Sedef kader değil!


Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Kılıç, sedef hastalığının bir kader olmadığını belirtirken, üniversite hastanesinde en ileri tedavi olanaklarının uygulandığını açıkladı. Hastaların çevre illere gitmeden Balıkesir'de tedavi olabileceğini söyleyen Kılıç, tedavi sürecinde aktardan ve bitkisel ürünlerden kesinlikle çare aranmaması gerektiğini vurguladı.

Sedef hastalığı ile ilgili bilgiler veren Prof. Dr. Arzu Kılıç, sık görülen, her yaşta ortaya çıkabilen bir deri hastalığı olan sedefin toplumun yüzde 0,5-2'sinde gözlendiğini söyledi. Sedef hastalığının kesin nedeni olmamakla birlikte bağışıklık sistemindeki bir hata nedeniyle oluştuğunun düşünüldüğünü belirten Kılıç, "Kişilerin sedef hastalığına yakalanıp yakalanmamaları genetik yatkınlıkla ilişkilidir. Bu nedenle ailede sedef hastalığının olması çocuklarda da sedef hastalığı görülme ihtimalini artırmaktadır" dedi.

SÜREKLİ YENİ TEDAVİLER GELİŞTİRİLİYOR

Sedef hastalığının günümüzde sadece deriyi ve eklemleri etkilemediğini, kalp ve damar hastalıklarına yatkınlık oluşturduğunu, şeker hastalığı, obezite ve çeşitli sistematik hastalıklarla birliktelik gösterdiğinin bilindiğini vurgulayan Prof. Dr. Kılıç, "Dolayısıyla hastaların izlenmesi ve tedavisi sırasında eşlik edebilecek hastalıkların araştırılması ve tedavide multidisipliner yaklaşım önemlidir" dedi.

Prof. Dr. Arzu Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü: "Sedef hastalığı bir kader değildir. Erken tanı, hastaların tedavisine erken dönemde başlamak yaşam kalitesini arttırmak açısından önem taşımaktadır ve sedef hastalığı ile birlikte görülen sistematik hastalıkları da erken dönemde engellemek açısından yararlı olmaktadır. Hastalığın tedavisinde kullanılan birçok farklı yöntem vardır. Ayrıca hastalıkla ilgili çok sayıda araştırma yürütülmekte ve sürekli yeni tedaviler geliştirilmektedir. Sedef hastalığında çok nadir durumlar dışında kortizon içeren hap veya iğneler kullanılmamalıdır. Kortizonlu hap ve iğneler hastalığı süratle baskılar ancak bırakıldığında belirtiler eskisinden daha şiddetli olarak geri döner."

"ÇEVRE İLLERE GİTMELERİNE GEREK KALMADI"

Günümüzde sedef hastalığı için son derece etkili ve modern ilaçlar geliştirildiğini vurgulayan Kılıç, "Biyolojik ajan denilen damardan veya cilt altına uygulanan enjeksiyonlar şeklinde uygulanan bu ilaçlar sadece üniversite hastanelerinde uygulanmaktadır. Bu tedaviler üniversite hastanemizin Dermatoloji bölümünde tecrübe ve donanıma sahip uzman hekimlerce uygulanmakta ve başarılı sonuçlar alınmaktadır. Bu hastalarımızın tedavileri için çevre illerde bulunan üniversite hastanelerine gitmelerine gerek kalmamaktadır" dedi.

ÇAREYİ AKTARLARDA ARAMAYIN

Sedef hastalarına mesaj veren Prof. Dr. Kılıç, "Sedef hastalığının hiç bir formu bulaşmaz ve deri kanseri riskini arttırmaz. Hastalarımızın günlük yaşamlarında stresten uzak kalmaları, ideal kilolarını korumaları, sigara ve alkol kullanmamaları, kolesterol ve kan yağlarını normal seviyeye düşürmek için çaba göstermeleri, egzersiz yapmaları gerekmektedir. Takiplerinin mutlaka dermatoloji uzmanları tarafından yapılması şarttır. Aktardan ve bitkisel ürünlerden kesinlikle çare aranmamalıdır" diye konuştu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.