'Stres şişmanlatır!'

Stresin vücut direncini kırdığına ve kronikleşen stresin hastalıklara zemin hazırladığına dikkat çeken Park Sima Sağlıklı Zayıflama Polikliniği Merkezi Genel Müdürü Gülşen Altın, stresin şişmanlamaya neden olduğunu söyledi. Türkiye'nin 'Gezi Parkı' eylemleriyle çok yoğun ve stresli günler yaşadığını ifade eden Altın, herkesin sağduyulu olması gerektiğini belirtti, yaşanan olayları sağlık açısından değerlendirdi.
VÜCUDUN ALARMI
Stresin sadece kalp ve sindirim sistemine zarar vermediğine, bellek kaybı, bağışıklık sisteminin zayıflaması yanında şişmanlık gibi sonuçları olduğuna vurgu yapan Gülşen Altın, insanları kısa süre içinde öldürmeyen stres faktörlerinin, uzun vadede birikim sonucu er ya da geç ölümcül hastalıklara zemin hazırladıklarını söyledi. Altın, "Gereksiz yere nabız hızının artması, kan basıncının yükselmesi, dolaşımdaki yağ ve glikozun metabolize edilememesi sonucunda yağların, damarlarda plakalar halinde birikmesi, felçlere, kalp krizlerine ve şeker hastalığına davetiye çıkarır" diye konuştu.
Fiziksel ve psikolojik stres altındaki bedenin kendini korumak için var olan kiloyu muhafaza etmeye çalıştığını kaydeden Gülşen Altın, stres anında insan vücudunun özel bir alarm durumuna geçtiğini söyledi. Nefes alışverişinin hızlanması, kan basıncımızın artması, adrenalin ve kortizol salgılanması gibi fiziksel değişiklerin, strese bağlı değişimler olduğuna dikkat çekti.
SİNİR SİSTEMİ
Stresin, vücut şeklini değiştirdiğini de ifade eden Park Sima Sağlıklı Zayıflama Polikliniği Merkezi Genel Müdürü Gülşen Altın, "Stresin garip bir etkisi de vücut şeklini değiştirmesi. Stres anında yağlar, enerji sağlamak için yer değiştirirken, genellikle karaciğer çevresinde birikir. Araştırmalarda, göbekte biriken yağların, kortizol benzeri hormonlara duyarlı olduğu kanıtlanmıştır. Streste aşırı salgılanan bu hormon grubu, göbek çevresinde yağlanmaya neden olur. 'Merkezi şişmanlama' da denen bu durum ile kalp-damar hastalıkları arasındaki ilişkinin ana nedeni de budur. Ayrıca, mide ve bağırsakların iç duvarlarına daha az kan gittiği için ise ülser riski artar" dedi.
Stres altında, beyin ve bağırsak arasında bir bağlantı oluşturulduğunu, bunun da 'sempatik Sinir Sistemi' olduğunu kaydeden Altın, şöyle konuştu: "Beynimiz bağırsaklarımızla, 'ikinci bir beyin' ya da bağırsaklarımızdaki 'sinir sistemi kanalı'yla konuşur. Bu, bizim otomatik sinir sistemimizdir ve iki kısımdan oluşur. Sempatik sinir sistemi, stres tepkisinden sorumludur. Bazı şeyleri yavaşlatır. Yağ depolamamıza neden olur. Metabolizmamızı yavaşlatır. Kan şekerimizi artırır. Mide yanmasına ya da reflü ve kabızlığa neden olur. Stres ve tehlike anında olunduğunda, beden yenilenleri sindiremez. Stres altındayken, insanı şişmanlatan bölüm yani 'sempatik sinir sistemi' harekete geçer ve tüm sinyaller kontrolden çıkar. Açlık artar. Metabolizma yavaşlar ve kilo alınır. Bu dengesizliklerin her birinin sağlığımız ve kilo verme kabiliyeti üzerinde ciddi etkileri vardır." 'Gezi Parkı' eylemleri nedeniyle, Türkiye'nin 'stresli ve gergin' günlerden geçtiğini, yaşanan fiziksel ve psikolojik stresin, ileride çok daha vahim sonuçlar doğurabileceğine vurgu yapan Altın, herkesi sağduyulu, sakin, hoşgörülü ve stressiz yaşama davet etti.