Büyük Menderes için 2016 kurtuluş yılı

Aydın'ın Kuyucak ilçesinde nehirden aldığı suyla tarla suladıktan sonra ayakları mikrop kapan tarla işçisi Mehmet Ali Özcan'ın durumu, Büyük Menderes Nehri'ndeki kirliliğin geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Konuyla ilgili haberin Yeni Asır'da dün manşetten yayınlanmasının ardından açıklama yapan Orman ve Su İşleri Bakanlığı yetkilileri, nehirle ilgili temizlik çalışmalarının "havza koruma eylem planı" adı altında 2011 yılında başlandığı belirtti. Yetkililer, "Bölgede nüfusu 10 binden büyük 25 belediyenin 15'inin atıksu arıtma tesisi bulunuyor. Bu belediyeler içinde Aydın, Denizli ve Uşakmerkezleri ile Nazilli ve Didim ilçeleri yer alıyor. 25 belediyeden 6'sının atıksu arıtma tesisleri 2015 yılı, 4'ünün ise 2016 yılında işletmeye alınması planlanıyor" diye konuştu.
Kapasite artırılmalı
Bu bölgede İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı 26 adet köyden 3'ünde atıksu arıtma tesisi mevcut olduğunu belirten yetkililer, geri kalan köylerden 6'sının atıksuları fosseptikte toplandığını 17 köyde ise fosseptik yapım çalışmalarının Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Ayrıca, nehirdeki kirliliğin önlenmesiyle ilgili tüm çalışmaların Bakan Veysel Eroğlu tarafından titizlikle takip edildiği de vurgulandı.
Havza içerisinde kirlilik yükü oluşturabilecek başlıca sektörlerin tekstil, deri ve zeytinyağı üretimi olduğuna dikkat çeken yetkililer, "Tekstil işletmeleri yaygın olarak Denizli ve Uşak illerinde yer alıyor. Havza sınırları içerisinde Aydın'da 2 adet, Denizli ve Uşak'ta 1'er adet olmak üzere faaliyette olan toplam 4 adet organize sanayi bölgesi (OSB) bulunuyor. Aydın OSB'nin arıtma tesisi çalışıyor ancak bu tesisin kapasitesinin artırılması gerekiyor. Aydın ASTİM OSB'nin atıksu arıtma tesisi 2010'da devreye alındı. Denizli OSB'de atıksu arıtma tesisi işletmede. Uşak içinde yer alan deri üreticilerinin tamamı Uşak Karma OSB içerisine taşınmış durumda ve atıksuları OSB atıksu arıtma tesisine ulaşıyor" dedi. Büyük Menderes Havzası'ndaki düzensiz depolama sahalarını rehabilite edip yeni düzenli depolama alanları kurmak maksadıyla 11 belediye birliği kurulduğunu belirten yetkililer, "Aydın, Didim ve Denizli Belediyeleri'nde faal olarak kullanılmakta olan 3 adet düzenli depolama tesisi yer alıyor. Havza içerisinde yer almamasına rağmen Söke ilçesinin atıklarının da depolandığı KUŞATAK ile havzadaki katı atıklardan kaynaklanan kirletici yük azaldı" diye konuştu.
KAZIM YÖRÜKCE
Havza yönetim planı oluşturulacak
Orman ve Su İşleri Bakanlığı yetkilileri, havza koruma eylem planının 2017 sonuna kadar havza yönetim planına dönüştürüleceğini dile getirdi. Yetkililer, "Havza için nehir havza yönetim planı ile su kirliliğinin önlenmesi ve azaltılması, sürdürülebilir su kullanımının sağlanması amaçlanıyor. Bu planların hedefi, su kaynaklarının hem miktar hem de kalite açısından korunması ve iyileştirilmesidir. Proje kapsamında havzada bir yıllık yerüstü ve yeraltı suları izlenecek, su kalitesi sınıflaması ve değerlendirmesi, baskı ve etkilerin analizi, modelleme, ekonomik analiz çalışmaları gerçekleştirilecek" açıklamasını yaptılar.
Bir ürkütücü uyarı daha
Aydın Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mahmut Nedim Barış, Menderes nehrinin kanserojen maddelerle dolu olduğunu söyledi. "Menderes'e parmağınızı soksanız kanser olabilirsiniz" diyen Barış, zehirli maddeler barındıran nehirle sulanan tarlalarda yetişen ürünlerin de kansere yol açtığını savundu. Nehrin, bölgenin tek sulama kaynağı olduğuna dikkat çeken Barış, "Geçmişte kirlilik açısından ikinci sınıf olarak kabul edilen Büyük Menderes nehri suyu, son ölçümlerde dördüncü sınıf kategorisine alındı. Bunda Menderes'e kıyısı olan belediyelerin ve sanayi kuruluşlarının büyük etkisi var. Kirliliği artıran en önemli faktörlerin başında jeotermal geliyor" diye konuştu.