RÖPORTAJ: DUYGU ERGÜDEN
Doktor Mustafa Yaşar'ın küçüklüğünden beri en büyük tutkusu doktor olmaktı. Üniversite sınavında tüm tercihlerini tıp fakültesi olarak yaptı ve Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandı. Fakülteyi de derece ile bitirdi. Hocalarının hepsi ona kardiyoloji ya da dahiliye branşını tavsiye etti. Ancak o bitkilerin dilini çözmek istedi. Bu uğurda dünyayı gezdi. Alternatif tedavi yöntemlerinin izini sürdü. Kendi tedavi yöntemi olan RTM'i geliştirdi. Şimdi de 'RTM Akademi' ile bu tedavi yöntemlerini diğer doktorlarla paylaşıyor. Dünyada birçok ülkenin kendine has tedavi yöntemleri ile anıldığını ifade eden Yaşar, yeni hedefini de şöyle açıkladı: "Türkiye'de tedavi denilince akla RTM gelmesi için çalışıyoruz."
'İşlerimiz ayrı' * Tıbba ilginiz nasıl başladı?
- Çocukluğumdan beri tıbba karşı çok büyük bir ilgim vardı. Üniversite tercihlerimin de hepsi tıp fakültesiydi. Daha sonra Samsun 19 Mayıs Üniversitesi'ni kazandım. Bu süreçte günümüz tedavi yöntemlerinin her zaman hasta için yeterli olmadığını gördüm.
* Daha sonra bitkileri mi araştırmaya yöneldiniz?
- O dönem gazetede yarım sayfa bir ilan gördüm. Kanserden astıma kadar herşeye son diye... Ben de hemen numarayı aradım. Konya'da aktar bir abimiz çıktı. Ben de, "Yaz tatilini yanınızda geçirerek bu işi öğrenmek istiyorum" dedim. Bana, "Sizin yaptığınız iş ayrı benimkisi ayrı. Siz kendi işinize ben kendi işime" dedi. Üniversiteye dönünce aktarın dediklerine hak verdim. Ancak bunun böyle olmaması gerektiğini düşündüm. Ortada bir tedavi vardı. Ve bunun da hekimler tarafından yürütülmesi gerektiğini düşündüm.
R'deki iki öğe * Bu alanı seçince hocalarınızdan nasıl geri dönüşler aldınız?
- O dönemde benim de üniversitede ortalamanın üstünde bir başarım vardı. Uzmanlık sınavları olduğunda hocalarımız bizi kendi bölümlerine davet ederdi. Dahiliye, kardiyoloji teklif ettiler. Bana 'ne yapacaksın bitkileri kocakarı ilacı mı yapacaksın' dediler. Ancak merakım beni bitkilerin dilini çözmeye itti. 20 yıllık birikimlerimle bu kliniği kurarak hastalarımıza RTM ile yardımcı olmaya çalışıyoruz.
* RTM hakkında bilgi verir misiniz?
- 20 sene sonunda öğrendiğim tüm tedavi sistemlerini ve bitkilerin de iyiliştirici özelliğini kombine eden bir yöntem ortaya çıktı. Bu sistemi ortaya koyarken bütün tedavi sistemleri ve aldığımız eğitimleri ortaya koyduk. Bunun ismine de RTM adını verdik. İsim olarak uluslararası olsun istedik. R'de iki tane öge var. Bir tanesi remember bir tanesi de rejenerasyon. Remember, bedenin hatırlaması, rejenerasyon ise tedavi ve onarım kısmı ile alakalı.
* Vaka üzerinden örnekler verebilir misiniz?
- Örneğin, 46 yaşında bir hastamız vardı. 'Benim dizim çok ağrıyor' dedi. Ben de "Daha önce böyle bir ağrın var mıydı?" dedim. "Hayır" dedi. Bir hafta sonra beni aradı, "Hocam 10 yaşında dizlerimin üstüne düşmüştüm. O diz yüzünden bir ay yattım. Aynı yer aynı şekilde ağrıyor" dedi. Vücut bu ağrının öyle üzerini örtmüş ki... 40 sene ağrı orada muhafaza edilmiş. Sonra kendini gösterdi. Katmanlar açılınca bu ağrı da ortaya çıkmış oldu. Bir hafta sonra ise ağrı kayboldu gitti. Çölyak hastalarında buğday ve benzeri ürünler tükettirilmez. Tıbben bu hastalığın tedavisi mümkün değil. Ancak biz RTM dediğimiz sistemle vücudun antikorlarını devreye sokarak bu hastaların diyet yapmadan da hayatlarını devam ettirmelerini sağladık. 9-10 yaşlarında beyin tümörü olan bir çocuk hastamız vardı. Geldiğinde sadece kafasını hareket ettirebiliyordu. 3 ay sonra tümörü küçüldü. Aylar gittikçe kitle azaldı. Şu anda lise 2'de öğrenci.
* Bundan sonraki hedefleriniz nelerdir?
- Dubai'de, Azerbaycan'da ve İstanbul'da klinik açma düşüncemiz var. 2 ay önce RTM ile ilgili eğitimlere de başladık. Bunun için de akademi kurduk. Her ülkenin kendine has bir tedavi sistemi var. Çin denilince akupuntur, Rusya denilince manuel tedavi teknikleri akla geliyor; Türkiye denilince de aklımıza bir şey gelmiyor. Amacım RTM sistemi ile ülkemizin anılır hale gelmesi.
* Son olarak okuyucularımıza sağlıklı bir yaşam için neler tavsiye edersiniz?
- Hastalığın oluşması için üç şeye ihtiyaç vardır. Vücudun kirlenmesi, sistemlerin bozulması ve DNA'daki bilginin değişmesi. Hasta olmak istemiyorsak bu üçünün tersini yapacağız. Bol su içeceğiz, bol yürüyüş yapacağız. Hayatımızı toksit alışkanlıklardan temizleyeceğiz.
Siyasetçilerden yoğun talep * Hastalarınız arasında önemli isimler de var mı?
- Her meslek grubundan var. Sporcular daha çok transfer döneminde geliyor. Tedavilerden sonra performanslarının en az 3'e katlandığını söylüyorlar. Siyasetçilerden ve sanatçılardan da hastalarım var. Mesela Rahmetli Necmettin Erbakan bizim hastamızdı. Şeker ve dolaşım hastalığı vardı. Ona da yardımcı olduk. Siyasetçilerin daha çok stres kaynaklı problemleri oluyor. Hatta bazı siyasetçiler bizim tedavimizden sonra meclis toplantılarında daha sakin oldukları ifade etti.
Birçok eğitim aldı * Hangi eğitimleri aldınız?
- Araştırmalarımın başladığı dönemde bitkisel tedaviler çok da yaygın değildi. Kanada, Amerika, Uzakdoğu, Kore, Rusya, Azerbaycan, Hindistan ve İsviçre gibi ülkelerde akupuntur, manyetik, ozon tedavisi ve biyoenerji tedavisine kadar birçok farklı dalda eğitim aldım.
RTM nedir?
Doktor Mustafa Yaşar, RTM tedavisini şöyle açıkladı: "Bizim RTM'in çatısı da zaten bitkisel tedavilerle koordine edilir. Bedenimizde iki tane mekanizma var. Birincisi onarma ve tedavi etme mekanizması. Bedenimiz aslında her hastalığını onarma gücüne sahip. Fakat bazen yetersiz kalır. Yetersiz kalınan noktada da vücut unutmayı tercih eder. Bir yanığınız olduğunu düşünün. Bir saat sonraki acısı aynı acı değildir. Vücudun asıl hedefi tedavi. Çözemezse unutur. Biz tedavi yöntemimiz ile hastalarımızı hastalıkları ile yüzleştirip tedavi olmalarını sağlıyoruz."
Yeni Asır'da soruları cevaplıyor
Dr. Mustafa Yaşar, Yeni Asır Sarmaşık'ta her perşembe alternatif tedavi yöntemlerinden, bitkilere, hacemattan ozon tedavisine kadar her konuda sizlerden gelen soruları yanıtlayacak.
