• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
HÜSNÜ UÇAR

Seks yorucu mudur?

husnu.ucar@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03.04.2015, 00:00
Geçmişte ve hatta günümüzde de cinsel ilişki sırasında fazla miktarda enerji harcandığına inanan birçok insan vardır. Tabii ki enerjiyi harcadığına inanan erkeklerdir. Hatta eski zamanlarda erkek sporculara müsabakalardan önce cinsel bakımından bir sıkıyönetim uygulanırdı. Örneğin bir futbol takımı kampa girdiğinde çevreye dişi sinek bile yaklaştırılmazdı.
Oysa bu düşünce doğru değildir. Cinsel ilişkiyi bir laboratuar ortamında inceleyen araştırmacılar olarak Maters ve Johnson'ın cinsel ilişkinin 45-50 metre koşmak kadar bir enerji gerektirdiğini ve sağlıklı bir insanın da bunu rahatlıkla karşılayabileceğini belirtmişlerdir. Eğer bir erkek uzun süredir cinsel ilişkide bulunmadı ise doğal olarak bir cinsel ilişki açlığı içindedir. Yani kişi gergin bir yay gibidir. Cinsel ilişki ile gerilmiş yay boşalır. Böylece gerginlik kaybolur ve hoş bir gevşeme gelir. Ancak kalori bazında harcanan enerji üç aşağı beş yukarı hemen hemen aynıdır.
Taocu inanışa sahip doğu kökenli (Hint-Çin) erkekler boşalma ile vücudun enerjisini tükettiğine inanırlar. Döl yani spermin vücudun özü olduğu zannedilir. Vücut için çok önemli bir sıvı olduğuna inanıldığı için de ya boşalmamaya ya da çok geç boşalmaya çalışılır. Tabii ki bu eski inanış da doğru değildir. Döl de vücudun normal bir salgısıdır. Vücudun özü filan değildir. İçinde erkeklik hücrelerini barındıran protein yapısında bir sıvıdır. Testisler, prostat ve benzeri salgı bezleri tarafından üretilir. Gençlik döneminde testesteron hormonunun fazlalığı nedeniyle sperm üretimi hem daha fazla hem de hızlıdır. Bir günde bir kaç defa boşalma olabilir. Tabii ki yaşlandıkça testesteron seviyesinin düşmesine bağlı olarak sperm üretimi de azalır ve yavaşlar.
Cinsel ilişkinin fazla sayıda olmasının hiçbir zararı yoktur. Rezervleri tüketir miyiz diye bir düşünce yanlıştır. Hatta tam tersine "işleyen demir ışıldar" lafı doğrudur. Konunun başında da belirttiğimiz gibi çok önemsiz bir enerji tüketildiği için gerçek anlamda bir halsizlik veya yorgunluk olmaz. Şüphesiz ki cinsel ilişkiden sonra büyük bir gevşeme ve rahatlama yaşanır ama bu duyguyu halsizlik ve yorgunluk ile karıştırmamak gerekir. Yani sporcuların müsabakalardan bir gün veya bir saat önce cinsel ilişki yaşaması asla önemli bir enerji-güç kaybına neden olmaz. Cinsel ilişki ile masturbasyon arasında fark yoktur.
Dünyada bilinen hiçbir gıdanın afrodiziyak (cinsel gücü, isteiği arttıran) özelliği kanıtlanmamıştır. Eski zamanlardan beri birçok kişi gergedan boynuzunun, karides, istiridye gibi deniz ürünlerinin ve ballı bademli fındıklı baharatlı padişah macunlarının cinsel isteği ve gücü arttırdığına inanırlardı. Şüphesiz ki bu ballı bademli baharatlı yiyecekler veya deniz ürünleri hem çok lezzetlidir hem de çok yararlıdır.
Ama özel olarak cinsel güce hiçbir etkisi ispatlanamamıştır. Bu tür besinleri aldıktan sonra kişi kendisini cinsel bakımdan güçlü hissediyorsa bu durum tamamen psikolojiktir. Yani padişah macunu kullanan kişi kendisinin cinsel bakımdan güçleneceğine inanıyorsa güçlenir. Ancak cinsel bakımdan güçlenmesinin esas nedeni inançtır. Yoksa o besinlerin özelliği değildir. Sonuçta gergedan boynuzu yiyen bir erkeğin penisi gergedan boynuzu gibi olmaz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI