Türkiye'ye açık bir operasyon yapılıyor. Bir yandan dolar kuru yükseltilerek ekonomi çökertilmeye çalışılırken diğer yandan ise, dolardaki yükselişin nedeninin 'ekonomik' değil 'siyasi' olduğu algısı oluşturma gayretindeler. Amaçları belli, toplumda panik havası oluşturmak ve Gezi'deki gibi bir ayaklanma çıkarmak. Nihai hedef ise, son dönemde dünya düzenine karşı dik duran Türkiye'yi yeniden teslim almak. Kontrollerinden çıkan Türkiye'yi yeniden ABD'nin 53. eyaleti yapmak istiyorlar.
Türkiye, 15 Temmuz'a nasıl direndiyse bu yeni işgal girişimine karşı da direnecek. Ancak, lafı eğip bükmeden söyleyeyim... Buradan işadamlarına sesleniyorum...
Elinizi taşın altına koyma sırası sizde. Bunu önceki akşam TV'de bir gazeteci de dile getirdi. Bu millet 15 Temmuz'da görevini yaptı. Tankların önüne yattı, göğsünü kurşunlara siper etti ve ABD'nin o hain uşakları FETÖ'cülere bu ülkeyi teslim etmedi.
Şimdi, ABD'nin başlattığı ekonomik darbe girişiminde de en büyük görev size düşüyor.
Bu ülke, son 16 yılda 3 kat büyürken bundan en fazla payı, iş dünyası olarak siz aldınız. Daha önce adı sanı bilinmeyen birçok şirketiniz dünya çapında iş yapar hale geldi. Eskiden on bin dolarları konuşanlarınız şimdi milyon dolarları, milyon dolarları konuşanlarınız ise, milyar dolarları konuşmaya başladı.
Bu ülkeye bir borcunuz var ve o borcu da şimdi ödemeniz gerekiyor.
RUSYA ÖRNEĞİ
Bakın Rusya, benzer bir saldırıyı nasıl atlattı: Rus lider Putin Kremlin'de 'oligark' olarak isimlendirilen 40 işadamını topladı. Kesin bir dille: "Rusya'nın ekonomik büyümesinden en fazla payı siz aldınız. Şimdi bu zor dönemde görev size düşüyor" dedi. Oligarklar ise, şu cevabı verdi: "Siz yeter ki talep edin. Hepimiz Rusya için her şeyi yapmaya hazırız. Rusya'nın gücünü bilmeyenler bir kez daha öğrenmeli..." Nitekim, o işadamları gerekeni yaptı ve milyar dolarlarını bir şekilde ülkenin hizmetine sundu. Bu ülke de son 16 yılda çok zengin yarattı. Türkiye'de milyoner sayısı yani banka hesabında 1 milyon lira veya üzeri parası olanların sayısı bu yılın sadece ilk 3 ayında 2017'ye göre 7 bin 9 kişi artarak 145 bin 989'a yükseldi. Türkiye'nin büyümesinden en fazla payı alanlar, şimdi bu vatana borcunu ödemek zorunda. Vatan sevgisi öyle lafla olmuyor. 16 yılda biriktirdiğiniz milyon ve milyarları halkın hizmetine sunacaksınız, yatırımlarınızı ertelemeyeceksiniz. İş, aş sağlamaya devam edeceksiniz, pes etmeyeceksiniz.
Çünkü bu ülke batarsa siz de bundan kurtulamazsınız.
İYİ GÖZLE BAKMAYIZ!
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz Aralık ayında net bir şekilde çizgiyi çekmişti. Erdoğan'ın o sözlerini yeniden hatırlamak gerekiyor: "Türkiye'ye yine bir kumpas uygulanmaya çalışılıyor. Bazı haberler, sinyaller alıyorum bazı iş adamlarının varlıklarını yurt dışına kaçırma gibi gayretlerinin olduğunu duyuyorum.
Bu adımlar ihanet-i vataniyedir.
Bu ülkede kazanıp bu kazançları yurt dışına kaçırmak isteyenlere biz iyi gözle bakamayız." Evet, bu ülkede kazandığı parasını zor dönemde bu ülkenin hizmetine sunmayana, yurtdışına kaçırana millet olarak iyi gözle bakmayız...