Levent Marina

İşletmeci Jo Kohen, "Levent Marina'yı İzmir halkı için yaptık. Burası kültürün eğlence ve sanatla buluştuğu bir yer olacak" dedi

FATİH ABACIOĞLU
Dirinler Şirketler Grubu'nun bir yıl önce işletmeciliğini devraldığı Levent Marina yeni yüzüyle halkın hizmetine açıldı. Eski, yıpranmış olarak devraldıkları marinaya yeni bir çehre kazandırarak İzmir halkının hizmetine sunan Dirinler'in böylece sanayide göstermiş oldukları 70 yıllık başarılarını Levent Marina projesi ile bir kez daha kanıtladı. Levent Marina Halkla İlişkiler Müdürü Gökşin Şahiner, Levent Marina'nın liman içi temizlik ve yeni açılan sirkülasyon kanalı, pontonların kaldırılması, elektrik-su boxlarının yenilenmesi gibi çalışmalar ile çok kısa zamanda dünya standartlarında butik bir marina haline getirdik. İzmir Körfezi'nde tek marina olarak ilk amacımız İzmirliye denizi, tekneyi sevdirmek, bunu da küçük yaşta deniz sevgisiyle olabileceğinden yelken okullarına da bünyemizde yer ayırıp, yelken yarışları ve organizasyonlar yapıp körfeze canlılık kazandırmak olacak. İzmirli tekne sahiplerine izmir içinde teknelerinin bakım-onarımlarını rahatlıkla ve güvenle yapabilecekleri yeni bir alan sunuyoruz. Tekne merakı olan kişileri istanbul ya da diğer yerlerde değil marinamızda 2.el tekne fuarları ile ağırlayacağız" dedi.

HALKIN MUTLULUĞU
Levent Marina Kara Tesisler İşletmecisi Jo Kohen ise, Levent Marina'yı farklı lezzetlerin, farklı renklerin buluştuğu bir çekim merkezi olarak tasarladıklarını söyledi. Amaçlarını, "Para kazanmanın ötesinde, İzmir halkına iyi bir hizmet sunmak" olarak niteleyen İşletmeci Jo Kohen, "Her kesimden insana hitap eden, herkesin kendinden bir şeyler bulabileceği bir mekan yaratmayı arzuladık. Farklı konseptlerin bir arada olduğu kültürün, sanatın ve eğlencenin ortak noktasını oluşturduk. Burada İzmirlilere sadece yemek satmak istemiyoruz. Günün her anı uygun fiyatlarla keyifli zaman geçirilebilecek bir yer hizmete açtık. Amacımız kar etmek değil, İzmir'e hak ettiği güzellikleri sunmak. Levent Marina'nın en güzel yerlerini halkımız için ayırdık. Deniz kenarında olan ve Türkçe karşılığı 'kadeh' olan Potiri sokağında bulunan araçlarımızda, balık ekmek, köfte, pilav üstü döner gibi toplumumuzun sevdiği lezzetleri, alıştığımız şekliyle yansıttık. Halkımız sabahtan akşama kadar, tüm yemek ve içecek çeşitleriyle ve cazip fiyatlarla huzurlu bir şekilde eğlenip dinlenebilecekler, ayrıca firmalar da özel yemek seminer ve toplantılarını körfez manzaralı La Cigale Lounge'da yapabilecek" dedi.

SOSYAL PROJELERE DESTEK
Jo Kohen, sosyal sorumluluk projelerine 'ücretsiz' olarak destek verileceğini kaydederek, önümüzdeki günlerde İzmir'de eksik olan bazı pazaryerleri konseptlerinin uygulamaya konacağını söyledi. Kohen, "Avrupa'nın en iyi sayılabilecek marinaları kalitesinde bir yer kuruldu. Ancak burada tek amaç para kazanmak değil. Sosyal sorumluluk projelerine destek olacağız. Örneğin klasik ve jazz konserleri düzenleyeceğiz. Levent Marina'da halk pazarları kurulacak. Bu pazarlarda kitap, antika gibi ürünler olacak. Stant açmak isteyen kimseden para alınmayacak. Restoranlarımızda ayrıca bayanlara yemek kursları vermek istiyoruz. Bunun haricinde Levent Marina'da zamanla aklımıza gelecek herşeyi imkanımız çerçevesinde yapacağız. Sergi açmak isteyen fakat maddi durumu yetersiz olan kişilere ücret almadan sergi yeri vereceğiz. Tüm imkanları sunarak kendilerine destek olacağız. Vakıfların, derneklerin ihtiyacı olan toplantıları, çalışmaları minimum ücret karşılığında düzenleyebiliriz. Tüm sosyal projelerde onların yanından olacağız" diye konuştu.
"Burası huzur dolu bir yer"
Jo Kohen, Levent Marina'nın şehrin gürültüsü ve sıkıntılarından uzakta bir yer olduğunu belirterek, "Burası İzmir'in göbeğinde huzur dolu, araç seslerinin duyulmadığı bir yer. Sanki çeşme gibi, sakin ve huzur verici bir ortam. Eşim olmasa evime bile dönmek istemem. Levent Marina'da huzurlu bir şekilde çalışıyorum. Burayı zevk sahibi insanlarla birlikte severek hazırladık. Bana güzelliği görmemi, yaşamını yitiren ve Alaçatı'ya önemli katkıları olan Leyla Figen öğretti. Bunun izlerini taşıyan bir yer burası. Böyle bir mekana sahip olmak gurur vericidir, ciddi bir yatırım yapıldı. İzmirliler Levent Marina'yı gördükten sonra takdir edecekler. Benim mutlu olmam yetmez, insanların da mutlu olması gerekiyor" dedi.

"İyi yemek yapmak başarı sayılmaz"
Jo Kohen, başarının yemek lezzetiyle ölçülemeyeceğini belirterek, "Amacımız halkımıza en iyi yemeği sunmak değildir. Sektör insanları yanıltabilir. Herkes en güzel yemeği yapınca en iyi işin yapıldığını düşünür. Ortamın ambiyansı, çalan müzik, güler yüzlü hizmetten sonra yemek lezzeti en son gelir. Önemli olan bu havayı yakalamak ve insanları sevmektir. Biz tüm restoranlarımızda bunları yapacağız. Biz misafirlerimizi mutlu etmek için uğraşırız. İmkanım olursa İzmir'de bir okul açarak garsonluk ve aşçılığın eğitimin vermek istiyorum. Türkiye'de aşçılık ve garsonluk ikinci sınıf iş gibi görülüyor. Bana göre gurur duyulacak meslekler bunlar. Ben bir bulaşıkçım için iki genel müdürümü işten çıkaran biriyim. Görevler farklı olabilir ama insanlık çok daha önemlidir. Ben işimi ve çalışanlarımı çok seviyorum. Allah herkese mesleki anlamda aldığım hazzın onda birini herkese nasip etsin, öyle bile çok mutlu olurlar. İzmire yeniden ve çok muhteşem bir şekilde bu tesisi kazandırdığı için Dirinler Döküm Yönetim Kurulu Başkanı Melih Dirin'e ayrıca teşekkür ediyorum" diye konuştu.