20 dakika mola!
- İzmir
- 7.10.2010 12:35:11
Alınan önlemler frenleri patlayan kamyonları durduramazken, son olarak 2009 Ocak ayında bir kamyonun trafik ışıklarında bekleyen özel otomobil, servis aracı, belediye otobüsünün de aralarında yer aldığı çok sayıda araç ve yoldan geçen yayalara çarparak 4 kişinin ölümü, 14 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan trafik kazasına neden olması, ilgili tüm birimleri ''kalıcı çözüm'' arayışına yöneltti. Soruna ilişkin çözüm önerisi ise İzmir Bölge Trafik Şube Müdürlüğü ekiplerinden geldi. ''Frenlerin patlaması''na, Manisa yolundaki 11 kilometrelik rampa inişinde kamyonların sürekli frende ilerlemesi ve fren balatalarının ısınmasının yol açtığını tespit eden ekipler, rampanın belli bir noktasında kamyonların dinlendirilmesi projesini hazırladı. Proje gereği, Manisa-İzmir yolunda iniş rampasının ortasındaki Karayolları Bölge Müdürlüğü'ne ait şantiye 30 kamyon ya da tır kapasiteli cep haline getirilerek, yola güvenli giriş-çıkış bağlantıları sağlandıktan sonra Bölge Trafik Şube Müdürlüğü ekiplerine devredildi.
Alan girişinde sabit bekleyen trafik ekibi, kamyon ve tırları cebe yönlendirerek, takograf incelemesi, evrak kontrolü gibi denetleme gerekçeleriyle araçları ortalama 20 dakika bekletmeye başladı. Bu sürede kamyon ve tırların ısınan balatalarının soğumasını sağlayarak ''fren patlama'' riskini en aza indiren trafik ekipleri, sürücülere de dinlenme fırsatı yarattı.
Trafik ekipleri uygulamayı başlattıktan bu yana, Osman Kibar Köprülü Kavşağı'nda, ''fren patlaması'' sonucu kamyonların karıştığı her hangi bir kaza meydana gelmedi. Rampada bir kaç kaza yaşandığını ve bunların da sürücü hatasından kaynaklandığı ifade eden Bölge Trafik Şube Müdürlüğü yetkilileri, günde ortalama 100 ile 150 kamyon ve tıra ''zorunlu mola'' verdirerek, sürücülerini uygulama konusunda uyardıklarını ve evrak kontrolünden geçirdiklerini bildirdi. Yollarda uzun süre geçirdiklerini, biran önce gitmek istediklerinden bazı ihmallerin yaşandığını söyleyen kamyon ve tır sürücüleriyse uygulamayı yararlı bulduklarını, en çok faydayı da kendilerinin sağladığını söylediler.