Konuk yazar Selahattin Gezer yazdı...
Düşünmek lazım: Süleymaniye Camii'nin içinden bir Süleymaniye Camii çıksa ne kadar muhteşem, ne kadar hayranlık uyandıran bir sanat olurdu. Bu muhteşem olmaz mı (?): Bir otomobil alıyorsunuz, o otomobil sizlere otomobiller doğuruyor... Akıllara hayranlık vermesi gereken bu hadiseyi milyarlar misallerle yaşıyoruz ama gerektiği gibi bir hayranlık ve sevgi - saygı oluşmuyor... Meselenin azametinden, ehemmiyetinden o kadar habersiziz ki bu yüzden anaların kıymetini yeterli şekilde ve layıkıyla bilmiyoruz. Ülfet peydâ etmiş, alışkanlık olmuş meselenin iç yüzünü - hakikatini göremiyoruz... Analar, içinden kâinat çıkarılan analar... Her bir insan kâinatın süzülmüş bir çekirdeği ve bu çekirdekler bir sancı neticesinde dünyaya merhaba diyor. Anne ve babalar o süzülmüş kâinatı bebeklerini kucağa alınca dünyanın en mutlu insanları oluyorlar...
ŞEFKAT KAHRAMANLARI
Dokuz aylık bir serüvenle dünyaya gözünü açan her çocuk, rahimden rahmetlere geçiş yaparken, öyle bir ihtimam ve harika rızıklandırmalar ile yaşıyor ki ileride unutursa, hem o hayatı ona bahşeden sonsuz kudret sahibi Allah'a hem de o kudretin aracılığını yapan ve vesile olan anaya karşı büyük hürmetsizlik yapmış olur... Anne şefkat kahramanıdır! Hamilelik döneminde, yaşadığı sıkıntılar, değişikliliğe uğrama ve hayatını hiçe sayarcasına bebeğini sakınmalar, ileride anaya karşı büyük ihtimamlar gerektiriyor. Her kadına müstakbel ana ve analara da dünyaya gelmedeki vesilelik çihetiyle bakılsa belki de hiçbir ananın - kadının canı yanmayacak ve ihanetler yaşamayacaktır... Sadece kendi anasının hatırına kadınlara saygı ve ihtiram gösteren evlatlar, dünyanın barış ve huzur iklimine kavuşmasını sağlamış olacaklardır. Kendi anasının kıymetini bilmeyenler, başka anaların canının yanmasına, evlatlarından mahrum kalmasına sebep olmaktadırlar...
365 GÜN HÜRMET ETMELİ
Yeryüzünde ki karışıklıklar ve zulümler belki de ana kıymeti bilmemekten ileri geliyor. Anasına minneti olanın başka anaların acı çekmesine gönlü razı kalmaz. Hamilelikte her şey bebek içindir: Hamile kadın kendisi için yemez, kendisi için dikkatli olmaz, kendisi için sevdiği şeylerden vazgeçmez. Kendi ihtiraslarına teslim olup, kadınlara zulmedenler ise ana kıymeti bilmezler! Sadece bir güne münhasır olmadan, her gün ana kıymeti bilmek ve 365 gün onlara hürmet yaşatmak büyük bir vefadır... Peygamberimiz Hz. Muhammed sallallâhü aleyhi ve sellem Efendimiz, bırakın insanları mekânlara bile vefalı davranmıştır. Biz vefayı bile ondan öğreniyoruz. Ve vefalı olmakla da vefa sünnetini uygulamış oluyoruz... İşte Efendimiz (sav)'in vefa izini takip eden Bediüzzaman, yumurtayı yerken gerektiği kadar kırar, bütün bütün parçalamaz içindeki nimet için kabuğuna vefa gösterirdi. Bizleri dünyaya getiren analarımıza, çocuklarımızın anasına vefalı davranmak, o şefkat kahramanı analara hürmet etmek ve onlara ilgiyi bir güne hapsetmemek, Allah'ın rahmetine, sanatkârlığına karşı ve kadınlara vesile oldukları için bir vefadır...
SAĞLAM TEMEL ATMAK
Baba, o bir damla suya vefa göstermek için; haram yiyip içmekten sakınacak ve oluşumuna sebep olan nimetlere; Allah'ın ikram ettiği şeylere karşı şükrünü bilecek. Ana o sperme vefalı davranacak, hamilelik sürecinde; gıybet ve hasete karşı daha çok dikkatli davranacak ve de okumak hayırlı şeylerle meşgul olmakla evladının temellerini daha sağlam atmış olacak. Kayınvalideler vefalı davranarak; kendi analıklarını ve analarını unutmayarak, torununun anasına kız evladı gibi davranıp, sevgisini daima hissettirecek. Gelinler vefalı davranarak; eşini dünyaya getiren anaya kendi anası gibi davranıp, gelin olduğunu unutup, kız evladı gibi davranacak... Son söz: Ne mutlu o analara ki; evladına kâinatın yaratıcısı Allah'ı ve güzel ahlakı öğretmiştir. Ne mutlu o babalara ve evlatlara ki; ananın ayağı altında ki cenneti unutmamış, incitmemiş ve hedefi saadet-i ebediyede ki ebedi beraberlik olmuş. Şiddetsiz ve bol hürmetli 365 gün Anneler Günü kutlu olsun ve de dünya analar için hep güvenli olsun...

