8. zaferi için gün sayıyor

ŞAFAK İNCE (HABER MERKEZİ)
İzmirli başarılı moda tasarımcısı Emel Gözde Becerikli, 23 yaşında doğumgününde kanser olduğunu öğrendi. Yumuşak Doku kanseri (Sarkoma) ile yılmayan bir savaş veren Gözde, geçirdiği ameliyatla kanseri yenmeyi başardı. Ancak hastalık 6 yılda 7 kez tekrarladı, mücadeleyi bırakmayan Ege İhracat Birlikleri Tasarım Yarışması birincisi Gözde, herbirinden zaferle çıkmayı başardı. Geçen haftaki kontrollerinde biri 6, diğeri 1,5 santimetrelik iki tümör daha bulunan Gözde, 8. zaferi için gün sayıyor. Duygularını, "Sarkoma için üzülüyorum, sürekli yenilgiye uğramak iyi bir his olmasa gerek" diye dile getiren Gözde, diğer hastalara da umut ışığı olmak için Black Diary (Kara Günlük) adıyla internet bloğu oluşturdu. Burada kansere yakalandığı ilk günden, şimdiki yaşadıklarına kadar herşeyi paylaşan Gözde, mücadeledeki gücün sırrını Yeni Asır ile paylaştı.
- Nedir bu Sarkoma?
Kanserin bir türü olan YDS (Yumuşak Doku Sarkomu) kendi içinde de türlere ayrılıyor. Benim ki Snoviyal Sarkoma türünde. Aslında Snoviyal Sarkoma daha çok kemiklerde ve ona yakın dokularda çıkıyor ama benimki o kadar farklı ki karın bölgemde yani bağırsaklar, karın duvarı gibi tüm komşu organlarda çıkıyor. 2007 yılından beri bu hastalığın neden bende çıktığına dair bir bilgiye ulaşamadım, henüz tıpta sebebi ve kesin tedavisi bulunamadı.
- Aile geçmişinizde kanser var mı?
Evet ne yazık ki var. Anneme de benim hastalığımdan önce lenfoma teşhisi konmuştu ve o lenfomayı yendi.
"Önce umutsuzluğa kapıldım"
- İlk nasıl öğrendiniz?
Yeditepe Üniversitesinde Moda Tasarım ve Tekstil bölümünde ikinci sınıfında okuyordum, 2007'nin Şubat ayı idi. Bir gün sabaha karşı karnımda ağrı sebebiyle hastaneye gitmiştik, teşhis konulması için MR çekildi. Bir hafta sonra doğum günüm olan 14 Şubat'ta annemden MR sonucunu bekliyordum. Annemin haber vermesi gerektiği saatte hiçbir ses seda yoktu. Derste hocamdan izin alıp, bir kez daha sınıftan çıkarak annemi aradım. Sesi donuk ve kötü geliyordu, hastaneye yanına gelmemi istedi. O gün doğum günümdü, akşama kutlama planlarım vardı, bir anda aklımdan hepsi uçup gitti çünkü kötü bir şeylerin olacağını hissetmiştim. Kısacası doğumgünümde hastaneye gittim ve kanser olduğumu öğrendim o gün benim için her şey siyahtı.

- Hastalığı öğrendiğinizde neler hissettiniz?
Dediğim gibi o gün her şey simsiyahtı. Hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını düşünüp, umutsuzluğa kapılmıştım. Kemoterapi ve radyoterapi görecektim, okuluma 1 sene ara vermek zorunda kalacaktım, yaşam stilimi değiştirecektim, birçok ameliyat olacaktım ve henüz 24 yaşındaydım... Bir şeyleri kaybedeceğinizi düşündüğünüz anda ona sıkıca sarılmak ve içinde kaybolmak istersiniz değil mi? Ben de onu yaptım, hastalık beni yenmedi sadece bana kapı aralığından bakıyor hala ama ben onu her gün yenilgiye uğratıyorum.
- İlk ameliyat, ikincisi derken üçüncüsü, dördüncüsü. Bu süreçler nasıldı?
Üst üste başarı ile geçirdiğim 2 ameliyattan sonra tedavi sürecine gelmişti sıra. Doktorum Prof. Dr. Serdar Turhal'dı, bir zaman Filiz Akın'ını da tedavi etmişti. Doktor araştırma süreci tabii ki hastalığın bir parçası, çünkü karar veremiyorsunuz ve ilk etapta bilgisizsiniz. Böyle ciddi hastalıklarda her zaman 1-2 doktor tavsiyesi almak ve muayene olmak gerekiyor. Ben de 2 farklı onkoloğa muayene olup, Serdar Bey'i tercih etmiştim. Doktorum 6 ay boyunca kemoterapi ve radyoterapi tedavisi göreceğimi söyledi. En son 2013'ün ocak ayında 7. ameliyatı geçirdim. Şu anda Amerikan Hastanesinde kontrollerim ve ameliyatlarım olmakta Prof. Dr. Sevil Bavbek onkologum, genel cerrahım Prof. Dr. Dursun Buğra. Bugüne kadar birçok doktor değiştirdim. Doktor değiştirmemin sebebi, onların artık beni iyileştirmek adına bir şey yapamayacaklarını söylemeleriydi. Ben umudumu yitirmeden başka doktorları ve tedavileri araştırdım.
- Hastalığınızın şu anki durumu nedir?
Ocak ayındaki ameliyattan 3 ay sonra yapılan kontrollerde her şey temizdi. Mart ayındaki kontrollerden sonra ilk defa geçen hafta rutin kontrollerim yapıldı. Sonuçlarımı doktoruma gösterdim, haberler beklediğim gibi değildi, 25 Kasım haftası yeni bir ameliyat daha olacağım. Karın boşluğumda biri 6 cm, biri de 1,5 cm lik tümörler var. Bu haber beni üzdü açıkçası ama bu ameliyatı da atlatacağım. Kan değerlerim oldukça iyi çıktı, bu hastalıkta bağışıklık sisteminin kuvvetli olması çok çok önemli aslında her sağlıklı insanın da bağışıklık sitemine dikkat etmesi gerekir.
- Sarkoma'dan önceki Gözde ve Sarkoma'dan sonraki Gözde'de neler değişti?
Hastalığımı ilk öğrendiğimde bir daha hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını düşünüp, umutsuzluğa kapılmıştım. Oysa ki sonraki deneyimlerimden yola çıkarak söylüyorum, her şey eskisinden de iyi oldu. Daha güçlü, daha umarsız, daha hayat dolu, yaşam enerjisi yüksek biri oldum.

"Pes etmeyin"
- Kanser hastalarına nasıl bir mücadele önerirsiniz?
İlk olarak hemen pes etmemek gerekiyor. Sevdiğiniz uğraşları yapmaya devam etmek; moda benim için böyle bir güç oldu. Hastalığım sürecince çizmeye devam ettim. Bağışıklık sisteminizi güçlü tutmak için sağlıklı beslenmek şart. Sevdiklerinizden güç alınmalı. Son olarak araştırmak. Yeni teknolojileri, yeni yöntemleri araştırmak gerekiyor. Örneğin benim 2 yıl önce geçirdiğim ameliyatta uygulanan sıcak terapi yöntemi çok duyulmamış bir yöntemdi. Bu sayede kitlelerin oluşumunun geciktiğini düşünüyorum.
- Hastalığı 7 kez yenmenin ardındaki güç nedir?
Hayatımız boyunca yakındığımız bir sürü olay yaşıyoruz, kimi zaman keşke diyoruz, pişmanlık duyuyoruz ama unuttuğumuz tek birşey var, o da yaşamayı her halükarda sevdiğimiz. Ben de yaşadığım bu zor süreçte yaşamanın güzelliğini sorgulayıp ona ne kadar çok bağlı olduğumu düşündüm. Unutmamak gerekir ki psikolojimizi kötüleştiren de iyileştiren de bizleriz.
- Aslında tüm bunları paylaştığınız bir blogunuz var? Black Diary adı nereden geliyor?
Hastalığımı ilk öğrendiğim günden esinlenerek 'Kara Günlük' koydum blogumun adını. Çünkü o gün benim için her şey karaydı. Bir de bir tasarımcı olarak siyah benim için özel bir renk olmuştur herzaman.
- Türkiye'de Sarkoma hastaları ile dünyada bu hastalıkla mücadele edenleri göz önünde bulundurursak, zorlu noktalar neler?
Türkiyede Sarkom hastalarının birbirine destek olacağı, gelişmeleri paylaşacağı bir kaynak yok. Ben 'Kara Günlük' ile bunu yapmayı ve belki de bu konuda kitap çıkarmayı bile düşünüyorum. Blogu yeni yayınlamaya başlamama rağmen bana ulaşıp soru soran benim gibi genç hastalar oldu. Onlara güç vermek benim için ayrı bir mutluluk kaynağı oldu.
- İzmirlisiniz, İzmir'in kızları bir işin peşini bırakmaz? Mücadeleyi bırakmayacağınız kesin. Peki moda? Yeni tasarımlar yolda mı?
Ameliyatı atlatır atlatmaz kendi koleksiyonumu hazırlamak için çalışmalara başlamak istiyorum hatta bu konuda da bana sponsor olacak yardımlara ihtiyacım var.
Destek bekliyor
Yedi Tepe Üniversitesi Moda Tasarımı Bölümü'nü burslu olarak ikincilikle bitiren Gözde Becerikli, EİB'in düzenlediği moda tasarım yarışmasında Childlike Kreasyonu ile birinci oldu. 2 sene sonra İstanbul Moda Akademisi'nin düzenlediği Kültür Köprüleri yarısmasında yine ilk 3 dereceye girdi. Kanserle 8. savaşını verecek olan ve bu konuda maddi manevi desteğe ihtiyacı olan Becerikli'ye yardım etmek isteyenler, http://siyahgunce.blogspot.com/ adresinden kendisine ulaşabilir.