ABD Büyükelçisi CHP liderinin kalbini kırdı!

Konuk yazar Bülent Erandaç yazdı

ABD'nin Ankara'daki yeni büyükelçisi Jeff Flake, Güven Mektubu'nu sunduktan sonra koştura koştura İmamoğlu'na gitti. Dikkat: CHP lideri Kılıçdaroğlu'na değil de, İmamoğlu'na koştu. Her hareketin bir mesajı vardır. ABD Büyükelçileri dikkatlidir, adımları planlıdır. Bu anlamlı bir hamledir. İmamoğlu'na 'arkandayız' mesajı verildi. Eski Amerikan büyükelçileri ile sık sık buluşan Kemal Kılıçdaroğlu, muhakkak bu duruma çok üzülmüştür... Flake, Kılıçdaroğlu'nun kalbini kırmayı neden göze almış olabilir? ABD elçisi, muhakkak önümüzdeki günlerde Kılıçdaroğlu ile resim verecektir ama Kılıçdaroğlu'nun kırılan kalbini nasıl tamir edecek? Merakla bekliyoruz. Ekrem İmamoğlu'nun göreve geldiğinden beri Cumhurbaşkanı adaylığı için yatıp kalktığı net ve açık ortaya çıktı. Boyundan büyük tavırlarının ardında ne var? "Kime güveniyor?" diye düşünüyorduk, bu da ortaya çıktı. Arkasındaki görünmeyen eller açığa çıktılar. ABD büyükelçisinin, ayağının tozuyla İmamoğlu'nu ziyaret etmesi, zamanlaması, üzerinde düşünülmüş bir adım olduğu dikkati çekiyor.

BU İLGİ TESADÜF DEĞİL!
Ekrem İmamoğlu'na kar felaketinde İstanbullular yerine İngiltere Büyükelçisi ile balık yemeyi tercih etmesi nedeniyle yaşanan tartışmalardan bunaldığı bir sırada, ABD büyükelçisi adeta can suyu verdi. Derin ABD, büyük puan kaybetmekte olan İmamoğlu'nu yeniden sahaya çekmiş, Kılıçdaroğlu ile adaylık yarışında güç kazanmasını sağlamıştır. ABD büyükelçisinin attığı can simidi desteğini şüphesiz, İmamoğlu kolay kolay unutmayacaktır. İngiltere ve ABD elçilerinin İmamoğlu'na gösterdiği ilgi tesadüf değil. Derin İngiltere'nin güçlü kuruluşu Chatam House ve bu kuruluşun ABD paraleli, Dış İlişkiler Konseyi, hem Türkiye'nin 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimi üzerine siyasal mühendislik çalışmaları yapıyorlardı, hem de Ekrem İmamoğlu'nu belediye başkanı olduktan sonra Londra'ya götürmüş, Chatam House'de yol haritasını çizmişlerdi.

ELÇİLERİN MANİDAR ATAKLARI
ABD Başkanı Joe Biden'ın 2019 sonunda New York Times editörlerine Türkiye'nin iç siyasetiyle ilgili söylediklerini bir kere daha hatırlayalım... Biden, "Bence yapmamız gereken ona (Tayyip Erdoğan'a) karşı farklı bir yaklaşım izlemek. Muhalefetin liderlerini desteklediğimizi açık şekilde belirtmeliyiz. Var olan unsurları destekleyip onları Erdoğan'ı mağlup etmeleri için cesaretlendirebiliriz. darbe ile değil, seçimle" ifadelerini kullanmıştı. Biden'ın iki yıl önce söylediklerıne göre kurgulanan projenin sahneye konulan bölümleridir, İngiliz ve Amerikan elçilerinin manidar atakları. Sadece bunlar mı? Newyork, Londra merkezlı mahfillerin ekonomik manipülasyonları, kuşatmaları, Amerikan ve İngiliz, Alman medyasının dolar baronları, faiz baronları talimatıyla yazdıkları makaleler, yabancı istihbarat örgütlerinin koordinesinde sosyal medyayı enstrüman olarak kullanmalar, 'Başkan Erdoğan'ı yıkma operasyonları'nın farklı boyutlarıdır. Belli ki, yeni ABD Büyükelçisi de eski ABD elçileri Edelman, Abramowitz, Ricciordone, John Bass, Satterfield parelelinde Türkiye'nin iç siyasetiyle çok yakından alakadar olacak. Ancak, Amerikan ve İngiliz desteği önemli ama, kalbi kırılan Kılıçdaroğlu'nun dar alanda çalımları iyi attığını gördüğümüz için, Ekrem Bey için sonuç iyi olmayabilir. Ayrıca, sonuçta İmamoğlu'nun başta K.Kılıçdaroğlu, M.Akşener, T.Karamollaoğlu, A.Davutoğlu, A.Babacan, S.Demirtaş'ın da desteğini alması gerekiyor. Bilindiği gibi, Batı zihniyeti, birilerini tutar, iç ve dışta yürüttükleri siyasal mühendislik gelişmelerine göre sonuçta işine geleceğine kanaat getirdiği kişiyi güncel kararlar vererek sahneye sürerler.
TAM BİR SİYASAL MÜHENDİSLİK
KISACA ÜST AKIL dediğimiz, Derin ABD-Avrupa, siyasal mühendislikle Millet İttifakı'nı Kılıçdaroğlu omurgasında kurdu. HDP-PKK'yı ittifaka resmen eklemleyemedi ama perde gerisinde anlaşmalar yaptırdı. Şu anda, "Erdoğan'ı yıkma ittifakı"yla AK Parti'den istifa ettirdikleri Davutoğlu ve Babacan'ı Kılıçdaoğlu-Akşener'in yanına eklemlemeye çalışıp Cumhurbaşkanı adayını belirleme projesi yürütüyorlar. Milli şairimiz rahmetli Sezai Karakoç'un şu anlamlı mısraları her şeyi gayet güzel anlatıyor. "Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır, Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır, Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.