Piyasalarda tuzaklara dikkat

Küresel piyasalar haftaya yükselişlerle başladı. Aynen eve kapanan insanlar gibi, piyasalar da bunaldılar, en küçük iyi haberi değerlendirmeye çalışıyorlar. Şu net bir gerçek ki pandemi sorunu belirginleşmeden piyasalara rahat nefes almak yok! Ne zaman pandemide zirveye gelindiği tıp dünyası tarafından bilimsel olarak kabul edilir ve sürecin normalleşmeye başladığı konusunda hemfikir olunursa, işte o zaman piyasalar ekonomik gerçeklerle yüz yüze kalır. Nihayetinde ekonomiye çıkan faturaya göre de daha rasyonel hareketlere başlayabilir.
Bu noktaya kadar piyasalar büyük olasılıkla dalgalanmaya devam edecek. Yazımı kaleme alırken Asya borsaları hafta başını yüzde 3'lerin üstünde kazançlarla kapatmışlardı. Almanya DAX 30 Endeksi yüzde 4.5 civarı, BIST 100 ise yüzde 1.5'larda yukarıda idi. Yukarı yönlü hareketlerin yorumunu yaparken, şu soruların yanıtlarını sağlıklı verebilmeliyiz:
Birincisi yükseliş borsa geneline yayılıyor mu? Yani büyük birkaç hisse senedi mi ya da birkaç sektör mü taşıyor endeksi?
İkincisi yükseliş hangi işlem hacmi ile gerçekleşiyor?
Üçüncüsü yükselişte kar realizasyonu için spekülatörler alan mı açmaya çalışıyorlar?
BOĞA TUZAĞI YÜKSELİŞLERİ
Şu anda hisse senedi borsalarının "ayı piyasası" olduğunu söyleyebiliriz. Düşen piyasalarda belli aralıklarla kendini gösteren yükselişler hemen "boğa piyasası" olarak tanımlanmıyor, sadece boğa tuzağı deniyor bu kısa vadeli hareketlere.
Tabii tersini de gözlemliyoruz. Yükselen piyasalardaki kısa süreli düşüşler, 'ayı tuzağı' olarak değerlendiriliyor.
BIST 100 Endeksi 23 Martta 84.246 değeri ile dip yaptı. Şubat'ın 3. haftasında korona virüsün kendini tamamen hissettirmeye başladığı dönemde Endeks 119 binlerde idi. Zirveyi de 21 Ocakta 123 binler ile yapmıştı. 2019 yılının Türkiye ekonomisi açısından zor geçmesi 2020 yılında büyüme hızının momentum kazanmasıyla Borsa'nın yeniden toparlanacağı ve bıraktığı 120 binlerin üzerine büyüme hızı paralelinde ve yabancı sermaye girişleri ölçüsünde yükseleceği beklentisi ağırlık kazanıyordu. Kısacası BIST 100'ün şirketlerin mali performansları ve piyasa çarpanlarına göre "olması gereken değerinin" 120 binler seviyesi konusunda bir yerde genel kanı vardı.
ARTIK 120 BİNİN ALTI GEÇERLİ
Ancak bu seviye artık geçerli değil.
Çünkü dünyada olduğu gibi Türkiye'ye de pandemi kapsamında alınan önlemler gereği belli sektörler kapandı. Hem iç talep hem de dış talep durma noktasına geldi.
Bu yüzden şirketlerin bilançoları bozulacak hatta özkaynak kayıplarına maruz kalacaklar. Mali performansların bozulması doğal olarak şirketlerin piyasa değerleri de aşağı çekecek. Daha açık bir ifade ile BIST 100 Endeksi'nin olması gereken değeri ne yazık ki 120 binlerin altında kalacak.
Sular durulduğunda şirketlerin mali durumlarından bağımsız olarak BIST 100 Endeksi'nin bu seviyelerin üstüne gelmesi sizi yanıltmasın. Büyük olasılıkla bu bir köpüktür ve kısa sürede söner. Ne zaman sektörlerde hafif kıpırdanma olur ve şirketlerin mali yapıları bu çerçevede ayağa kalkar, işte o zaman bu yükseliş kalıcı olur.
Sular durulana kadar ise iniş çıkışlar ağır basacak gibi. Yukarıda 91.950 ve 93.250 önemli iki direnç noktaları. Eğer bu seviyeleri geçerse ilk aşamada 94 bini test edebilir. Aşağıda 90.150 ve 88.900 destek seviyeleri. Kötü haber akışı olursa 87.200 seviyelerine gelebilir.