• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • BIST 78.384,78
    EURO 4,4760
    USD 3,8608
    GBP 3,8608
    CHF 3,8608
    JPY 3,8608
Enflasyon Merkez Bankası’na alan açtı mı? CAHİT SÖNMEZ

Enflasyon Merkez Bankası’na alan açtı mı?

cahit.sonmez@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 04.10.2016, 00:00

Her enflasyon verisinin açıklanmasıyla bu sorunun yanıtını vermeye çalışıyorum. Enflasyon daha doğrusu fiyat istikrarı Merkez Bankası'nın birincil hedefi olduğundan faiz kararlarında öncelik doğal olarak enflasyon oranlarında oluyor. Yeni aya girdikten üç gün sonra Türkiye İstatistik Kurumu geride kalan ayın hem tüketici hem de üretici fiyat endekslerini duyuruyor.
Dün Eylül ayına ait enflasyon verilerini TÜİK'den öğrendik.
Son verilere göz atalım, sonrasında başlığımızda yer alan sorunun yanıtını verip Merkez Bankası'nın 20 Ekim toplantısından nasıl bir faiz kararı çıkabileceğini öngörmeye çalışalım.
Öncelikle her iki enflasyon göstergesi için de geçerli olan şu tespiti yapalım; Ekim ayında enflasyon beklentilerin altında artış gösterdi. Tahmin edebiliyorum, mutfak enflasyonunu baz alan okuyucularımız sitem ediyorlardır. Haksız da sayılmazlar, ne yazık ki alım gücü rakamların biraz daha ötesinde gerileyebiliyor. Tüketime ağırlık verdiğimiz ürün grubuna göre değişkenlik gösterebiliyor. Ancak tespit iktisadi açıdan önemli. Çünkü Laspeyres gibi bilimsel bir yöntemle hesaplandığından Merkez Bankası rakam ve tespitleri göz önünde bulunduracak.

GIDA MERKEZ İLE UYUMLU

Talep enflasyonu göstergesi TÜFE geçen ay yüzde 0,18 düzeyinde yükselmiş. Yıllık TÜFE ise 7,28 olmuş. Geçen yılın aynı ayı ile karşılaştırılarak yıllık veri elde edildiğinden aslında 12 aylık ortalamaya öncelik verebiliriz bir yılda enflasyonun gelirimizi ne kadar aşındırdığını hesaplamak için. Bu da yüzde 7,92 seviyesinde gerçekleşmiş.
Yani geçen yıl 100 liraya aldığım ürün sepetini bu yıl alabilmek için yaklaşık 108 liraya ihtiyacım olacak demektir.
TÜFE tarafında rahatlatan faktör gıda ve alkolsüz içecekler grubunun ateşinin belirgin bir şekilde düşmüş olması. Bir sıçrama olmazsa Merkez Bankası'nın öngörüleri ile uyumlu bir patikaya girmiş olacak.
Üreticilerin üretim aşamasında üstlendikleri maliyetlerdeki artışı gösteren Yurtiçi Üretici Fiyat Endeksi de çok az artmış Eylül'de; yüzde 0,29. Hatta yıllık Yİ-ÜFE yüzde 1,78'e kadar gerilemiş. Geçen yılın Eylül ayında vergiler öncesi malını 100 liraya peşin satan bir üretici geçen ay aynı malı sadece 101 lira 78 kuruşa satmış. Rakamın düşüklüğüne yanılmayalım...
Çünkü baz etkisi var.
Bu yüzde 12 aylık ortalamaya bakmamız daha doğru olur.
O da yüzde 4,07 seviyesinde...

ÇEKİRDEK ENFLASYON

Çekirdek enflasyon göstergeleri TÜFE H ve TÜFE I verileri ise sırasıyla yüzde 7,56 ve yüzde 7,69'larda...
Gelelim sorumuzun yanıtına...
Evet Eylül enflasyon rakamları Merkez Bankası'na faiz indirimi için çok az da olsa alan açmış görünüyor. Diğer faktörler sabitken 20 Ekimde Merkez Bankası'ndan 25 baz puan faiz indirimi bekleyebiliriz.
29 Eylül'de duyurduğu son toplantı tutanaklarında da Merkez Bankası'nın enflasyonu etkileyen unsurların daha ılımlı bir seyir izlediği kanısında olduğunu gözlemleyebiliyoruz.
Eğer 20 Ekim'e kadar negatif bir faktör formüle eklenmez, risk faktörlerinde bir dozaj artışı olmazsa faiz koridorunun üst bandı yüzde 8,25'den yüzde 8'e inebilir. Böylece faiz koridorunu 75 baz puana ve politika faiz oranı ile borç verme faiz oranı arasındaki farkı 50 baz puana çekerek sadeleştirme devam etmiş olur. Ancak diğer faktörler, örneğin jeopolitik riskler, örneğin FED başkanlarından Aralıkta faiz artırım sinyallerinin güçlenmesi, ağırlığını hissettirirse 20 Ekim'e kadar, bu ayı pas geçebilir Merkez Bankası...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
GÜNÜN YAZARLARI
SON DAKİKA