DENİZLİ'DE UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan Pamukkale'nin yanı başındaki Hierapolis Antik Kenti'ndeki kazılarda, 2013 yılında ortaya çıkarılan ve antik dünyada 'Ölüler ülkesine geçiş kapısı' olarak kabul edilen Cehennem Kapısı'nın gizemi, modern bilim sayesinde çözüldü. Yeraltı tanrısı Hades ve cehennemin 3 başlı bekçi köpeği Kerberos'un heykelinin de bulunduğu Cehennem Kapısı'nda, antik dönemde yapılan adak törenlerinde, mağaraya gönderilen hayvanların karbondioksit gazının etkisiyle öldüğü belirlendi.

EYLÜL'DE AÇILIYOR
Cehennem Kapısı, keşfedilmesinin ardından zehirli gaz yaydığı gerekçesiyle ziyaretçilerin güvenliği için kapatıldı ve kazı çalışmalarına başlandı. Eylül ayında ziyarete açılması planlanan Cehennem Kapısı'nın çevresine ziyaretçiler için zehirli gazın etkilemeyeceği uzaklıkta yürüyüş bandı da yapıldı. Hierapolis Antik Kenti'nin şimdiki Kazı Heyeti Başkanı İtalya Lecce Üniversitesi'nden Prof. Dr. Grazia Semeraro'nun Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Arkeolog Coşkun Daşbacak, Plütonyum'un antik inanışta önemli ve gizemli bir yere sahip olduğunu söyledi. Pamukkale'ye beyazlığını veren termal suyun çıktığı Cehennem Kapısı'ndaki karbondioksit gazı nedeniyle canlıların öldüğünü, bu nedenle antik çağda burada kutsal törenler yapıldığını söyledi.
KUTSAL ALAN OLARAK KULLANILIYORDU
DAŞBACAK, "Burası Frigler döneminde kutsal alan olarak düzenlenmiş. Antik dönemde 'ölüler ülkesine geçiş kapısı' olarak adlandırılıyor. Yeraltından 34 derece sıcak suyla birlikte karbondioksit gazı çıkıyor. Eskiden kutsal sayılan bu alanda görev yapan rahipler, nefeslerini tutup, yanlarında canlı hayvanla içeriye gidiyordu. Sanki bir ilahi müdahale olmuş gibi içerideki gaz nedeniyle hayvanlar zehirlenerek ölürken, rahipler ise canlı olarak çıkıyordu. Böylece din adamları kutsal sayılırken, ölen hayvanların da Hades'e kurban olarak sunulduğuna inanılıyordu" diye konuştu.

