Avrupa Birliği karışık

BORSA: AB Liderler Zirvesi'nde görüş ayrılığı yaşanması ve borç krizinin çözümüne yönelik belirsizlik, küresel piyasada tedirginliği artırmış durumda. Dışarıdaki bu hava içeriye de yansırken, bileşik endeks ilk seansta 52.655 puana kadar sarktı. Zirveye ilişkin ilk algılama olumsuz olmasına karşın ECB üyelerinden AB anlaşmasının tatmin edici olduğu yönündeki açıklamalar ve Çin'in AB ve Avrupa odaklı 300 milyar dolarlık fon oluşturacağı haberleri sert satışın yumuşamasını sağladı. Tekrar 53 binin üzerine çıkan endeks, 53.900 puana kadar çıktı ve günü 335 puanlık artışla 53.834 puandan tamamladı.
Sonuç olarak piyasa sıkıntılı devam edecek gibi de görünüyor. İngiltere'nin tavrından sonra birlik ve beraberlik havasının dağıldığını görüyoruz. Güven meselesi önemli. Piyasaların bu güveni aldığını sanmıyorum. Bu hafta zirve sonrasında ECB biraz daha etkin olacaktır. Tahvil programını artırmasa da bankalara 36 ay vadeli kredi kanalları açtı. Ama zirve sonuçlarını bekleyen kredi derecelendirme kuruluşlarına da fırsat doğmuş olacak. Not değişiklikleri için zemin oluştu. Endeks 51.000-54.000 puan aralığında gelişmelere göre dalgalı seyir izleyecek gibi görünüyor.
FAİZ: Euro Bölgesi borç krizine yönelik endişelerle bileşikler yüzde 10.30'a dayandı. Yeni gösterge, tahvilin arzının da az olması nedeniyle işlem hacminin oldukça sınırlı olduğunu söyleyebilirim. Ancak verim eğrisinin uzun tarafında yabancı alımları gördük. Aslında eğrisinin son iki haftada daha yatay bir hale gelmesi yavaş yavaş normalleşme sinyaliydi. Ancak AB zirvesinden etkili kararlar çıkamayacağı anlaşıldıkça piyasalarda rahatsızlık da tekrar artıyor. Son iki hafta da kısa tarafta alınan pozisyonlar vardı. Şimdi de buradan çıkıp tekrar uzun kağıtlarda pozisyon alınıyor olabilir. Bileşiklerin yüzde 10-10.5 bandında hareket edeceğini tahmin ediyorum. Bu hafta piyasaların alacağı seyir tamamıyla AB zirvesinden gelebilecek kararlara bağlı. Zirveden bundan daha fazla somut kararların çıkmasını beklemek de biraz hayalcilik olurdu. Bu açıdan bu hafta faizlerdeki seyrin oldukça dalgalı olacağını söyleyebilirim. Zaten Türkiye ekonomisine yönelik cari açık enflasyon ve ekonomik yavaşlama endişelerinin gittikçe arttığı düşünüldüğünde faizlerde kayda değer gerileme olmasını beklemiyorum.
DÖVİZ: Geçtiğimiz cuma gününde AB zirvesinde Euro Bölgesi'nde borç krizini çözmeye yönelik güçlü alımlar atılacağına yönelik beklentilerin zayıflaması ile piyasalar baskı altında kaldı. Euro/dolar paritesi 1.33'e gerilerken Türkiye'de de piyasalar bu durumdan olumsuz etkilendi. Euro Bölgesi borç krizine yönelik endişeler ve euro/dolar paritesinin 1.33 seviyesinin altına gerilemesine paralel dolar/TL 30 Kasım'dan bu yana en yüksek olan 1.8570'e kadar yükseldi. Daha sonra euro/dolar paritesindeki artış nedeniyle dolar/TL tekrar 1.85'in altına gerilerken, geçtiğimiz cumayı 1.8430 TL'den tamamladı. AB liderler zirvesinden mutlak bir çözüm bekleniyor. Bu işin sonuna gelinmesi isteniyor. Piyasaları ikna edecek bir çözüm çıkması gerektiğine inanılıyor. Ancak toplantıdan piyasaları tatmin etmeyecek bir sonuç gelmesi halinde euro/dolar paritesinde düşüş bekleniyor. Bunun dışında şimdiye kadar gelen sonuçlar henüz açıklanmamış olsa da piyasaların beklentileri ile hemen hemen örtüşüyor. Bu çerçevede dolar/TL paritesinin 1.80-85 arasında dalgalanacağını tahmin ediyorum.