Hüseyin Kocabıyık

Ben neden "Evetçi"yim?

Dikkat ediyorum, herkesin anayasa değişikliğine evet veya hayır derken kedisini ikna ettiği bir gerekçesi var. Mesela çevremden biliyorum, evet oyu vermeye hazırlananlar daha çok HSYK ve Anayasa Mahkemesi'yle ilgili yeni düzenlemeden dolayı bu yönde oy kullanacak. İşin tuhafı hayır diyenlerde aynı maddelerden hareket ediyorlar. Doğrusu bu maddelerin çok önemli olduğunu biliyorum ama oylanacak pakette Türk vatandaşlarına birçok bireysel hak ve inisiyatif veriliyor olmasına rağmen bu değişiklikler fazlaca öne çıkmıyor. Bundan da anayasa değişikliği meselesinin sağlıklı, doğal bir zeminde tartışılmadığı sonucu çıkıyor. Bunun sebebi de herhalde bu derece ileri değişiklikleri AK Parti'nin gündeme getirmiş olması. Muhalefet, bu sürece engel olunmazsa AK Parti'nin 2011'deki seçimlere büyük bir avantajla gireceğini düşünüyor. Aslında çok da geçerli bir düşünce değil bu. Daha önce defalarca gördük ki halk, referandumu ve genel seçimi birbirinden çok net bir biçimde ayırıyor.
***
Peki, ben neden "evet" oyu vereceğim 12 Eylül'de? Bir kere şunu açık yüreklilikle belirteyim. Ben bu 26 maddelik anayasa değişikliği paketinin her maddesini defalarca okudum, mukayeseli olarak inceledim. Yani, eskiden nasılmış, değişiklik teklifinde nasıl olmuş, baktım. Bu 26 madde içinde "daha geniş tutulabilirdi" dediklerim var ama "bu geri ve yanlış bir madde" diyebileceğim bir tek madde yok. Ve yine bana göre, bugün hayır diyenlerin birçoğu normal şartlarda bu maddelerin hepsine evet diyebilir. Ama politik kutuplaşma herkesi kendi aidiyet mağarasına sımsıkı kapatıyor. Evet, ben neden "evetçi"yim? Benim bu Anayasa Değişiklik Paketi'ne evet oyu vermemin bir numaralı nedeni 145. maddedir. Aslında referandumla ilgili yapılan tartışmaların tozu dumanı içinde bu maddenin tarihsel önemi gözlerden kaçıyor. Şu kadarını söyleyeyim, oylanacak 26 madenin 25 tanesi çok kötü ve hiç benimsemediğim maddeler olsaydı, ama buna mukabil, bugünkü 145. madde yine bu pakette bulunsaydı, yine de o anayasaya "evet" verirdim. Bu paketin mesela CHP'nin yaptığı bir paket olması da kararımı hiç mi hiç değiştirmezdi.
***
Çünkü, 145. madde Türkiye'de darbeleri ebediyen imkansız hale getiriyor. Zira, bu madde Türkiye'de askeriyeyi kesinlikle hukuk devletinin denetimine sokuyor. Bu anayasa değiştiği andan itibaren askerler türlü gerekçelerle siyasete müdahale edemeyecekler. Ederlerse ne olur? Cumhuriyetin savcıları yakalarına yapışır, bu kadar basit. Hukuk denetiminin ne kadar büyük bir güç olduğunu hep beraber izliyoruz. 9 yıl önce yapılan bir darbe hazırlığının sorumluları bugün yargı önünde hesap vermek zorunda kalıyorlar. 145. maddeyle birlikte bu ülkede herkes bilecek ki kanunsuzluk cezasız kalmaz. Yine bu madde, aynı zamanda 1960'da başlayan vesayetçi düzenin tasfiyesi demektir ki, daha özgür, daha demokrat ve daha zengin bir Türkiye'nin kapısını bu gelişme aralayacaktır.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.