İzmir, 30 Kasım 2020'de Sisam açıklarında meydana gelen 6.6 büyüklüğündeki depremde ağır yara aldı. Binalar yıkıldı, 117 canımızı kaybettik. Türkiye olarak çok üzüldük.
Ancak hayat devam ediyordu.
İzmir'in de yaralarının sarılıp hayatın devam etmesi gerekiyordu.
Nitekim devlet gücünü gösterdi ve İzmir tarihinin en büyük kentsel dönüşümünü başlattı. Bayraklı'da yıkılan apartmanların yerine yapılan konutların 596'sı ve işyerlerinin 145'i bir yıl içinde tamamlandı. Bugün Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından depremzedelere teslim edilecek. Ayrıca Bayraklı sırtlarında belirlenen rezerv alanında yapılan binlerce konut da hızla yükseliyor. Sizlere dün manşetten duyurduğumuz haberde olduğu gibi depremzedeler, devletin gücünü yanlarında görmekten büyük mutluluk duyduklarını söylüyorlar.
Bugün, kaybettiklerimizin acısını bir kez daha hissedeceğiz ancak diğer yandan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu konutların bir yıl gibi kısa bir sürede tamamlanıp hak sahiplerine teslim edilmesinin gururunu da yaşayacağız.
BU BENİM VİCDAN BORCUM
Ancak, şunu da söylemek bir İzmirli olarak, bir vicdan sahibi olarak boynumuzun borcu:
Kimse kusura bakmasın ama bu depremin ardından yapılanlar İzmir'de çalışanı ve çalışmayanı gösterdi. İşte TOKİ'nin eserleri ortada. Peki Büyükşehir Belediyesi bu sürede ne yaptı?
Tamam depremzedelere destek verdi, sahibi olduğu toplu konutların kapısını geçici olarak onlara açtı. Ancak kentsel dönüşüm anlamında bir çivi bile çakmadı.
Depremzedelerin sorunlarının bir nebze de olsa azaltılması için yapması gereken imar emsal artışı konusundaki düzenlemeleri bile bir yılda tam yapamadı.
12.5 milyar lira bütçeye sahip koskoca belediye yapa yapa yıkılan apartmanların olduğu bölgeye bir deprem heykeli yaptı o kadar.
BELEDİYENİN ÇATISI AKIYOR
Belediyenin Konak'taki kendi ana binası da bu depremde kullanılamaz hale geldi. Koskoca Büyükşehir Belediyesi, bu bina için daha tek bir çivi çakamadı.
Yıkılacak mı, yıkılırsa yerine nasıl bir bina yapılacak bu konuda bile bir karar veremedi. Bugünkü manşetimizde belediyenin içler acısı halini tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ana binasını taşındığı Kültürpark'taki hollerin çatıları akıyor. İzmir yağan yağmurda sellerle boğuşurken önlem alması gereken belediye personeli, bu akan çatının altında zarar görmesin diye bilgisayarlarını çöp poşetleriyle korumaya çalışıyor.
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal'ın dediği gibi Başkan Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ni adeta çadır belediyesine çevirdi.
SEN HANGİ FANTEZİ PEŞİNDESİN?
Bir de bu yetmezmiş gibi Başkan Tunç Soyer, dün akşamki Meclis'te Halkapınar'da yaklaşık 10 bin metrekarelik bir alana sahip Meslek Fabrikası binasını İstanbullu bir vakfa tarım üniversitesi kurulması için tahsis ettirdi.
Yahu senin binan yok, sığındığın çadırdan farksız hollerin çatıları akıyor, sen ise fanteziler peşinde koşuyorsun?
Yazıklar olsun...
Koskoca İzmir Büyükşehir Belediyesi ne hallere düşürüldü...