Egzersiz, kolaylıkla tahmin edilebileceği gibi Latince kökenli ve askeri bir terminoloji. Talim etmek, askeri eğitim yapmak anlamına gelen 'exercere ' sözcüğünden türemiş.
İlk kez 1880'li yıllarda Fransa'da çocuk eğitimi ve psikolojisi disiplininde kullanılmaya başlanmış.
Günümüzde daha çok sürdürülebilir sağlıklılık kapsamında iskelet kaslarını hedef alan fizik aktiviteleri dile getirmekte. Asli amaç, kas oksijenizasyonunu ve metabolizmasını düzenleyerek geliştirmek, kas eklem hareketlerini ideal hale getirirken dayanıklılığını arttırmak, bunu yaparken de vücut yağını harcamaktır.
Egzersizi, önceden belirlenmiş kurallar çerçevesinde rekabete dayalı fiziksel aktiviteler daraltılmış anlamı ile ile 'spor' kavramı içerisinde ele aldığımızda, etkinlik halindeyken salınan endorfin, melatonin ve dopaminin hem antidepresan hem de haz verici özellikleri, sosyal etkileşimler ve kişilik gelişimi üzerine olumlu etkileri de düşünüldüğünde, hayatımıza harukulade katkısı hemen anlaşılmaktadır.
Bu amaçla, 2002 yılından bu yana Avrupa Komisyonu, üye ülkeler için Avrupa Hareketlilik Haftası etkinliği düzenlemekte ve bu sene de 16- 22 Eylül tarihinde hem Avrupa'da hem de tüm dünyadaki bireyleri 'hareketliliğe' davet etmekte. Bu yılki 'sürdürülebilir ulaşım için sağlıklı ve güvenli hareketlilik' teması, belediyeleri yaya ve bisiklet yolları için özel çabaya davet etti. Amaç elbette farkındalığı arttırmak ve yürüyen, koşan, bisiklete binen bir kent ekosistemi yaratmak.
Bu seneki ana temadaki sağlıklı ve güvenli hareketliliğe vurgu, aynı zamanda SARS-CoV-2 pandemisi yüzünden Avrupa ve dünyada yaşanan benzeri görülmemiş başta sağlık olmak üzere tüm sektörlerde yaşanan zorluklar karşısında bir manifesto gibi.
Çünkü radikal bir değişim fırsatı ile tüm dünya ve özel olarak kentlerde yaşayan insanlar için yaratıcı ve sürdürülebilir çözümler için çalışma ilhamı ortaya koymakta.
Sıfır Emisyonlu kentler şimdilik hayal olsa da küresel iklim değişiklikleri, çevre kirliliği ve habitat daralmasının gezegenimizin sonunu getirdiği yaşadığımız yüzyılda, yürüyüş gibi micro mobility ve toplu ulaşım araçlarının tercih edildiği macro seçeneklere yönelik bilinç artışının, kümülatif olarak ortaya çıkaracağı pozitif inotrofik etki, büyük olmada da zamanla tüm Dünyayı değiştirecek bir olumlu değişimin zemin taşını döşeyecektir.