Yine aynı soru: Konut balonu söner mi?

Piyasalarda suların bir türlü durulmaması, bazı makroekonomik verilerin beklentilerin dışında seyretmesi ve tabiiki seçimlerin olması ve buna bağlı ortaya çıkan siyasi belirsizlikler ekonomi aktörlerinin algılarında değişimlere neden oluyor. Mevduat ve tahvil gibi klasik yatırım araçlarının getirileri doların altında ezilince konut alımı da seçenekler listesine eklendi. Ama şöyle bir sorun var. Konut fiyatları özellikle son beş yılda hızla yükseldiğinden potansiyel alıcılar karar vermekte zorlanıyorlar. Şimdi alsak mı faizler yükselmeden ya da biraz beklesek, nasılsa konutta balon var... Söndüğünde alırız...

SORUN YOK!

Kim haklı sizce? Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göz atarsak sanırım karar verebiliriz kimin haklı olduğuna...

Veriler şöyle:

İnşaat sektörüne olan güvende gerileme görülüyor. İnşaat Güven Endeksi Mart ayında 83,45 iken bu ay 81,16'ya inmiş. Alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi azalırken, gelecek üç ayda inşaat sektöründe çalışacakların sayısında düşüş bekleniyor. Kısacası sektörde faaliyetler kısmen tempo kaybediyor diyebiliriz. İnşaat sektöründeki faaliyetleri kısan gerekçeler neler sorularına şu yanıtlar verilmiş anket katılımcıları tarafından... İlginçtir talep yetersizliğini gerekçe gösterenler yüzde 18'e düşmüş. Oysa diğer aylarda daha doğrusu diğer yıllarda talep yetersizliğini gerekçe gösterenler yüzde 25-30'lar düzeyindeymiş. Yine bir ilginç sonuç ise konut yapanların finansmanı sorun olarak görmemeleri. Malum, dolar faizleri yükseliyor. Aynı şekilde TL cinsi finansmanında maliyeti artıyor.

İşgücü eksikliği ve makine teçhizat eksikliği soruları her ay olduğu gibi fazla sorun olmadığı dile getiriliyor. Somut yanıt veremeyenler inşaat sektöründe faaliyetleri kısıtlayan bir faktör yok demişler. Üstelik bu seçeneğin oranı yüzde 61,3.

Gelelim TÜİK'in geçen hafta yaptığı konut satış istatistiklerine...

Belki şaşıracaksınız ancak geçen ay konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 32,4 yükselmiş. İlk sırada İstanbul var 22 bin konut satışı ile. 14 bin ve 7 bin konut satışlarıyla Ankara ve İzmir izliyor İstanbul'u... Satılan toplam 116 bin evin neredeyse yarısı ilk el... 45 bin ev ipotekli alınmış, kalan tamamen kendi imkanlarıyla elde edilmiş.

MODERN RESİM

Son iki veriyle resmi tamamlayalım...

Son çeyrekte inşaat maliyetlerinden hem işçilik hem de kullanılan malzemede yüzde 10'a yakın artış olmuş. Bu arada inşaat sektörünün cirosu yüzde 0,9 fazlalaşmış.

Modern resimler vardır ya anlaması biraz güç olan... Çizmeye çalıştığım konut sektörü resmi de buna benzedi sanırım. Ben hemen açıklayayım. Şimdilik sektörde belirgin bir sorun görünmüyor. Daha doğrusu talep çok geri çekilmiş değil. Belli il ve belli projelerde balon olsa dahi ancak yavaş yavaş söner. Çok somut birkaç öneri ile sonlandırayım yazımı. Eğer fırsat yakalarsanız faizlerin düşmesini beklemeden alabilirsiniz. Ya da faizlerle ilgili tersi beklentiniz varsa acele edip faizler artmadan konut kredisi kullanmaya çalışmayın. En önemlisi, kesinlikle dolar ile konut almaya kalkışmayın. Tabii bunlar naçizane öneriler, karar sizlerin...