Ahmet Veli Olgundeniz

İzmir turist dostu kent olmayı öğrenmeli

Kahramanlar'daki bir özel sağlık kuruluşundan çıkıp gazeteye doğru hızla ilerlerken turizmci bir dostumla karşılaştım. Kısa yol arkadaşlığımızda bol bol turizmi konuştuk.
Gazeteye yaklaştığımızda "Ahmet, kendini hiç Türkçe bilmeyen bir yabancı gibi düşün bir an için ve söyle bana yolunu nasıl bulacaksın?" diye sordu. Gerçekten de kentin hemen hemen hiçbir yerinde İngilizce yönlendirmeler yok. Alsancak'ta limandan indiniz diyelim Saat Kulesi'ne gidebilmek için herhangi İngilizce bir yönlendirme veya yol tarifi gördünüz mü?
Metroyu ele alalım. Her durakta "Dikkat kapılar kapanacak" anonsu yapılıyor. Bu anons bizler için anlamlı peki ya Türkçe bilmeyenler ne yapacak? Ayrıca Halkapınar ve Hilal aktarma istasyonlarında İngilizce anonslar yapılıyor ve deniyor ki "Halkapınar İstasyonu İZBAN'ı kullanacak yolcularımız için aktarma istasyonudur" Bir İzmirli olarak ben İZBAN'a binerek havalanına veya Foça'ya gidilebileceğini biliyorum. Peki üç günlüğüne İzmir'e gelmiş olan bir turist bunu bilebilir mi veya bilmek zorunda mı? Bu açıdan baktığınızda İzmir yabancılar için kabus gibi bir yer.
İzmir turizmde büyümek istiyorsa önce turist dostu bir kent olmayı öğrenmeli.
Turizm büyüyor mu?
İstatistiklere göre İzmir'e gelen turist sayısı çok az da olsa artıyor. İkibinli yıllara kadar havalimanı trafiği ile büyüyen İzmir turizmi, son yıllarda günübirlik ziyaretler ve deniz trafiği ile dikkat çekmeye başladı. İkibinli yıllara kadar turist trafiğindeki artışın yüzde 90'dan fazlası havalimanından kaynaklanıyordu. Son 10 yılda bu pay yüzde 60'lara inerken, kruvaziyer girişlerinin artması ile günübirlik ziyaret trafiğinin gelişmedeki payı da yüzde 35-40 arasında yükseldi. Ancak İzmir'de turizm denince akla gelen ilk isimlerden biri olan ETİK (Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği) Başkanı Mehmet İşler kentteki bu büyümenin sağlıklı bir büyüme olmadığını söylüyor.
Ne yapılmalı
Ülkemize yılda ortalama 36 milyon turist geliyor. İzmir bu rakamın sadece 1,4'ünü alabiliyor. İzmir'in için ne kadar komik bir rakam değil mi? Tabi ki kentin turizmdeki bu geri kalmışlığını sadece kentteki bir takım yönelendirme tabelalarının olmamasına bağlayamayız. Turist sayısının artması yatak sayısıyla da doğru orantılı İzmir'de son 3 yılda toplam yatak kapasitesinin 13 bin artıp 58 bin olduğunu görüyoruz. Oysa sadece Antalya'nın yatak kapasitesi 508 bin. Her sene ülkemize 50 bin yatak ilave olduğunu düşünürsek turizm yatırımlarına ne kadar acil ihtiyaç duyduğumuz ortaya çıkar.
Kentte kayıkçı kavgasından vazgeçilmediği ortak akıl ve eşgüdüm sağlanmadığı sürece daha çok gerilerde kalırız.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.