İsteyenin bir yüzü kara, ya vermeyenin...

Başkan Aziz Kocaoğlu'na, proje ihalesini kazanan şirketle atılan imzanın ardından iki yıl geçtiğini hatırlatarak, Mavişehir Opera Binası'na ne zaman başlanacağını sormuştum. Bir yanıt alamadım, belki henüz kendileri de bilmedikleri içindir!
Elbette Büyükşehir'den yeni dönemdeki beklentilerimiz bununla sınırlı değil. İzmir'in kültür coğrafyasında bakir kalan köşeleri işaretlemeye devam edeceğiz...
Henüz bir şehir tiyatromuzun olmayışı, eksiklerimizin liste başıdır. Bu konuda yıllardır yazmama rağmen, belediyeden konuya yaklaşımlarıyla ilgili bir karşılık gelmedi. Sayın Başkanıma sesleniyorum: Şehir Tiyatrosu gereksizse, nedenlerini gerçekten merak ediyorum, yok tersini düşünüyorsanız, neyi bekliyoruz?
***
Güzel Sanatlar Fakültesi'nin her yıl yeni sanatçılar yetiştirdiği, Konservatuvarın dünya çapında isimler çıkardığı bir şehirde yaşıyoruz. Kentin potansiyelini besleyecek yatırımlarımız olmadığı için İstanbul'a, hatta yurtdışına kaçan yeteneklerimiz saymakla bitmez. Oysa şehir tiyatromuz kurulsa, eğitimli sanatçılardan oluşacak kadrosu sayesinde İzmir; oyuncusu, yazarı, dramaturgu, dekor, kostüm ve ışıkçısı ile inanın Türkiye'de parmakla gösterilecek projelere imza atar.
Yetişe gelen gençlerimizin yanında, İstanbul'un karmaşık, yorucu atmosferinden bıkıp da İzmir'e dönmenin yolunu gözleyen birçok ünlü tiyatrocumuz bile sırada. Öyle ki kuracağınız tiyatro; üretimleri, uyandıracağı ilgi ve haraketliliğiyle kentin sosyal, magazin ve ekonomik çehresini bile değiştirir.
***
Büyükşehir'den el atmasını istediğimiz bir konu da kentin festival yoksunluğuna ilişkin... Dünya kentlerini ve İstanbul'u geçtim, Antalya, Eskişehir hatta bir Bodrum kadar olamadığımız rahatlıkla söylenebilir. Kültürpark Fuar alanı yıllardır nadasa yatıyor. Altı otopark ama üstünde 'kültürü' arayın ki bulasınız. Yine Adnan Saygun Salonu, Bornova'daki Aşık Veysel Açık Hava Tiyatrosu, ayda yılda bir konser yapılsın diye mi inşa edildi? Neden mekanlarımız yaz- kış olası birçok festivale ev sahipliği etmiyor! Çünkü böyle bir düşünce, vizyon ortaya koyan yok.
***
Bu yetmezmiş gibi, 'uluslararası' sıçrama beklediğimiz Tiyatro Günleri, Büyükşehir'in ilgisizliği yüzünden geçen yıl çıtayı alaşağı etti. Tiyatro festivalimiz, marka değeri taşıyacak bir kimliğe bürünmekte zaten geç kalmıştı. Hiç değilse son iki yıldır adının önüne yerleştirilen 'uluslararası' niteliğine uygun, seçici ve İzmir'in adını öne çıkaracak kalite hedefinden sapmayalım.
Bu arada Aziz Başkan'ın, ünlü orkestra şefimiz İbrahim Yazıcı'yı 'sanat danışmanı' atamasını memnuniyetle karşıladık. Sevgili Yazıcı'ya, kültür politikalarına doğru ve akıllıca yön verecek gayretlerini esirgemeyeceğini umarak başarılar diliyorum...