CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, PKK terör örgütü üyelerinin dağdan inmesi gerektiğini belirterek, "Ama bu Türkiye üzerinde yapılmış olan pazarlığın ön ödemesi olarak uygulanmamalıdır" dedi. Baykal, geçtiğimiz çarşamba günü sel felaketinin yaşandığı Antalya'nın Kumluca ilçesi Beykonak beldesini ziyaret etti. Baykal, ziyarette gazetecilere yaptığı açıklamada, PKK'lılardan bazılarının teslim olacağı iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
CİDDİ SORUN VAR
Baykal, PKK terörünün artık bir siyasi mücadele yöntemi olarak sürdürülebilir olmadığının ortaya çıktığını, terörü sürdürmenin anlaşılabilir hiçbir yanı olmadığını bildirdi. PKK'nın ciddi bir sorunla, sıkıntıyla karşı karşıya olduğuna değinen Baykal, şunları söyledi: "ABD, Irak'ı tahliye edecek. Türkiye'deki PKK terörünün en büyük desteği, Irak'a yerleşmiş olan, Kandil Dağı'nda karargahını kurmuş olan PKK'lılardar. Bunu Irak'ın sürdürmesi mümkün değil. Amerika çekildikten sonra bu durumu Türkiye'nin kabul etmesi mümkün değildir.
Bu işe bir son vermenin artık kaçınılmaz olduğu ortaya çıkmıştır. Bu gerçeğin PKK'lılar tarafından da kabul edilmekte olduğunu görüyorum."
PKK'nın artık terör yöntemini terk etme ve dağa çıkmış olan insanların dağdan inip, Türkiye'de normal yaşam için bir arayışa girmiş olmalarından memnun kaldığını söyleyen Baykal, "PKK'lılar artık silahı geçici olarak değil, kesin olarak bırakmalı. Silahlı mücadeleden vazgeçmeli. Türkiye'ye gelip, Türkiye'de toplum içinde kendilerine bir yer tutmaya çalışmalı. Bu kaçınılmaz hale geldi. Türkiye'yi terörle bundan sonra tehdit etmeye devam etmenin kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur" şeklinde konuştu.
YENİ BİR DÖNEM
Baykal, PKK sorumlularının, İmralı'daki, Kandil'deki sorumlularının bu konuda yeni bir döneme geçme kararını almış olduklarını umut ettiğini de ifade ederek, bu doğrultuda atılacak adımları memnuniyetle karşıladığını belirtti.
Huzur ve barış ortamı devam etmeli
Bir noktaya dikkati çekmek istediğini kaydeden CHP lideriDeniz Baykal şöyle devam etti: "Bu durum Türkiye üzerinden yapılmış bir pazarlığın ön ödemesi olarak anlaşılmamalı. Yani bazı insanlar dağdan indikleri için Türkiye, yanlış istikamette toplumumuzu ayrıştıracak, etnik temelde toplumumuzu bölecek, yanlış uygulamaların içine sürüklenmemeli. Yani silahlı terörden vazgeçmelerinden memnuniyet duyarız ama bu vazgeçme karşılığında Türkiye'nin huzurunu, barışını, dayanışmasını, milli bütünlüğünü sarsmaya yönelik adımlar atılmasını, böylesine tavizler verilmesini kesinlikle doğal karşılamayız. Türkiye üzerinde kimsenin pazarlık yapmaya hakkı yok. Türkiye üzerinde bir pazarlık yapıp sonra bu pazarlığın ilk ödemesi diye silahlı mücadeleden bazı insanların vazgeçmesini, kamuoyumuzun bu tavizleri vermek üzere yönlendirilmesi için bir bahane haline dönüştürülmesini kesinlikle uygun görmeyiz."
