Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu. Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında yaşanan gerilim hakkında konuşan Bahçeli, "Anlaşmazlık ve gerilim hali bir defa hukuk devleti ve hukuk güvenliği açısından hiç de arzu etmediğimiz bir durumdur. Ancak bir kahırdan ümit ediyorum pek çok lütuf doğacaktır. Öncelikle yüksek yargı organları arasındaki görüş ayrılıkları, yorum farkları hukuk tekniği ve demokrasi mantığı kapsamında içtihat zenginliğini takviye ve tahkim edecektir" ifadelerini kullandı.
SÜRÜKLENME HALİ
Fakat en son, Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında yaşanılanların devlet veya rejim krizi olmadığını altını çizen Bahçeli, "Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru incelemelerinde hukuk ve toplum düzenini tahrip edecek kararlar alması, yasa ve anayasa koyucunun iradesini yok sayması, hatta anayasa hükümlerini işlevsiz hale getirmesi vaka-ı adiyeden sayılamayacak bir sapma ve sürüklenme halidir" dedi. "Yargıya saygı mecburidir, bu kararın gereği TBMM'de derhal yapılmalı, konu kapatılmalıdır" diyen Devlet Bahçeli şöyle devam etti: "Yargıtay ile Anayasa Mahkemesi'ni karşı karşıya getiren konu Anayasa'nın 83. maddesinin 2. fıkrasında yer alan dokunulmazlığın iki istisnasından biridir. Bu istisna hükmüne göre, "seçimden önce soruşturmasına başlanılmış olmak kaydıyla Anayasa'nın 14'üncü maddesindeki durumlar bu hükmün dışındadır."
'HİYERARŞİ YOK'
Şu anayasal kuralı herkesin idrakinde yarar vardır. Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında hiyerarşik bir ilişki yoktur, bu mahkeme süper temyiz merci sıfatına da sahip değildir. Bireysel başvuru kapsamında Anayasa Mahkemesi'nin görevi, bir temel hakkın ihlal edilip edilmediğini, eğer ihlal varsa bu ihlalin nasıl ortadan kaldırılacağının belirlenmesiyle sınırlıdır."
KAÇINILMAZ İHTİYAÇ
Bahçeli, Anayasa Mahkemesi Başkanı'nın objektifliğini ve tarafsızlığını kaybettiğini vurgulayarak, "Geldiğimiz bu aşamada karşımıza iki seçenek çıkmaktadır: Ya Anayasa Mahkemesi kapatılmalı ya da yeniden yapılandırılmalıdır. Mahkeme'nin statüsü, kuruluş ve yargılama esasları ile üye yapısının köklü bir reforma tabi tutulması kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Bunu da yeni bir anayasaya ile hayata geçirmek hedefimizdir" diye konuştu.
'KORKAK BİN DEFA, KAHRAMAN BİR DEFA ÖLÜR'
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun hükmünün bazı ülkelere geçebileceğini fakat Türkiye'ye sökmeyeceğini söyleyen Bahçeli, "Unutmayınız ki, korkak bin defa, kahraman ise bir defa ölür. Ona buna diyet borcu olanların; çıkarlarının izdüşümünde göbeği bağlı, geleceği rehin altında bulunanların duruşundan da asla bahsedilemez. Türkiye Cumhuriyeti'nin hiç kimseye eyvallahı yoktur. Hiçbir odakla al takke ver külah içinde de değildir. Zulme sessiz kalmak aynı zamanda ortak olmak demektir. Herkes sussa da biz susmayacağız, sessiz kalmayacağız, zalime zalim demekten ödün vermeyeceğiz" açıklamasında bulundu.