‘Bu şehri tanıtmaya ben de gönüllüyüm’

NİDA ALADAĞ

Medical Park İzmir Hastanesi ve Mövenpick Hotel İzmir işbirliği ile her ay düzenlenen sanata, müziğe, hayata ve aşka dair sohbetlerin yapıldığı Kent Söyleşileri'nin Kasım ayındaki ilk konuğu akademisyen, yazar ve küratör Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman oldu.
Söyleşi kapsamında yakın arkadaşı Ara Güler'i anlatan Kahraman Yeni Asır'ın sorularını da yanıtladı.
'İzmir marşını dinliyorum..' başlıklı köşe yazınızda İzmir'e olan sevginizden bahsederken bir yandan da İzmir'in yeterince dünyaya tanıtılmadığına dikkat çekiyorsunuz...
Bu durum öyle bir senenin iki senenin konusu değil. İzmir dünyanın en önemli kentlerinden biri biliyorsunuz. Uzun süre burada yaşamış olan, bizim kendisini Bodrumlu diye bildiğimiz Halikarnas Balıkçısı bütün bu yöreyi İyonya kültürü ve felsefesi olarak dünyaya tanıtmak istemiştir ki bu doğrudur. Yani Sokrates öncesi filozofların çok önceden önemli bir bölümü bu bölgeden çıkmıştır o bakımdan İzmir bütün Ege'nin olduğu gibi Türkiye'nin de çok önemli bir kültürel merkezidir. Ayrıca zamanla buraya çeşitli tabakalar, çeşitli katmanlar eklemiştir. Bütün bunlarla birlikte İzmir kendine özgü bir kültür bir doku geliştiren bir kenttir. Ama dünya bunu bilmiyor İzmir gerçekten Türkiye'nin en ilginç kentlerinden biri. Bunu artık temel ve tartışma götürmez bir konu halinde Türkiye'de yaşayanlara kabul ettirmek lazım. Bunu da İzmirlilerden bekliyoruz.
Ben de bu işte bir gönüllü olabilirim.
2 BİN ADET OKUMALI
Çok beğenilen okunması gereken kitap listeleri hazırladınız. Bu kitap listesini güncelleme ihtiyacı duydunuz mu?
Hazırladığım listeler klasikleri içermekte dolayısıyla pek o kadar güncellenmesi gerekmez. Yani batı klasikleri ve bizim klasiklerimiz diye saydığım listeler o yüzden bunları yenilemek diye çabam yok ama sizin bu sorunuz önemli. Bu bizi başka bir tartışmaya getiriyor. O da son dönemde ortaya çıkmış olan yazarlar içinde böyle bir listede yer alması gerekenler var. O listeye neler kimler katılabilir.
Bunun için senede 400 kitap yayınlanıyorsa siz bütün ömrünüzde 2 bin kitap okuyabilecekseniz o zaman bunu izlemek mümkün olabilir mi? Hayır olamaz.
O listeleri bu nedenle güncellemiyorum.
Ama onlara bizim o listede yer alan bazı yazarlarımızın yeni yapıtlarını koymam gerekebilir. Onun üzerine de düşüneceğim.
ÇEVİRMEN YENİDEN YARATIR
Türkiye'de kitap çevirmenliğinin geliştiğini düşünüyor musunuz?
Bazı çevirilerde çevirmen kitabın önüne geçer. Ben Fransızca'dan veya İngilizce'den bir metni okuyabilirim ama eğer Cemal Süreyya, Nurullah Ataç, Cemil Meriç o metni Türkçeye çevirmişse onu okumayı mutlaka tercih ederim.
Çünkü çeviri sadece çeviri değildir.
Çeviri kendi ana dilini çok iyi bilen iyi bir çevirmenin elinde yeniden yaratmaya, yeniden yazmaya yeniden üretmeye döner
BENİM 5 KİTAP SEÇEBİLMEM İMKANSIZ
Hayatınızın geri kalanında sadece 5 kitap okuyacağınızı varsaysak hangi kitapları seçerdiniz?
Benim için 5 kitap söylemek imkansız. Ama şunu söyleyebilirim benim okumaktan vazgeçmediğim her okuyuşta yeni şeyler bulduğum belli başlı yazarlar ve kitaplar vardır. Dostoyevski bunların başında gelir. Dostoyevski'nin 4 büyük romanı olan, Suç ve Ceza, Karamazov Kardeşler, Ecinniler ve Budala bence vazgeçilmezdir. İkinci yazar Shakespeare'dir.
Hamlet, Macbeth ve Othello bu 3 oyunu bence yine okunması gereken kitaptır. Bu hem 4 ve 3 kitabı birer kitap gibi düşünüyorum.
Diğerleri ise; Moby Dick/ Herman Merville, Don Quijote / Miguel de Cervantes Saaved.