Ali Kocatepe

Sinemaya hasret kalmışız

İsveçli gazeteci-yazar Stieg Larsson'un öyküsünü okuduğumda aklıma "Love In Portofino" adlı şarkının bestecisi ve söz yazarı Fred Buscoglione'nin dramı geldi. Şarkısını yazdıktan sonra bir trafik kazasında hayatını kaybetmiş ve şarkısının getirdiği şöhretin de, paranın da keyfini sürememişti.
***
Larsson'unki daha da hazin. 2004 yılında 50 yaşında hayata veda ediyor. Kitaplarının 30 dile çevrildiğini, 41 ülkede yayınlandığını, 3 milyon Euro kazandığını göremiyor. İlginç olan da İsveç mahkemeleri bu parayı yazarın birlikte yaşadığı sevgilisi Eva'ya verilmesini uygun buluyor. Bu karara da Larsson'un ailesinden hiç kimse itiraz etmiyor.
MİLENYUM ÜÇLEMESİ
"Ejderha Dövmeli Kız" ya da İsveç dilindeki adının tam çevirisiyle "Erkeklerden Nefret Eden Kadınlar" yazarın 'Milenyum Üçlemesi' adını verdiği serinin ilk kitabı. İkinci kitap ise "Ateşle Oynayan Kız"...
***
Geçen hafta "Ejderha Dövmeli Kız"ın filmine gittim. Almanya, Danimarka, İsveç ortak yapımı olan 2 saat 32 dakikalık filmde zamanın nasıl geçtiğini anlamadım. Çekim de, anlatım da, oyuncular da başarılı. Kurgusu sağlam, finali şaşırtıcı. Cinsellikte var, şiddet de, çarpık ilişkiler de... Film izleyenlerde garip ama doyumsuz bir tad bırakıyor...
***
Şu anda gişe hasılatı 100 bin doların üzerine çıkan filmin ikinci ve üçüncü ayakları farklı bir yönetmen tarafından çekilmiş. 2012'de de yönetmen David Fincher tarafından Hollwood'a uyarlanacak...

SABUN KÖPÜĞÜ

Yaz aylarında sinemayı biraz ihmal etmişiz. Şimdi arayı kapamaya çalışıyoruz. "Seni Uzaktan Sevmek" ve "Centilmen" de geçen hafta izlediğimiz filmler arasındaydı.
Drew Barymoore'un oynadığı "Seni Uzaktan Sevmek" bir sabun köpüğü. Ama çok durağan temposuna rağmen "Centilmen" birkaç yönden dikkati çekiyor.
Bir kere George Clooney hayranları filmi kaçırmamalı. Filmin ilk kez adını duyduğum kadın oyuncusu Violante Placido'nun güzelliği de nefes kesiyor. Görüntüler enfes. İsveç'te başlıyor ve İtalya'da Roma yakınlarındaki bir kasabada devam ediyor. Castel Del Monte adlı kasaba da filmden sonra çok popüler olmuş...
Sevişme sahneleri çok naif ve dozunda. Müzik de hoş. Her genelev sahnesinde fonda kulağımıza çarpan Patty Pravo'nun söylediği "La Bambola" şarkısı beni 1968 yılına götürdü.
Filmin sonunda bir çok "Neden?" sorusu belirdi kafamda. Mantığımın kabul etmediği birçok "Neden?"...
Ama Clooney'in ve Placido'nun hatırına fazla düşünme dedim kendi kendime...
***
Filmle ilgili son bir not:
Anton Corbjin'in yönettiği film, Martin Booth tarafından yazılan "A Very Fine Gentleman" adlı romandan uyarlanmış. Filmin orijinal adı: "The American". Yani biz filmin adını filme değil de romana sadık kalarak çevirmiş, "Centilmen" yapmışız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.