Bu soru, pek çok kişinin aklına sürekli takılır. Özellikle bize en çok ayna tutan kadın erkek ilişkilerinde, değişimin gerçekten mümkün olup olmadığını sorgular, partnerimizin bizim için ne kadar değişebieceğini merak ederiz. Kimisi 'İnsan gerçekten isterse pekala değişir' derken(hayatında büyük dönüşümler yaratmış olan azimliler), pek çoğu da 'İnsan yedisinde neyse, yetmişinde de odur' görüşündedir.
Ben bu sorunun cevabının (Pek çok soru için olduğu gibi) kişinin öz deneyiminde yattığını düşünüyorum. Ha, tabii benim kelimelerle oynayan bir kişi olduğumu hatırladığınızda, ortada yepyeni bir parametre de oluyor: Sorular, sözcüklere, kavramlara ne gibi anlamlar yüklediğimize bağlı olarak da farklılaşıyor.
DEĞİŞİM Mİ, UYUM MU?
Örneğin, değişmek ne demek? Bana göre değişim, başlangıçtaki özünden farklılaşmak demek... Bir şeyden hoşlanmıyorsak o şeyden hoşlanmamayı genellikle sürdürürüz. Eğer artık hoşlanıyorsak, değişmiş oluruz. Yok, yine hoşlanmıyor ama ona katlanıyor ya da görmezden gelebiliyorsak (Genellikle yürütülebilen ilişkilerde sonuç budur.) bu değiştiğimizi değil, geliştiğimizi ya da uyum sağladığımızı anlatır. Yani, bir şeye olan duygumuz değil de tavrımız değişmişse gelişmişiz demektir. Bakış açımız, dolayısıyla duygumuzun farklılaşmasıdır, gerçek değişim. Çünkü önce bakış açısı, sonra onun getirdiği duygu vardır. Bu, bizim özümüz, karakterimizdir. Bizi biz yapan şeydir. Yaşadığımız duygunun ardından aldığımız tavrı dönüştürmek de bana göre gelişim, adaptasyondur. Bu bakımdan ben, insanların bilinçli olarak, yani kendi istekleriyle değişebileceğine inanmam. Gelişebileceklerine inancım ise sonsuzdur. Bu noktada hayatında büyük dönüşümler yapmış olan kişiler haklı olarak itiraz edeceklerdir. 'Biz nasıl yaptık o halde?' diyeceklerdir. Hemen yanıtlayayım.
ORGANİK BİR YAZILIM
Bir bilgisayar, yazılımını kendi kendine değiştirebilir mi? Hayır. İşte değişimden anladığımız budur. Sonuçta insan denen yaratılmış varlık da çok yüksek teknolojili bir organik yazılımdır. Bu yazılıma biz karakter ya da İslami terminoloji ile fıtrat diyoruz. Kendinde devrimsel dönüşümler yaratmış arkadaşlara bir sorum var. Bu dönüşümü yaşamanıza sebep olan neydi? Samimiyetle yanıtlayın.
Hiçbir varlık, büyük zorluklar yaşamadan büyük bir devrimi gerçekleştiremez. Kimse, yazılımını kendi eliyle değiştiremez. Eğer böylesine büyük bir dönüşüm yaşamış, gerçek anlamda değişmişseniz, ardında yatan büyük travmayı düşünün. Ancak büyük travmalar, kim olduğunuzu değiştirme kudretine sahiptir. Bakın ne dedim? Kudret!
ACI ÖĞRETMENDİR
Nasıl ki bir bilgisayar kendi yazılımını değiştiremez, ancak mühendis ona yeni bir yazılım yükleyebilirse, insanda da bu olur.
Başınıza gelen ve sizi raylarınızdan çıkaran o travma, aslında yaratanın size yüklediği yeni yazılımdır. Yani size format atılmıştır.
Sıfırlanmışsınızdır. Sıfırlanmadan, yeni bir yazılım yüklenemez. Bütün büyük acılar, büyük öğretmenlerdir. Gerçekten değiştiyseniz, hayatınızdaki büyük acıya, gizli öğretmene teşekkür edin. Yok değişmiyorsa, partnerinizi suçlamayın. Büyük bir acı yaşamamıştır. Azıcık gözünüzü başka yere çevirmeyi bilin.