Sezon başladığından bu yana zirve ilk kez değişti.
1-13 arası koltukta yer alan G.Saray dengesiz seyri sebebiyle bu değişimin alarmını verse de 14'te tahmin edilen oldu. Önce liderliği ele geçiren Başakşehir'in bu yolculuğuna bir bakalım.
Sezona 6. sıradan başlayan, 11'e düşüp, 4'e çıkan, sonra önce 5'e ardından 6'ya düşüp 4 ve 5 arasında gezinip 10. haftayla birlikte 2. sıraya sıkı sıkı yapışan görüntüsüyle bu ligin yükselen değeri olduğunu kanıtladı. Fakat bunu yaparken G.Saray da makasın daralmasına fazlasıyla yardımcı olarak son yılların en tuhaf lideri kimliğine büründü.
KAYIPLAR OLUR
Elbette ki şampiyonluğa oynayan takımların da puan kayıpları olur, olacaktır. Ancak G.Saray'daki görüntü pek örneğine rastlanır cinsten değil. Evet G.Saray daha önce Fatih Terim döneminde de (96-97 sezonu) derbi kazanmadan şampiyon olmuştu. Hatta Beşiktaş'ın da Christoph Daum ile böyle bir şampiyonluğu mevcut. Söylemeye çalıştığım başka bir şey. G.Saray bir hafta inanılmaz performans sergileyerek adından söz ettirirken bir diğer hafta kümede kalma mücadelesi oynar gibi kabuğuna çekiliyor.
ÜZERİNE GİDEN KAZANDI
Bunun da sebebi aslında açık. G.Saray'ın üzerine birazcık giden, rahatsızlık verip tedirgin eden takımlar amacına ulaşıyor.
Belki hep Başakşehir, Trabzon, F.Bahçe ve Beşiktaş dörtlüsünden bahsediyoruz yalnız bunu ilk olarak Antalyaspor yaptı. Şimdi buradan bunun sebeplerinden birine kadro açılımlarına uzanalım.
Herkesin ortak paydası olan o cümledeki gibi lig uzun bir maraton. 34'ün sadece 14'ü bitti.
Peki o halde, madem lig uzun bir maraton kadro yapılanması ve değişkenliklerine bir bakalım.
DENGE BOZULDU
Tudor'un yanlışlarından biri kulübeyi hazır tutamaması oldu. Bazen bunu yapmaya çalıştı ancak ortaya karmakarışık bir görüntü çıktı. Yani Beşiktaş ve F.Bahçe'de Talisca ile Valbuena gibi isimler bile kulübeye çekilirken o katkı vermeyenden değil, katkı verenden formayı aldı. Hatta gelişim gösterenleri de küstürdü. Formsuz olan sahada kalmaya devam edince de oyunun da skorun da dengesi bozuldu. Yani sözün özü takipçileri doğruları buldukça G.Saray daha fazla yanlış ekledi.
İşte öyle olunca da bir saldırdı, bir tekledi. Zaten diğerleri de bu teklemeyi bekledi.