Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu eski başbakanlardan Tansu Çiller'le Yeniköy'deki evinde görüştü. Komisyon toplantısından açlık grevleriyle ilgili bir toplantı nedeniyle erken ayrılan BDP'li Sırrı Süreyya Önder, Çiller'e, DEP milletvekillerinin gözaltına alınışı ve Kürt işadamları cinayetlerini sordu. Önder, "Sayın Çiller duygulandı, bayağı duygulandı yani gözleri yaşardı. 'Benim böyle bir şey yapacağımı nasıl düşünebilirsiniz? Ben bir anayım' dedi" diye konuştu. Çiller'i evinde İzmir eski Milletvekili Yıldırım Ulupınar yalnız bırakmadı. Çiller, Darbe Komisyonu'na şu değerlendirmeleri yaptı ve komisyon üyelerinin sorularına şu yanıtları verdi:
MECLİSE BOĞA GİRDİ: Erbakan istifa kararını aldıktan sonra görevi bana devredecekti. Çankaya Köşkü'ne çıktı, 'Çoğunluğumuz var, görevi Çiller üstlenecek' dedi. Ancak hükümet kurma görevi bana verilmedi. Çoğunluk olduğu bilinmesine rağmen hükümet kurma görevi azınlığa verildi. Azınlık çoğunluğa dönüştürülünceye kadar, şantaj, baskı, tehdit ve vaatlerle 47 milletvekili istifaya zorlandı. Meclis'e boğa salındı. (Komisyon üyelerinin 'Boğa kimse söyleyin bulmaca gibi anlatmayın' sözü üzerine gülerek 'O boğanın kim olduğunu biliyorsunuz' diye karşılık verdi.)
ERBAKANA KARŞI DEĞİLDİ: Açık bir darbe değildi. Toplumun bilinci morfinlendi. Sonra anladım ki hedefteki isimlerden biri bendim. 28 Şubat bana karşı yapılmış bir darbedir. Bizi bölmeye çalıştılar. Tek ve başlıca mağduru benim, Erbakan'a karşı yapılmış bir darbe değil.
SİYASETÇİLER BÖYLE ŞEYLER SÖYLER: (Erbakan'la koalisyon kurmayacağınızı söylemenize rağmen neden koalisyon kurdunuz sorusu üzerine) Siyasetçiler böyle şeyler söyler. Anayol hükümetinin güvenoyu sorunu çıkınca böyle bir kompozisyon oluştu. Halkın talebi bu yöndeydi. Erbakan'ı askerlerle toplumla barıştırmak için bu girişimde bulundum. Erbakan da askerlerle barışmak istediğini, iyi çalışabileceğini söyledi.
ÇANKAYA DARBESİ: Yalım Erez'e görev verilmesi daha önce de söyledim Çankaya darbesidir.
İRTİCA TEHLİKESİNE İNANMADIM: Boğaziçi Üniversitesi'nde hocayken başörtüsü yasağı getirilmek istendi. Buna itiraz ettim. Bu ülkede hiçbir zaman irtica tehlikesi olduğuna inanmadım.
MECLİS'İN ÖNÜNE TANKLAR GELMİŞ OLSAYDI: Meclis'in önüne tanklar gelmiş olsaydı biz de millet de tankın önüne çıkardık.
KARTEL MEDYA BANA KARŞIYDI: Nakit teşvik sistemini kapatıp, havuz sistemini getirince kartel medya bana düşman oldu. Koalisyonu yıkmak istediler. Bunun için Erbakan'ın kanlı mı kansız mı sözleri kullanıldı.
BÇG BELGELERİNİ GÖRDÜM: BÇG belgelerini gördüm, Akşener getirdi. Açıklamak istedim, daha sonra Erbakan'a götürüldü. O da Demirel'e gitti. O süreçte açıklayamadık.
SAVCI BELGE GÖSTERDİ: Askerlerin yapmak istediklerini, komutanların imzalarını içeren belgeyi savcı bana gösterdi. Bunları görünce iyice emin oldum.
ASKERLERİ EMEKLİ ETMEK İSTEDİM: Ben generalleri emekli etmek istedim. Erbakan karşı çıktı. Erbakan 'Generaller beni seviyor, onlar yerlerinde kalsınlar' dedi. Sonra üzerinde durmadık.
ERBAKAN GERİLİM İSTEMEDİ: Erbakan her zaman uyumlu bir çalışma sergiledi. Hiçbir zaman gerilim istemedi.
ERBAKAN'IN SÖZLERİ DARBENİN GEREKÇESİ OLAMAZ: Erbakan Taksim'e cami projesini çıkardı, "İstanbul'u yeniden fethedeceğiz" dedi. Ben bu söylemlerin doğru olmadığını söyledim. Ama Erbakan'ın sözleri darbe için gerekçe olamaz.
MUDAHİL OLMAYACAĞIM: 28 Şubat davasına müdahil olarak katılmayacağım.
YENİYDİM NEREDEN BİLEYİM ÇETELERİ: Başbakanlık'a geldikten iki ay sonra Sivas olayları oldu. Yeniydim, ben nereden bileyim çete nedir. İktisat profesörüydüm. İçişleri Bakanı, istihbarat ve güvenlik birimlerine soruyordum. İçişleri Bakanı 'Onlar birbirlerini öldürüyor' diyordu. Görevimi gereği ne ise onu yaptım. Birçok şeyi kucağımda buldum.
KÜRT İŞADAMLARI: Benim o listeyi okumamın sebebi bunlara 'Arkanızda devlet olarak ben varım. Kimse size baskı yapamaz. Baskı tehditle haraç toplayamaz' mesajı vermekti. Hedef göstermek için değil, devlet arkanızda korkmayın demek için listeyi açıkladım. Çünkü bize gelen bilgilere göre PKK bunlardan haraç toplamaktaydı.
DEP MİLLETVEKİLLERİNİN TUTUKLANMASI: Ben o gözaltına alınış şekline çok üzüldüm çok da kızdım. Ama elimizde raporlar vardı bunların terörle bağlantılı olduklarına dair. İstihbarat raporları vardı ben gereğini yapmak üzere adalete teslim ettim.
SUSURLUK'U ELİMDEN GELDİĞİ KADAR TAKİP ETTİM: Ben ilerletemedim komisyona ifade vermeye bile insanlar gelmedi. Gücüm nereye yetiyorsa müdahale ettim. Elimden geldiği kadar takip ettim.
JANDARMA 'JİTEM YOK' DEDİ: Jandarmadan Jitem'i sordum, bilgi istedim. Öyle bir örgüt yok dediler.
ÇİLLER ÖZEL ÖRGÜTÜ DİYE BİR ŞEY YOK: Çiller özel örgütü diye bir şey yok.
MOSSAD'LA GİZLİCE PKK'YI GÖRÜŞTÜK: (Mehmet Eymür'ün ifadelerinde sizin, Ağar'ın ve Sönmez Köksal'ın İsrail'e gittiğiniz ve MOSSAD ile görüştüğünüz iddia ediliyor. Ne diyorsunuz?) Evet gittik. Görüştük. Kimler vardı hatırlamıyorum. Gizli bir görüşmeydi, PKK ile ilgili görüştük. Daha sonra zaten teslim ettiler. O da DSP'ye yaradı.
