Celal Bayar, bölge ekonomisine can verdi

Bu hafta Yeni Asır Manisa temsilcisi Ali Filizkan dostumuzla beraber Ege Bölgesi'nin en büyük üç üniversitesinden birisi olan Manisa Celal Bayar Üniversitesi'ni ziyaret ettik. Bakmayın Manisa dediğime, okulun 26 bin öğrencisinin yarısından fazlası her gün İzmir'den gidip geliyor. İzmir'den Manisa 30 kilometre yani 15-20 dakikalık bir yol.
ıÜüAdını; Milli Mücadele yıllarında Atatürk'ün yanında silah arkadaşı olarak yer alan, son Osmanlı Mebusan Meclisi'nde Saruhan Mebusluğu da yapmış olan Celal Bayar'dan alan Celal Bayar Üniversitesi bugün 5 fakültesi, 4 yüksekokulu, 16 meslek yüksekokulu, 3 enstitüsü, 9 araştırma merkezi, 1156 akademik 732 de idari personeliyle, Ege Bölgesi'nin hızla gelişen okullarından birisi.
Tercih ediliyor
CBÜ son yıllarda adını sıkça duyuran bir devlet üniversitesi. CBÜ'nü ÖSYM sınav tercih formlarında giderek daha yüksek puanlardan ve yüzdelik sıralamada üst dilimlerden öğrenci alması kuruma artan ilginin en somut göstergelerinden.
Ali Filizkan'la Rektör Hocamız Sayın Prof. Dr. Semra Öncü'nün ofisine giriyoruz. Sanki yakın bir akrabamı veya bir dostumu ziyaret ediyor gibi hissediyorum kendimi. Son derece sıcak ve içten bir karşılama. Bazı insanların doğuştan güler yüzlü ve sempatik tavırları vardır. Semra Hanım da sanırım öyle.
Sn. Öncü, Çankırı Çerkeş'li ama babası asker olduğu için doğal olarak Türkiye'yi karış karış gezmiş. 1974 yılından beri Manisa'da yaşıyor. "Asistanlığa Manisa'da başladım" diyen Öncü, "O zamanlar Ege Üniversitesi'nde kadro olmadığı için bizi diğer illerdeki okullara gönderiyorlardı. 'Kadro açılınca sizi tekrar İzmir'e alırız' dediler. Aradan yıllar geçip de 'Tekrar buraya gelir misiniz' dendiği zaman ise artık çok geçti. 'Biz burada mutluyuz' dedik. Manisa'yı çok sevdik" diyor.

Tıp Fakültesi var
Celal Bayar'ın hemen hemen tüm bölümleri ilgi görüyor ancak en iddialı bölümleri hangileri derseniz; tıp ve iktisat fakülteleri öne çıkıyor. Bu iki bölüm ülke genelinde hep üst sıralarda. Özellikle tıp fakültesi bölge için de oldukça önemli. 1 Mart'tan itibaren yeni binasında son teknoloji ürünü cihazlarla hizmet vermeye başlayan üniversite hastanesi 26 bin metrekarelik kapalı alana ve 200 yatak kapasitesine sahip. Hemen yanında inşaatı süren aynı büyüklükteki ve kapasitedeki ikizi ise önümüzdeki yıl sonunda tamamlanacak. Semra Hoca, "Yeni hastanemizdeki odalar bir veya iki kişilik. Ege Bölgesi genelinde Acil Yoğun Bakım servisinde ameliyathanesi bulunan ilk hastane olan tesisimizde toplam 12 amaliyathane var" diyor.
Celal Bayar'ın bir önemli özelliği de kentin her bir ilçesinde birer meslek yüksekokuluna sahip olması. Yüksekokullar yörenin üretim faaliyetlerine uygun olarak tasarlanmış. Böylelikle direkt olarak bölgenin ihtiyacı olan konularda vasıflı elemanlar yetiştiriliyor ve üretim bilinçli hale getirilmiş oluyor.
Celal Bayar'ın bir sıkıntısı dağınık bur kampüs alanına sahip olması. Yani binalar farklı farklı yerlerde. Öncü, bunun avantaj ve dezavantajlarından bahsediyor, "Farklı yerlerde yerleşkelerinizin olması aynı yatırımların tekrarlanması anlamına geliyor. Yani her okul açtığınız yerde bir takım binaların, kütüphane gibi, tekrar tekrar yapılması söz konusu. Oysa tek bir yerde toplanılmış olsa bir kere yapılır ve biter. Yani yerleşkemizin dağınık olması bir dezavantaj ancak farklı bölgelerde eğitim kuruluşlarımızın olması kentin ekonomik yapısına da önemli canlılık getiriyor. Yani bir ilçeye bir yüksekokul açtığımız zaman o ilçenin ekonomisine katma değer yaratıyoruz. Bu açıdan da mutluyuz" diyor.
Öte yandan Manisa Organize Sanayi Bölgesi'nin içinde bir yüksekokul kurmayı planlıyorlar. YÖK'ten onay alınmış. "Bu okul öğretim görevlilerinden bir kısmı organize sanayide çalışan mühendislerden oluşacak" diyor Semra Hoca ve ekliyor; "Öğrencilerin labaratuvarları da organize sanayideki fabrikalar olacak."
Benim gözlemlerime göre Celal Bayar'ın en güçlü olduğu alan mesleki yüksek eğitim. Özellikle Tütün Eksperliği Yüksekokulu ve Beden Eğitim ve Spor Yüksekokulu Türkiye'de çok büyük bir açığı dolduruyor.
Eğitimde 30 yıl
Bu arada 30 yılı aşkın bir süredir Manisa'da yüksek öğretime emek veren Prof. Dr. Semra Öncü, fakülte sekreterliğinden müdürlüklere kadar hemen hemen her kademede görevler yapmış. "İdari görevlerin hocaların bilimadamlığı yönlerini biraz körelttiği söylenir siz de de böyle oldu mu?" diye soruyorum, "Bilimsel yenilikleri takip etme açısından biraz daha zaman ayırmak gerekiyor. Ancak benim mesleğim işletme olduğu için üniversite yönetmek benim için çok zor bir görev olmadı açıkcası. Yani mesleğim dışında bir iş yapmış olmuyorum aslında" şeklinde cevaplıyor Prof. Dr. Semra Öncü.
Celal Bayar modern teknolojinin tüm imkanlarının kullanıldığı bir eğitim yuvası. Açıkcası mesleki yüksek eğitim almak istesem tek tercihim heralde burası olurdu. Çünkü bolca uygulama yapma imkanı bulunuyor. Söyleşimizin sonunda Prof. Dr. Semra Öncü'ye teşekkür edip şans dileyerek ayrılıyoruz. Çünkü yıl sonunda rektörlük seçimleri var. İyilikle kalın...