Seneler önce şahit olduğum bir süreci anlatacağım. 5- 6 kişilik bir grup ile Bodrum'dayız. Grubumuzda şair bir arkadaşım da vardı. Genç, bekar, yakışıklı ve oldukça sempatik bir insandır. Bodrum'da dolaşırken bizim şair eski bir sevgilisine rastladı. Kız da sempatik, sevimli ve içi dışı aynı olan birisi. O gece bizim şair de kız da yalnızlar. Ve kız kendi grubundan ayrılıp bize katıldı. Tabii ki geceyi de şair dostumuz ile beraber geçirdi. Ve de ertesi sabah kahvaltıda bizim şairin kıza karşı ilgisiz davranışları dikkat çekiciydi. Elbette bu tür davranışların çok çeşitli nedenleri olabilir. Burada değinmek istediğim bir olası neden de beklentilerin uyuşmamasıdır. Şöyle ki, bizim ülkemizde birçok erkek bu şekilde rahatça yatağa giren kızlara karşı pek olumlu değildir. Yani kızların göstermesi gereken bazı özel davranışlar vardır. O anda erkeğe karşı çok istekli olsa bile çaktırmayacak. İsteğini biraz belli edecek ve sonra kendisini geri çekecek. "Ama olmaz ki...
Nasıl olur bilmem ki...
Annem ne der?" diyerek. Yani hemen evet demeyecek. Süper mini bile giyse bacağını örtmek için sık sık eteğini çekiştirecek. Ve erkeklere karşı daima "Hacı kız Hatçe" rolü oynayacak. Kadınlar da erkekler de cinsel yakınlaşmalarda oyunlar oynamaya şartlanmışlardır. Birçok zaman kadınlardan beklenen davranış "İstiyor gibiyim ama bilmem ki... Beni elde etmek için biraz uğraş...
Naz yapmadan ve seni hiç uğraştırmadan evet diyemem" dir. Erkek de adeta "Ne olur bana biraz naz yap...
Beni uğraştır ki peşinden koşayım...
Seni elde etmek için mücadele edeyim" demektedir.
Ve de yukardaki örnekte olduğu gibi uğruna mücadele etmediği kadına karşı pek ilgi duymuyor. Eski Türk filmlerindeki gibi geleneksel oyunlarda erkek kadının peşinden koşuyor ve bu arada kadın da hemen evet demeyerek kolay bir kadın olmadığını gösteriyor. Böylece erkeğe "Ben bu kadını elde etmek için çok uğraştım" demek şansını veriyor. Biri naz yaparken diğeri de o nazı aşmaya çalışarak bu klasik oyunun senelerdir sahnelenmesine katkıda bulunuyorlar. Biri kaçıyor diğeri de kovalıyor. Bu oyunu oynarken sanırım epey de eğleniyorlar. Genel olarak kadın erkek ilişkileri ile ilgili ve özel olarak da cinsellik konusunda çok çeşitli oyunlar oynanabiliyor. Bu ve benzeri oyunları oynayanlara "Cinsel içerikli böylesi oyunları mı? yoksa gerçek cinselliği mi? tercih edersiniz" diye sorsanız hemen herkes gerçek cinselliği tercih ettiğini söyleyecektir.
Ancak insanların ağızlarından çıkanlar ile gerçek tercihleri her zaman çakışmamaktadır. Bilinç dışımızı dolduran şartlanmaların etkisi gerçek tercihlerimizi belirleyebiliyor. Erkekler egemen sınıftır ve üstün ırktır. Kadınlar ise ikinci sınıftır. Erkekler elde eder. Kadınlar elde edilir. Bu değer yargılarını özümsemiş erkeklerin ve de kadınların bu oyunlardan kurtulması çok zordur. Erkekleri egemen sınıf olarak gören ideoloji ne yazık ki sadece erkekler sayesinde ayakta kalmıyor. Günümüzdeki kadınların hemen çoğunluğunun da bu ideolojinin yürürlükte kalmasında katkıları çok fazladır. Elbette kadın erkek ilişkilerinde gerçek bir eşitlik kadınların özgürlüğü için çok önemlidir.
Ve de laf aramızda gerçek kadın erkek eşitliği aslında erkekler için de çok fazladır. Egemen ve güçlü erkek zincirini bir yana bırakmak erkeklere de özgürlüğü getirecektir.