Tahta!

E ski usul, kara tahtanın başına geçip, ilk yarının bitişi ile birlikte hocanın düzenlediği basın toplantısında ne dediğini yazarak, hatırlayalım. Ne demişti Mustafa hoca? "Transfer tahtamız kapalı ama başkanımız bunu bir aksilik çıkmazsa transfer sezonu başlamadan bertaraf edecek. Olmazsa karalar mı bağlayacağız hayır." Ve bu sıkıntılı durum ile ilgili aynı basın toplantısında şu mesajı vermişti:
"Benim hayatım hep büyük mücadelelerin, yarışmanın, savaşmanın ve başarmanın içerisinde geçti. Mücadeleye hazırım." Hocanın inancını ile ilgili bir sorunumuz yok.
Işıltılı kariyeri ortada. Pes etmeyen kişiliğini anlatmamıza gerek yok. Fakat takımı bu kadroyla mücadeleye hazır mı, işte o büyük soru işareti. Eskiden okulda "konuşanlar" tahtaya yazılırdı. Hala öyle mi bilmiyorum.
Biz bu tabloda konuşanları değil de üst üste elde edilen kötü sonuçların ardından "oluşanları!" tahtaya yazalım.
OLUŞANLAR LİSTESİ
1-Ümitsizlik (Taraftar takımın başında Mustafa hoca da olsa artık güvenmiyor.
Bkz. Sosyal medya.) 2-Düşme korkusu (Dile kolay 13 karşılaşma oldu. Bu seri nerede bitecek merak ediyoruz artık.) 3-Özgüven sorunu (Takım, üzerine çöken ağırlıktan bir türlü kurtulamıyor. Ve her kayıp diğer maç öncesi takımın özgüveninde eksi yazıyor.) 4-Heyecan erozyonu (Takım ara ara kıpırdansa da genelde hep aynı oyunu oynuyor. Ortaya konulan futbol hiç heyecan vadetmiyor.) 5-Kadro problemi. (Eksiklerin sebepleri ortada. Tam kadroyken bile zaman zaman problem çözülmemişken eksik hali her hafta başka dert demek.) Sonuç itibariyle hayali kara tahtaya yazdığımız 'Oluşanlar' listesi mutlaka uzar gider. Asıl şu noktada konuşmamız gereken belli. Çünkü transfer tahtası açılmazsa, umutlar belki de erkenden biter.