İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluk alanında bulunan toplam 100 haneli Bayındır'ın Yukarı Pınarlı Mahallesi'nde yaşayan vatandaşlar, "Kerbela"ya dönen köylerine yeterli hizmet gelmediğini belirterek, isyan bayrağı açtı. Kanalizasyon altyapıları olmayan ve yaz ortasında yaşanan uzun süreli su kesintileri nedeniyle su sıkıntısı çektiklerini söyleyen Yukarı Pınarlılar, "Köyde salgın hastalıkların başlamasından endişe ediyoruz" dedi.
Hastalıktan korkuyorlar
Emekli olduktan sonra 6 yıl önce İzmir'den Yukarı Pınarlı'ya taşındığını belirten Coşkun Karabulut (58) adlı vatandaş, "Kanalizasyon altyapısı yok. İnsan ve hayvan dışkıları aynı köyün içindeki kanalda toplanıp, Hüseyincik Deresi'ne akıyor. Islah edilmeyen deredeki atıklar yaz aylarında tahammülü olmayan bir kokuya yol açıyor. Sivrisinekler bizi yiyip bitiriyor. Kış aylarında ise yağmur sularıyla birlikte söz konusu atıklar taşarak, tarlalarımızı basıyor. Bir kısmı da, dere yoluyla Küçük Menderes Nehri'ne ulaşıyor. Her türlü bulaşıcı hastalığa açığız. Çocuklarımız buralarda oyun oynuyor. Sağlığımız tehdit altında" diye konuştu.
"İzmir'in köyü müyüz?"
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin, kırsala hizmet götüren tüm kurumlarının ilgisizliğinden yakınan vatandaşlar, şunları söyledi:
"Adımızın Pınarlı olduğuna bakmayın. Son zamanlarda su sıkıntısı çekmeye başladık. Programsız şekilde uygulanan kesintiler nedeniyle bazen bir hafta süreyle suya hasret kalıyoruz. Bizler çiftçiyiz. Gün boyu tarlada çalışıp eve geliyoruz. Akmayan musluklarla karşılaşınca çoluk çocuk pislik içinde rezil oluyoruz. Köy çeşmemiz var ama akmıyor. Bayram sabahı bile camide toplanan cemaat abdest alacak su bulamadı. Bayram namazını binbir güçlük içinde zor zahmet kıldık. Köyün ortasında meydana gelen su patlağı 6 aydır onarılmıyor. Birikintinin çevresinde toplanan yabani arılar çocuklarımızı sokacak diye çok korkuyoruz. İçinde, farelerin ve kurbağaların cirit attığı su deposu ise mikrop saçıyor. Yolumuz yok. Çöp bidonları yetersiz. Köy kahvemiz, tuvaletlerimiz perişan halde. İzmir'in köyü olduğumuza kimse inanmaz. Faturalardaki, 'katı atık', 'atık su' gibi vergilerimizi belediyeye düzenli olarak ödediğimiz halde hizmet alamıyoruz. Yoksa İzmir'in mahallesi değiliz de haberimiz mi yok?" NADİR UYSAL
