Aydın'da siyaset gündemini sarsacak açıklamalar yapan Sultanhisar Belediye Başkanı Osman Yıldırımkaya, CHP içinde kendisine yönelik planlı bir kumpas kurulduğunu söyledi. CHP'ye öfkesini gizlemeyen Yıldırımkaya, "Aklınca bunlar aslan terbiyecisi olmuşlar. Baktılar beni terbiye edemiyorlar, çareyi ihraç etmekte buldular" çıkışını yaptı.

"LİYAKAT DEĞİL SADAKAT"
13 yıl boyunca CHP için gecesini gündüzüne kattığını dile getiren Yıldırımkaya, "Ancak gerçekleri konuştuğum için dışlandım, iftiralara uğradım. CHP haktan, hukuktan, adaletten bahsediyor ama kendi içinde adaleti yok. Partide artık liyakat değil, sadakat geçerli. Gerçekleri söyleyen herkes kapının önüne konuyor. Partinin içi koltuk ve menfaat savaşlarıyla dolu" dedi. Partiden ayrılmasına giden sürecin, Sultanhisar İlçe Başkanı Davut Yavuz'un seçim döneminde kendi aleyhine çalışmasıyla başladığını anlatan Yıldırımkaya, "Bu kişiye altı yıl belediyede ekmek verdim. Taşeronda çalıştı, emekli ettik. Ama seçim zamanı karşımda saf tuttu" diye konuştu.

"BANA HAİN İFTİRASI ATILDI"
Davut Yavuz'u, emekliler işten ayrılınca, bir süre daha idare ettiğini ama bir süre sonra yollarını ayırdığını söyleyen Yıldırımkaya, "Meğer içten içe kin tutuyormuş. Seçim dönemlerinde partimin her türlü seçim çalışmalarına destek verdim. Onlar ise benim aleyhime çalıştı" dedi. Yaşananları CHP Aydın İl Başkanı Hikmet Saatçi'ye ve Milletvekili Süleyman Bülbül'e bildirdiğini de anlatan Yıldırımkaya, "Durumu defalarca anlattım, herkes susmayı tercih etti. Ne il başkanı ne de milletvekili adım attı. Sanki herkes bir ağızdan 'bırak düşsün' der gibi. Sonra da kalkmışlar benim sosyal medyamda paylaştığım 'Senin hainlerle ne işin olur' paylaşımımı öne sürüyorlar. Ve beni hain olarak gösteriyorlar. Hainlik yapan ben değilim, arkamdan iş çevirenler" diye konuştu. CHP'den ihracının asıl nedeninin Özgür Özel'e karşı Kemal Kılıçdaroğlu'na verdiği destek olduğunu savunan Yıldırımkaya, sözlerini daha da sertleştirdi. Yıldırımkaya, "Bütün bu kumpasların arkasında Kılıçdaroğlu'na verdiğimiz destek yatıyor. Bunu herkes biliyor. Seçimden sonra Kılıçdaroğlu'na destek verdik diye hedefe konulduk. Faturasını bana kestiler. CHP artık halktan koptu, masa başı siyasetçilerinin elinde esir kaldı. Halkın sesini duymayan, kendi belediye başkanını bile savunamayan bir parti nasıl ülkeyi yönetecek? CHP kendi belediye başkanını koruyamadı. Partiyi menfaat çevreleri, dedikodu grupları yönetiyor. Kendi içinde hesaplaşmalar bitmediği için halka hizmet edecek enerjisi kalmadı. İl başkanı sessiz, milletvekili sessiz, genel merkez ilgisiz... Böyle bir partide artık durmak mümkün değildi. CHP bugün halkın değil, dar bir grubun partisi haline geldi" dedi.

'HAKKIMI ASLA HELAL ETMİYORUM'
SOSYAL medyada yaptığı bir paylaşım nedeniyle partiden ihraç edildiğini hatırlatan Yıldırımkaya, "Süleyman Bülbül'e 'hainlerle ne işin var' dedim, partiden ihraç ettiler. 13 yıl hizmet ettim, sonunda bana hain dediler. Bunun hesabını hem bu dünyada hem ahirette verecekler. CHP'de disiplin kurulu, adaletten değil, intikamdan besleniyor. MYK bile devre dışı bırakıldı. Ben mahkemeye gittim, hakkımı aradım ama kaybettim. Bu düzenin içinde adalet bulmak mümkün değil. Bu partiye yıllarımı verdim. Bugün geldiği noktada CHP, hainlerin partisi haline gelmiştir. İçinde ne adalet kalmıştır ne de vicdan. Beni ihraç ettiler ama ben milletimin vicdanında aklandım. Hakkımı da onlara asla helal etmiyorum" ifadelerini kullandı.