İzmir’de olsa panzerin önüne yatacak mısın?

ERHAN GÜLENÇ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ, düzenlediği basın toplantısında CHP'de yaşanan Buca'daki aday skandalı, Seferihisar Belediyesi'nde çalışanların maaşlarının ödenmemesi ve CHP-HDP ittifakıyla ilgili çarpıcı açıklamalar yaptı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözde adalet yürüyüşünde alenen tasdik ettiği HDP ortaklığının, İzmir'de en üst düzeyde bir temsiliyeti için Soyer'in aday gösterildiğini ifade eden Dağ, "Evet, İzmir kötü yönetiliyor. Ancak her şeye rağmen bu şehir huzurlu ve güvenli. Ancak bu şehri emanet etmek istedikleri kişi İzmir'in bu refleksleriyle uzaktan yakından alakası olmayan biri. Sadece belli bir zümreye hitap eden bu kişinin İzmir'de belediyenin başına geçmesi durumunda yönetme sıkıntısının yanında şehirde güvenlik problemlerinin de ortaya çıkacağı bir zemin oluşması muhtemeldir. Çünkü olası durumda bu güzel şehrimizde HDP-PKK çizgisinin de bir aktör olarak ortaya çıkacağı su götürmez bir gerçektir" diye konuştu.

'İZMİR'E FAYDASI YOK'
CHP'nin aday belirleme yöntemine tepki gösteren Dağ, "15 puan da kaybetsek seçimi alırız mantığıyla belirlenen adayların İzmir'in geleceğine bir faydası yoktur. Bu İzmir'i çantada keklik görmektir. İzmir'i CHP'nin ithal vekillerinin kalesi gibi görenler, bütün dizaynları böyle yapanlar hak ettikleri cevabı 31 Mart günü alacaklardır. İzmir'e bu kadar yanlış, hata ve hakaret edilmez. Sahadan aldığımız olumlu tepkiler ve vatandaşlarımızın teveccühü gösteriyor ki bu seçim İzmir için bir dönüm noktası olacak" ifadelerini kullandı.
"ÖZKAN'IN TRENİNE KAÇ ADAY BİNDİ?"
CHP'nin vatandaşın ihtiyaçlarından uzak, parti içi koltuk krizleriyle, aday belirleme sürecinde yaşanan olumsuzluklarla, tepeden inme adaylarla ve belediyelerde rant kavgalarıyla vatandaşın karşısına çıktığını ifade eden Dağ, Buca'daki krize değindi.
CHP'nin Buca'da Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve İl Başkanı Deniz Yücel'in başrolde olduğu kumpasla Suat Nezir'in adaylığının geri çekilip yerine Erhan Kılıç'ın gösterilmesiyle ilgili skandalı değerlendiren Dağ, Yeni Asır'ın geçtiğimiz günlerdeki manşetini gündeme getirdi. Özkan'ın Suat Nezir'i "Şu an tren kalkacak bu trene ya şimdi binecek ve bize tabii olacaksın ya da hiç binmeyeceksin" şeklindeki sözlerini hatırlatan Dağ, şu soruları gündeme getirdi:
"SOYER DE BİAT ETTİ Mİ?"
● CHP'de tüm aday adayları bu şantaj ve tehditlere maruz kalmış mıdır?
● İlçe belediye başkan adayları bu trene binmiş midir?
● Bu tehditler karşısında ilçe belediye başkan adayları başlarını eğip koltuk için eyvallah demişler midir?
● CHP'nin kazandığı belediyeleri, belediye başkanları mı yoksa genel merkezdeki rantçılar ve onların yereldeki temsilcileri mi yönetmektedir?
● Tunç Soyer de bu duruma boyun eğmiş ve biat kriterlerini kabul etmiş midir? Eğer bu tehditler karşısında dik durmuşsa bunu neden kamuoyuna açıklamamıştır?
"HDP İLE ORTAK MİTİNG YAPACAKLAR MI?"
CHP adayı Tunç Soyer'in HDP ile yakın bir çizgide olduğuna da dikkat çeken Hamza Dağ, "Soyer adaylığı açıklanır açıklanmaz HDP İl Başkanlığı 'profilimize uygundur, destekleyeceğiz' dedi. İzmir'den aday çıkarma ihtiyacı dahi duymadılar. Çünkü Soyer geçmişiyle HDP için bulunmaz bir aday" diye konuştu. Dağ bu konuda da şu soruları sordu: ● Soyer İzmir'de HDP ile birlikte ortak miting yapacak mıdır? ● Terörle ilişkileri dolayısıyla Sur Belediyesi'ne kayyum atanmasından sonra yaptığı açıklamada "Darbeye karşı asıl şimdi tankların üstüne çıkmalı" ifadesini kullanan Soyer, bu açıklamayı hangi refleksle yapmıştır? ● Soyer İzmir'de terörle ilişkili kişi ve gruplara yönelik gerçekleştirilebilecek olası operasyonlarda panzerin üstüne mi çıkmayı yoksa önüne mi yatmayı planlamaktadır? AK Partili Hamza Dağ, İzmir'de hedeflerinin yüzde 51 oy ve 20 ilçeyi almak olduğunu söyledi.
"ÇALIŞANLARIN PARASINI BAŞKA YERLERE Mİ HARCIYOR?"
Seçim çalışmaları sırasında sıklıkla karşılaştıkları bir konunun da CHP'li belediyelerin, işçi ve memur maaşlarını ödeyememe meselesi olduğunu dile getiren Dağ, "Seçim arifesinde iken bile Seferihisar'da belediye işçilerinin Ocak ve Şubat ayındaki maaşları ödenmemiş ve memurların maaşları da 15 gün gecikmeli ödenmiş. Bu konu basına yansıyınca alelacele maaşları ödemişler fakat bu sefer de işçilerin maaşında 500-1000 TL arası kesinti yapılmış. Ayrıca Soyer bir toplantıda personelini, seçim sürecinde CHP için çalışmaları, aksi takdirde maaşları tekrar ödememekle tehdit etmiştir" dedi. Dağ, Soyer'e şu soruları yöneltti: ● Soyer, şahsi reklamını yapmak için milyonlarca lira harcarken, çalışanlarının maaşları konusunda aynı cömertliği göstermemesini ne ile açıklamaktadır? ● Soyer'in kendi maaşı da çalışanlarının maaşı gibi gecikmiş midir? ● 43 bin 500 nüfuslu Seferihisar'da çok basit bir meselenin altından dahi kalkamayan Soyer, binlerce kişinin çalıştığı Büyükşehir'i nasıl yönetecektir?