Osmanlı sivil mimarisinin en görkemli köy yerleşimini günümüze ulaştıran Cumalıkızık, son yıllarda ülkemizin yanı sıra tüm dünyada da tanınmaya başladı. Köy, kültür varlıkları yanında doğal varlıklarca da zengin... Cumalıkızık'ın tarihi Osmanlı'nın ilk kuruluş yıllarına dayanıyor. Orhan Gazi'nin 7 oğluna kurduğu 7 kızık köyünden biri... Köy Uludağ eteklerinde yer alıyor. Tarih dokusu bozulmadan kalabilmiş ender köylerimizden... Dolayısıyla köy ve çevresi sit alanı olarak belirlenmiş... Cumalıkızık, 180'i halen kullanılan, bazılarında ise koruma ve restorasyon çalışmalarının yapıldığı toplam 270 ev ile Osmanlı dönemi konut dokusunu günümüze taşıyor.
KADIN EMEĞİ
Cumalıkızık'ın hemen girişinde, köylü kadınlarının hazırladığı yiyecekler ve el emeği ürünler satılıyor. Çünkü köyü gün boyunca yüzlerce insan gelip geziyor. Bu nedenle bir iç turizm gelişmiş... Köylülerin tüm geliri, bu satışlardan elde ediliyor. Her çeşit reçel var örneğin... Bugün süpermarketlerin tezgâhında satılmayan reçel çeşitlerini burada bulmanız mümkün... El sanatlarına büyük önem verilmiş, geliştirilmesi için kurslar açılmış... Köyün tek kadın derneği, bu konuda etkin bir çalışma yürütüyor.
EVLER YIKILMAK ÜZERE
Köyün sit alanında olması, yeni yapılaşmanın önüne geçiyor. Bu nedenle yeni bina yok denecek kadar az... Evler ya restore edilmiş ya da yıkılmak üzere... Daracık sokaklarında yürürken, köyün kokusunu almamanız mümkün değil... Doğal, sıcak, sakin ve huzurlu... Köy, daha çok Kınalı Kar dizisinden sonra, adından söz ettirmiş... Hatta dizinin çekildiği ev de koruma altında ve restoran olarak işletiliyor. Bazı evler, bir geceliğine de olsa kalmak isteyen gezginlere, kiralanıyor. Köy evinde yaşamak, köy yemekleri yemek isteyenler için her imkân var burada...
DOĞAL, SADE VE TEMİZ
Ülkesini yakından tanımayı arzulayan, Osmanlı mimarisini hissetmek isteyen herkese, bu olanağı tanıyor Cumalıkızık... Doğal, sade ve temiz oluşu, kent gürültüsünden usanan insana, farklı bir dünya sunuyor. Tarihle yaşamayı, geçmişi bugünden hissetmeyi...
TARİHİ...
* OSMANLILARIN Bursa'da ilk yerleştikleri bölgelerden biridir Cumalıkızık... Osmanlı Beyliği kuruluşundan kısa zaman sonra bölgeye hâkim olmayı başarmış, 1326 yılında Bursa'yı, 1331 yılında İznik'i fethederek yörede varlığını kesin olarak kabul ettirmiştir. Böylece Osmanlı halkının bu topraklara yerleşerek kentler ve köyler oluşturması sağlanmıştır.
* CUMALIKIZIK, bir vakıf köyü olarak kurulmuştur ve bu özelliğini yerleşim dokusu olan konut mimarisi, yaşam biçimine yansıtmıştır. Uludağ'ın kuzeyindeki dik etekler ile vadilerin arasında sıkışıp kalan yöre köylerine bu konumlarından dolayı "kızık" adı verilmiştir.
* KÖYLERİN birbirlerinden ayrılması için de dereye yakın olanına Derekızık, Fidye verene Fidyekızık ve kızık köylerinden topluca gidilerek cuma namazı kılınan köye de Cumalıkızık adları verilmiştir. Cumalıkızık yerleşiminin güneydoğusunda Uludağ eteklerindeki Ihlamurcu mevkiinde Bizans devrine ait bir kilise kalıntısı 1969 yılında tespit edilmiştir, Kilise kalıntısının yüzeyde rastlanan bazı mimari parçaları Bursa Arkeoloji Müzesi'nde saklanmaktadır.
