Diyabet, günümüzde tüm dünyada önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Artan obezite oranları ise bu mücadeleyi zorlaştırarak ciddi sağlık problemlerine yol açıyor. Diyabetin en tehlikeli yanlarından biri, hastalığın ilk aşamalarında yüksek kan şekerinin belirgin semptomlar göstermemesi. Bu nedenle birçok kişi, durum henüz geri döndürülebilirken bile belirtileri fark etmiyor.

Uzmanlar, geceleri baş ağrısı yaşayan kişilerin kan şekeri seviyelerine dikkat etmesi gerektiğini belirtiyor. Uyku sırasında ortaya çıkan baş ağrısı, yükselen kan şekerinin erken bir uyarı işareti olabiliyor. Hormonal dalgalanmalar, diyabetli olunsun ya da olunmasın, kan şekeri seviyelerini etkileyebiliyor. Ancak kronik olarak yükselen kan şekeri, vücutta daha belirgin uyarı işaretleri üretmeye başlıyor.
Geceleri hiperglisemi semptomları arasında kötü uyku, sık sık idrara çıkma, ağız kuruluğu, mide bulantısı ve baş ağrısı bulunuyor. Uzmanlar, bu semptomların genellikle akşam ve gece saatlerinde, yemek yenmediği zamanlarda daha belirgin hale geldiğini söylüyor. Kan şekeri seviyeleri bu dönemde yükselmiş olsa da, artış her zaman vücuda ciddi zarar verecek kadar yüksek olmayabilir. Ancak erken tespit, diyabetin kontrol altına alınmasını kolaylaştırıyor.

Yüksek kan şekerinin diğer belirtileri arasında sinir hasarına bağlı olarak ellerde ve ayaklarda iğne batması veya sürekli karıncalanma hissi, yetersiz ya da aşırı terleme ve diyabetik nöropati yer alıyor. Şiddetli vakalarda ise sinir hasarına bağlı olarak ampütasyon riski ortaya çıkabiliyor.
Kan şekeri seviyelerini düzenlemek için bazı önlemler alınabilir. Bol su içmek, vücudun fazla şekeri atmasını sağlar. Karbonhidrat alımını yönetmek, özellikle ekmek, makarna, tahıl ve tatlı gibi basit karbonhidratlardan kaçınmak ve lif açısından zengin kompleks karbonhidratları tercih etmek önem taşıyor. Ayrıca düzenli egzersiz, kan şekerini 48 saate kadar dengede tutmaya yardımcı oluyor.

American Diabetes Association'da Sağlık Bakımı ve Eğitimi başkanı Maggie Powers, kan şekeri kontrolünün özellikle karbonhidratlı besinlerin tüketimiyle yakından ilişkili olduğunu vurguluyor. Diyabetin önlenmesi ve yönetiminde erken uyarı işaretlerini fark etmek, uzun vadede ciddi komplikasyonların önüne geçilmesini sağlıyor.

