atina yönetimi, tüm müttefik arayışlarına rağmen Ankara’nın bölgesinde etkili bir güç olmasının önüne geçemiyor

Ege Denizi'nde Türkiye'ye karşı gereksiz bir üstünlük yarışına giren Yunanistan, yıllardır savunma alanına astronomik harcamalar yapıyor. Yunan siyasetçiler, sanki bir savaşa hazırlanıyormuş gibi sürekli gizli ittifak ve oluşumların peşinde. Türkiye'nin son yıllarda Ege ve Doğu Akdeniz'de söz sahibi olmasını sağlayacak adımlar atıp, Libya gibi bölge ülkeleri ile işbirliğine gitmesi de Yunanistan'ın ülkemize yönelik saldırganlığını artırdı.

BİRÇOK ALANDA GERGİNLİK VAR
Kıbrıs konusunda da itilafları bulunan iki ülke arasında sürekli adı konulmamış bir gerginlik var. Sınırlı bütçesinin büyük bir bölümünü dışa bağımlı olduğu askeri yatırımlara ayıran Atina yönetimi, son yıllarda Türkiye'nin özellikle savunma sanayii alanında art arda yaptığı atılımlardan da son derece rahatsız. Yunan medyasının manşetlerinde de sık sık bu konu gündeme getirilerek ülkemizin gelişen savunma sanayisi karşısında Yunanistan'ın yetersiz ve çaresiz olduğu vurgulanıyor. Bu nedenle Atina yönetimi bu alandaki açığını kapatmak için milyarlarca dolar harcayıp ABD, Fransa gibi ülkelerden gemi ve fırkateynler ile ikinci el savaş uçakları satın alıyor.

Aynı zamanda Ege ve Akdeniz'de Avrupalı işbirlikçileri ile birlikte NATO müttefiki olan ülkemize gözdağı vermeye çalışıyor. Tüm bu gelişmeler karşısında Türkiye'de ise durum yıllar içinde Atina'nın sandığından son derece farklı gelişti. FETÖ'nün 15 Temmuz'daki hain darbe girişiminin ardından Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet teşkilatından terör örgütü kalıntılarının temizlenmesiyle ülke içi ve sınır ötesinde terörle mücadelede tarih yazan operasyon ve harekatlara imza atıldı. Türkiye'nin yıllardır tüm enerjisini harcadığı terörle mücadele alanında ilerleme sağlaması, ülke dinamiklerinin de değişmesine neden oldu.

ANA GÜNDEM OLMAKTAN ÇIKTI
Sahada kazanılan başarı ile milli teknolojilerin getirdiği başarı birleşince artık ülkemizde terör ana gündem maddesi olmaktan çıktı. İHA ve SİHA'lar, radar teknolojileri, tam donanımlı zırhlı araçlar gibi sahada ihtiyaç duyulan neredeyse tüm savunma araç gereçleri artık ülke içinde yüzde 100 yerli sermaye ve imkanlarla üretiliyor. Türkiye, yerli savaş gemisinden sonra milli muharip uçağın da hazırlıklarını yapıyor. Tüm bu nedenlerle farklı alanlarda saldırılara maruz kalınsa da Ankara'nın bölgesinde etkili bir güç olmasının önüne geçilemiyor. Yunan siyaseti ve basınında sürekli panik yaşanmasının ardında da işte bu gerçek yatıyor.

ANKARA'NIN ATTIĞI ADIMLAR ATİNA'DA ENDİŞEYE YOL AÇIYOR
BÖLGESEL bir güç olmasının yanı sıra, yerli ve milli üretim İHA/ SİHA'larıyla adından söz ettiren, askeri alanda artırdığı ihracatıyla birçok ülkeyle işbirliği yapan Türkiye'ye yönelik manşetler, Yunan basınında birbiri ardına geliyor. Geçtiğimiz aylarda savunma bütçesinde Türkiye'ye karşı koyabilmek adına artışa giden ve Fransa'dan ikince el savaş jetleri satın alan Yunanistan'da bu kez, donanmayı modernize etmeye yönelik çabalar öne çıktı. Ülke basınında yer alan haberlere göre Yunan hükümetinin ABD ile dört savaş fırkateyninin satışı için anlaştığı belirtildi. Atina ile Fransa arasında imzalanan 6,9 milyar dolar değerindeki dört fırkateyn ve teçhizatının potansiyel satışının onaylandığı anlaşmadan sonra ABD ile gündeme gelen anlaşmanınsa, "ABD dış politikası ve ulusal güvenlik hedeflerini destekleyen bir NATO müttefikinin güvenliğinin güçlendirilmesi" amacıyla yapıldığı bildirildi.

SAVUNMA ALANINDA TARİH YAZILIYOR
GEÇTİĞİMİZ günlerde Yunan analist Stergios D. Theofanidis, kaleme aldığı makalede, Türkiye'nin savunma sanayii alanındaki tarihi sıçrayışını işaret ederek, Yunanistan'ın en az 15 yıldır bu konuda bir şey yapmadığını söyledi. Yeni füze Hisar 0+ ile silah sistemleri tedarikinde bağımsızlık politikasında ısrar edildiğinin kanıtladığı tespitinde bulunan Theofanidis, "Özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden sonra, Türklerin silah seçimlerinin artık ABD tarafından hiçbir şekilde kontrol edilmediğini de belirtmek gerekir" dedi. Sadece bu tespit bile Türkiye'nin yıllardır izlediği stratejinin doğruluğunu kanıtlar nitelikte. Çünkü bu sözler ülkesinin savunmadaki başarısızlığı karşısında dürüstçe yenilgiyi kabul etmek anlamını taşıyor.

EN UFAK GERİLİMDE DESTEK TURUNA ÇIKIYOR
YUNANİSTAN, Türkiye'ye karşı tehdit oluşturabilecek askeri üs ve yatırımlara da sırf Ankara korkusu nedeniyle kucak açıyor. Son olarak ABD'nin Dedeağaç'taki askeri üssü daha aktif hale getirerek yığınak yapmaya başlaması da ABD'nin Türkiye'yi kuşatma planlarına hizmet ettiği gibi Atina için de ülkemize karşı bir nevi güvence yaratıyor. Bir yandan da müttefikleri ile Akdeniz'de tatbikatlar düzenleyen Yunanistan, bu yolla güçlü imaj yaratmaya çalışıyor.

ZÜMRÜT YILMAZ

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.