Acı ve gözyaşıyla 90 dakikalık uçuş

FATİH ŞENDİL İZLENİMLERİNİ YAZDI
Meslekte 29 yıl bitti, 30 yıla girerken hayatımın en zor görevine gittim diyebilirim. Muhabirlik yıllarımda her türlü cinayet haberinden sel felaketine, yine doğal afet depremden kazaya ve acısı hiç geçmeyen o şehit cenazelerimiz dahil sayısını bilmediğim habere imza attım. Yeni Asır ailesi olarak deprem bölgesinde olmak, siz değerli dostlarımız, okuyucularımız için doğru haberi yerinden vermek için Metin ve Ercan arkadaşlarımız Kahramanmaraş'a yola çıktı. Ben de Adana'ya gitmek için Adnan Menderes Hava Limanı'na geldim. Uçağımın kalkış saatini beklerken herkesin elinde telefon, anne-baba kardeş ve yakınlarından haber almaya çalışıyor panik içindeydi. Herkesin yüzünde dehşet ve korku hakimdi. Her çalan telefonu korkarak açıyorlardı. Hepsinin ağzında tek haykırış "Allahım, Allahım"
RÖTARI BİLE FARK ETMEDİLER
Uçağa binmek için 238 no'lu kapı açıldığında insanlar koşa koşa kapıya yöneldi. Bir saat rötarla uçak kalktı ama kimse rötara bakmadı çünkü herkesin elinde telefon yakınlarından haber almaya çalışıyordu. 15.40 uçağı 17.00'de havalandığında insanlar yakınlarına kavuşmak için, kimi de saatlerdir haber almadığı yakınlarına gidiyorlardı. Uçak kalktıktan on dakika sonra hava koşulları nedeniyle türbülansa girdi. Korku, panik iyice arttı.

DUA VE AĞLAMA SESLERİ
Hostes yardım tuşuna basıp ağlayanlar, çığlık atanlarla doluydu uçağımız. Hemen hemen herkes, ben, sayın Balıkesir Valimiz ve belediye başkanımız hariç herkes Adana, Gaziantep Hatay ve Maraş'taki yakınları için bu uçaktalardı. Kimi vatani görevi için kimi İzmir ve çevre illerde ikamet ediyorlar kimi de kurs için İzmir'e gelmiş askeri personel. Ama tek hedef vardı o da sağ salim önce Adana Havalimanı'na inmekti. Ama yine de uçakta herkes tek yürek olmuş, birbirini sakinleştirip moral vermeye çalışıyordu. Bir yandan da gözyaşları adeta sel oldu. Herkes yakınlarına kavuşmak, onlara hayat köprüsü olmak, nefes olmak için sabırsızlıkla uçağın inmesini bekliyordu. Bu arada süreci iyi yöneten uçak kabin görevlilerine teşekkür ediyorum. Yeni Asır Gazetesi'nde 30. yıla girerken bu deprem bölgesine giderken yaşadığım uçak yolculuğu en acı, en unutulmaz görevdi. Çünkü ben de çok ama çok ağladım. 'Gazeteciyiz' dedik 'Kalpsiz, duygusuzuz demedik.
POLİS VE ASKER ENKAZ BAŞINDAYDI
Depremin ilk akşamı saat 18.00 sıralarında Barış Manço Bulvarı üzerindeki yıkılan binaya gittiğimde korkunç manzara karşısında dilim tutuldu. AFAD başta olmak üzere gönüllüler, sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte polis ve asker enkazın başındaydı. Hatta enkazdan çıkarılan bir çekmece emniyet güçleri tarafından zapt altına alınarak muhafaza edildi. Tüm bunların üzerinden 5 gün geçse de o ilk gün yaşadıklarımı sizlere aktarmak istedim.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.