Güle güle usta

Konuk Yazar Harun Aygün, İzmir basınının duayen isimlerinden Hamdi Türkmen'i yazdı.

1981 yılında İzmir Fuarı öncesi bir toplantıda tanıdım onu. Yakışıklı güler yüzlü şık giyimli biri. Tabir-i caiz ise, çömez gazetecilere hep samimi bir tavırla yaklaşımı olan bir ustaydı Hamdi Türkmen. Bana da o gün samimi ve güler yüzle bakmıştı. Aradan yıllar geçti. Ta ki 80`li 90`lı yıllara kadar. Hani o Yeni Asır`ın kapısında ilan vermek için kuyruk oluştuğu yıllar. Hatta Yeni Asır'a karşı 9 gazetenin güç birliği yaptığı yıllar. Beni de 86`lı yıllarda Günaydın'dan bu 9 gazetenin kuruluşu olan Ege Reklam`a gönderdiler. Hem karanlık oda, hem reklam servisi, hem de radyo bölümünü kurmak için. Radyo dediğimiz TRT'li yıllar. Henüz özellerin adı bile yoktu. Yıl 1989. Hamdi'li kadroya karşı kurulan Ege Reklam ajansı da kapatıldı. İşte Hamdi ağabeyimle yine karşı karşıya gelmiştik. Beni çağırdı. O meşhur lafı var ya: AGA. 'Hadi gel bizde çalış' demişti ki beni grafiker Haluk kardeşime gönderdi ve 'Tamam' dedim. Yeni Asır'lı olmuştum ki, aynı gün bana Has Ajansı kurdurttular.

SAMİMİ VE GÜLER YÜZLÜYDÜ
Rahmetli Nedim abi aynen şöyle demişti: Oğlum İzmir`in dershaneleri ve birinci beylerde, ikinci beylerdeki doktorlar senin elinde. Ne işin var. Git ajansını kur. Aynı gün Has Ajansı kurduk. Yıllar geçti Hamdi ağabey bir gün yine çağırdı, "Gel Yenigün'ü kuruyoruz. Sen de benimle çalış." Yine olmadı. 'Ajansı bırakamam' demiştim. O güler yüzü ile "Aga sen bilirsin ama desteğini bu gazetede görmek istiyorum" dedi. Her dönemde bir ağabey gibi güler yüzü ve samimi desteğini gördüm. Bundan 4 yıl öncesiydi. Yine bir akşam yemeğindeyiz. Dr. Selim Amato`nun isteği ile Osman Gençer, Selim Amato, rahmetli Doktor Salih Mertan hep birlikte yemekteyiz. Hamdi ağabey, o hoş sohbeti ile devam ederken o akşam rahatsızlığından bahsetti. Ertesi güne Gazi Hastanesi'nden randevu aldık. Gastoentoroloji'ye gitti ve tatsız haberi aldık. Doktor Selim Amato beni aradı, "Harun, Hamdi'nin durumu hiç iç açıcı değil. Durum düşündüğümüzden de ciddi" demişti. İşte o günden sonra 3.5 - 4 yıl geçti. Hamdi ağabey direndi hem de çok direndi. Ta ki geçtiğimiz Cumartesi gününe kadar ve Hakk'ın rahmetine kavuştu. Ruhun Şad olsun güzel insan. Mekanın Cennet olsun "USTA".

İZMİR`İ TANIYAN BİRİ OLMALI
Mayıs 2019'dan beri İzmir'de İl Sağlık Müdürü olarak görev yapan Mehmet Burak Öztop'un, Sağlığın Geliştirilmesi Genel Müdürü olarak görevlendirilmesinin ardından İzmir Sağlık Müdürlüğü makamına kim gelecek söylemleri başladı. İzmir kaderi mi desek, suyundan mı havasından mı bilemiyorum. Ben yaklaşık 35 yıldan fazla İzmir sağlık sektörünü yakınen bilen biriyim. Her dönem İzmir`e sağlıkta birileri gelir gider. Bu yönetim şekli diğer alanlarda da oluyor ve olmalıdır. Buna itirazım yok. Fakat sağlık öyle sıradan bir alan değil. Sağlığa yön verecek İzmir`in en önemli makamlarından biri olan Sağlık Müdürlüğü makamına gelecek yöneticinin öncelikle İzmir`i çok iyi tanıyan, sağlık camiasını bilen ve sevilen, sayılan bir hekim olması gerek. İzmir'in tüm semtlerini ve kamu hastanelerinin yapısını çok ama çok iyi bilen, bu şehrin tüm ilçelerini semtlerini bilen biri olmalı ki, sağlığın yoğunluğunu ve yapılacak sağlık çalışmalarını Ankara'ya iyi anlatarak ihtiyaç olan sağlık yatırımlarını yönlendirsin. Özelikle de hiç bir siyasi parti ile ilişkisi olmayan, sağlık camiasını peşinden sürükleyecek bir hekim olmalı. Başta kamu hastanelerinin kendi içinde ve de özel hastaneleri hizmet yarışına sokacak bir anlayışı olsun.

KAYBEDECEK ZAMAN YOK
Peki bunu başaracak bir İzmir'li hekim yok mu da Bursa'dan, Manisa'dan başka illerden hekim aranıyor. 10 sonra seçim olacak. Bu makama oturacak kişi 10 ay içerisinde kendi takım arkadaşlarını tanımadan tekrar seçime gidilecek. Bu süre zarfında kaybedilen zaman ve sağlıkta geri kalan hep İzmir olacak. Oysa İzmir'in kaybedecek zamanı yok. Pandemide sağlık çalışanlarının nasıl özverili çalıştıklarına hep birlikte şahit olduk. Sağlık çalışanlarına öncülük edecek Müdürlüğe öyle birini görevlendirin ki tüm sağlığı, özeli, kamuyu kucaklayacak, saygın biri olsun. Ama uzun vadede biri... En önemlisi de mutlaka İzmirli biri...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.