Kedicik üretim fabrikası

Adnan Oktar'ın dev bir operasyonla gözaltına alındığı günden beri, gündemin ilk sırasındaki yer "kediciklere" ait... Oktar'ın sapkınlıkları, sahtekarlıkları, şantajı, tehdidi çok konuşuldu, yazıldı, çizildi ama, bu haberin en önemli ayrıntısı kedicikler olarak kaldı.
Ve kalmaya da devam ediyor... Hücre odalarda tutsak kaldıkları, gizli kameralarla çekilen görüntülerle tehdit edildikleri, "itaatsizlik cezası"nda tecavüze uğradıkları ortaya çıkan "kediciklerin", estetik ameliyatları için örgütün harcadığı para da açıklandı... "Kedicik başına", 60-70 bin TL...
SİLİKONLAR... DOLGULAR...
"Kedicik" olarak adlandırılan grup üyesi kadınların hemen hepsi bir dizi estetik ameliyat geçirdi. Kendi televizyon kanalında yaptığı programda da yer alan kadınların vücudu silikon ile "abartılı" bir hale getirildi. Elmacık kemikleri ise dolgu ile belirginleştirildi.
Operasyon sonrası ortaya çıkan söylentilerde kediciklerin hep aynı doktorlar tarafından ameliyat edildiği iddia edilirken bu doktorların ise henüz kim olduğu bilinmiyor. Ancak operasyonların maliyetini tahmin etmek güç değil. Operasyonun yapıldığı hastane ve doktora göre fiyat değişse de, bir kadının "kediciğe" dönüşmesi için harcanması gereken estetik ameliyat parası 60-70 bin TL... Yani, Adnan Oktar, bu tuhaf zevki için, kadınları tanınmaz hale getirirken, bir yandan da, "kaynağı belli olmayan", "kirli parasını"nın bir bölümünü, cömertçe harcıyordu... Peki neden?
SADECE SAPKINLIK MI?
Adnan Oktar'ın bu "abartılı" kadın figürünü tercih etmesi, "sapkınca" bir zevk miydi, yoksa "hastalıklı" zihninin başka bir yönünü mü sergiliyordu?
Oktar, her ne kadar "akıl sağlığının" yerinde olduğunu yinelese de, örgütüne üye olan kadınları, "değiştirerek", onları kendisinin "yarattığını" mı sanıyordu! Her programda kadınlara "zorla" iltifatlar ettiren o değil miydi? Kadınlar adeta ona "tapıyormuş" gibi davranıyordu!
Kolay kolay hiçbir kadının "beğenisini" kazanamayacak bir görünüme sahip olan Oktar'a kadınlar, dünyanın "en muhteşem" erkeğiymiş gibi iltifatlar yağdırıyordu. Bakışları, gözleri, konuşmaları, hareketleri, kısacası Adnan Oktar'ın "her şeyi", kediciklere göre "mükemmeldi"... Hiç kimsenin "kusursuz" olmadığı bir dünyada, Adnan Oktar'ın "kedicikleri" onu göklere çıkarıyordu! Peki niye?
O KADINLARA GÖRE OKTAR, ONLARI NEYİYDİ!...
Ya da şöyle soralım: Adnan Oktar, parayı bastırıp, bir dizi estetik ameliyat ile değiştirdiği kadınların "neyi" olduğunu sanıyordu? Bu hastalıklı düşünceyi, "abartılı kadın vücudunu" sevme diye basit bir dille geçiştirmek sahiden mümkün müydü?
'ADNAN HOCACILAR BENİ KAÇIRACAKTI'
Profilo'nun kurucusu Jak Kamhi'nin torunu, ünlü işadamı Cefi Kamhi'nin kızı Lara Kamhi, 19 yaşındayken, Adnan Hocacıların kendisini kaçırmak isteğini açıkladı. Bilgi Üniversitesi'nde eğitim gördüğü dönemde Adnan Hocacıların ağına düşmekten nasıl son anda kurtulduğunu paylaşan Kamhi, Bilgi Üniversitesi Müzik Bölümü'nde okuyan bir "kedicik"in kendisine tuzak kurduğunu belirtti.

5 DAKİKAYLA KURTULUŞ
İstanbul Bilgi Üniversitesi Fotoğraf ve Video Bölümü mezunu olan Lara Kamhi, okul arkadaşı tarafından Adnan Hoca'nın ağına düşürülmek amacıyla kendisine kurulan tuzağı şu sözlerle anlattı:

"Şimdi 'kedicik' diye gülüyoruz falan ama, 12 sene evvel, ben daha 19'um... Az uğraşmadı Adnan Hocacılar benimle. Yıllar sonra 'kedicik' halini görüp şok olduğum, Bilgi Üniversitesi Müzik Bölümü'nde gayet 'nitelikli' sandığım bir kişiyle buluşup kaçırılmaktan 5 dakikayla kurtulmuştum.
Zamanında Onur Karagöz ve Derin Bayhan uyardı. "Amanınnnn biz biliyoruz onu bölümden, sakın!" diye. Çalıştığımız müzik stüdyosunun yan sokağında kahve içecektik. Kızdan "Ben geldim" diye mesaj geldi. Büyük organizasyon dönmüş meğer. Kıl payı dedikleri de bu. Fakat aklım almıyor. O zaman da almıyordu. Yani ben 19 yaşında galaktik federasyondan falan bahseden bir tiptim. Nasıl olacaktı, neyimi kandıracaklardı, neyimle tehdit edecelerdi. Muamma :)

OKTAR VE KADINLARA SAĞLIK KONTROLÜ
İstanbul'da düzenlenen operasyonda gözaltına alınan Adnan Oktar ile örgüt üyesi 44 kadın, Bayrampaşa Devlet Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirildi. Polisin geniş güvenlik önlemi altında hastaneye giren kadınlardan bazıları, basın mensuplarının soruları üzerine, "İngiliz derin devletinin oyunu, ülkemizi seviyoruz" dedi.
Oktar ve kadınlar, daha sonra sorgulanmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne geri götürüldü.