Ege illerinde son 3 yılda yaklaşık 157 kadın, eşlerinden gördükleri şiddet karşısında yasal haklarını kullanamamaları, çocuklarını ve yakınlarını korumak amacıyla sessiz kalmaları yüzünden hayatını kaybetti. Son üç yılda İzmir'de 42, Aydın'da 17, Denizli'de 23, Balıkesir'de 19, Manisa'da 24, Uşak'ta 11, Muğla'da 21 kadın kocaları tarafından öldürüldü. Aydın Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Yeşim Kasap Yetişkin, araştırmalara göre kocaları tarafından öldürülen kadınların cinayete kurban gidene kadar kendilerine uygulanan şiddete sessiz kaldığını söyledi. "Ölüm sessizliği"ne bürünen kadınların yasal hakları bulunduğunu belirten Yetişkin, "Türkiye'de kadını koruyan yasalar var. Uygulama noktasında Barolar olarak destek olmaya hazırız. Kadınlar şiddet karşısında susmasın ki, hayatta kalsın" dedi.
Akhisar vahşeti
Önceki gün Manisa'nın Akhisar ilçesinde Halil Ölmezler, bir yıl önce boşandığı eşi Derya Ülker ve babası İsmail Ülker'i av tüfeğiyle vurup öldürdüğünü hatırlatan Yetişkin, ölümün şiddette son nokta olduğunu hatırlattı. Avukat Yetişkin, "Şiddet gören kadınların annelik duygusuyla fedakarlıkta bulunarak kocalarıyla birlikte yaşamaya devam etmesi cinayetlere yol açıyor. Kadın cinayetlerinde senaryolar farklı ama kaderler aynı" diye konuştu.
Anlık öfke değil
Türkiye genelinde kadın cinayetlerinde artış olduğunu kaydeden Yeşim Kasap Yetişkin, Aydın'da da son üç yılda 17 kadın cinayetinin işlendiğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Aydın özelinde şiddet gören kadın sayısı 2012'de bin 453, 2013'te 2 bin 209, 2014'te 2 bin 609 ve bu yılın 10 ayında 2 binin üzerinde. Cinayetler bir anlık bir öfkeyle ortaya çıkmiyor. O noktaya gelene kadar kadın şiddetin pek çok türüne maruz kalıyor. Hakaret ve fiziksel şiddetin ardından karakolda sonuçlanan olaylar. Ardından barışmayla evliliğe kaldığı yerden devam edilmesi, kadınların anne vasfını öne çıkartarak kendi yaşam hakkından fedakarlık yapması ve aile içindeki değer yargıları kadın cinayetlerini ve şiddeti arttırıyor."
Cinayet önlenebilir
Kadınların yaşadıkları şiddete sessiz kalmayarak mutlaka yardım talep etmeleri gerektiğini belirten Avukat Yetişkin, cezaların caydırıcı olmadığını söyledi. Baro olarak avukat temininde maddi durumu el vermeyen kadınlara yardımcı olduklarını belirten Yetişkin, "Ailenin Korunması'na yönelik kanunun kapsamı oldukça geniş. Bize başvurduklarında elimizden gelen tüm yardımları yapabiliriz. Emniyet birimlerine de başvurabilirler. Sığınma evine yerleştirme evin şiddet gören eşe tahsis edilmesi, şiddet uygulayan kişinin evden uzaklaştırılması, isim değiştirme, tanık koruma programı kapsamında kimlik bilgilerinin silinmesi gibi önlemler alınabilir. Mevzuatımız bunlar için yeterli ancak uygulamayı kadınlar bilmiyor" dedi.
KAZIM YÖRÜKCE
