İtirafçı muvazzaf üsteğmen anlattı: Göz temasıyla uzaktan takip ederdik

İzmir Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay tarafından geçtiğimiz hafta İzmir merkezli 50 ilde 295'i muvazzaf 304 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmişti. Gözaltına alınan isimlerden 60'ı etkin pişmanlıktan yararlanma talebiyle itirafçı oldu. İtirafçı olmak isteyen isimler arasında muvazzaf olarak görev yapan bir üsteğmen de yer aldı. Üsteğmen, "Mahrem imamın verdiği GSM numarasını ankesörlü telefondan arardık. Bu aramalarda sadece nerede ve ne zaman buluşacağımızı kararlaştırırdık" dedi.
MÜLAKATLARA O HAZIRLAMIŞ
Lise son sınıfa gittiği 2011 yılında örgütle tanıştığını aktaran itirafçı üsteğmen ifadesinde, " 'Salih' kod isimli bir üniversite öğrencisiyle tanıştım. Yanımda benim gibi öğrenci olan Emre isimli arkadaşım da vardı. 1 yıl boyunca aynı evde kaldık. Kara Harp Okulu'nu ikimiz de asil olarak kazandık. Mülakatlarda neler olacağı ile ilgili 'Salih' kod isimli abi bizi bilgilendirdi ve Kara Harp Okulu'nda eğitim görmeye başladım" ifadelerini aktardı.
GÖZ TEMASI KURARAK TAKİP ETMİŞLER
İtirafçı üsteğmen ifadesine şöyle devam etti: " 'Salih' kod isimli kişi bize askeri okulda eğitim gördüğümüz süre boyunca görüşmeye kendisinin geleceğini söyledi. Ankara'da Keçiören Tepebaşı mevkiinde bir köprünün orada buluşacağımızı ve eve gideceğimizi aktardı. Buluştuktan sonra yan yana yürümeyeceğimizi ve kendisiyle göz teması kurarak uzaktan takip edip görüşeceğimizi söyledi.
"BÜYÜK ABİ TÜBİTAK'TAYDI"
Biz bu şekilde onu takip etmeye başladık. Girdiğimiz ev bir esnafın eviydi. Kapıyı bir bayan açardı. Evden çıkıncaya kadar görmezdik. Emre ile bana namaz kılmamamızı, ima yoluyla kılmamızı söylerdi. Bize okulda yaşanan sıkıntıları ve olayları sanki biliyormuş gibi anlatırdı. Daha sonra büyük abi dediğimiz bir isim geldi. Tübitak'ta Elektronik Mühendisi olduğunu söyleyen ve eşinin doktorluk yaptığını bildiğim bir şahıstı.
ANKESÖRLÜ TELEFONDAN HABERLEŞTİLER
'Salih' kod isimli kişi bizi 'Sinan' kod isimli bir kişiye devretti. İkisi de bize kağıtta yazılı bulunan numara verirdi. Bu numara GSM numarasıydı. Üzerinde numarayı Ankara'da bulunan ankesörlü hatlardan arayarak kendisine ulaşabileceğimizi söylerdi. Bu numarayı kendi telefonumuza kaydetmezdik. Bu numarayı ankesörlü telefondan aradığımızda isim zikretmezdik. Sadece nerede saat kaçta buluşacağımızı konuşur telefonu kapardık."